14.BÖLÜM

47 3 0
                                    


🗝️

Cıvıl cıvıl hali ile arabama binerken karanlıkları ışığı ile aydınlatmıştı

Nehir: Günaydınnn

Ben: günaydınn

Nehir: erken yaa daha

Ben: evet buna rağmen kafamı siktin geç kalıyoruz çık da çık diye

Gülerek bakışlarını kaçırmıştı. Oflayarak arabayı çalıştırmıştım

Radyodan açtığı eğlenceli müzik ile yolumuza koyulmuştuk.

Üniversitenin yanındaki kafeye girdiğimizde  Nehir iki kahve ve iki poğaça söylemişti

Yemek istemediğimi söylememe rağmen beni susturmuştu

Siparişlerimiz geldiğinde konuşmaya başlamıştı

Nehir: Selim hoca sence nasıl birisidir

Şaşkınlıkla ona bakmıştım

Ben: çüşşş

Nehir: çüşleme yaa aramızda sadece sekiz yaş fark var

Ben: azmış yaa

Bana ters ters bakmıştı

Ben: hayır sana azmış demedim yani gerçi öylesinde aranızdali yaş farkına az dedim

Saçmaladığımı fark ettiğimde susmuştum

Nehir: ya bilmiyorum çok farklı davranıyor bana yoksa ben hoşlandığım içinmi öyle anlıyorum bilemedim

Ben: anlamak zor değil

Nehir: nasıl

Ben: en sinir olduğu şeyi yap normalde bağırır

Nehir: dersinde en önde oturarak sakız çiğnemekkkk sen harikasın kızımmm

Diye aydınlanma yaşadığında gülerek ona baktım

Ders saatinin yaklaştığını gördüğümde kalan kahvemden son yudum alarak kalktık

Nehir hesabı ödedikten sonra sınıfa ilerlemiştim

Nehir yüzünden ben de en öne oturmaya mahkumdum

Derse girmeden önce sakız almayı unutmamıştı da

Selim hoca geldiğinde defteri uzatmıştı ben imzamı atarken her günkü gibi gözüm o isimde takılı kalıyordu

Defteri sıradakilere uzattıktan sonra Selim hoca ile Nehir arasındaki bakışmaya şahit olmuştum

Gerçekten de farklı bakıyordu hoca. Ne hoş. Hoca Nehirin sakız çiğnemesine bir tepki göstermediğinde Nehir neredeyse sevinçten uçacaktı

Ve bu sevinçle de sakızı yutmuştu. Derse geçtiğimizde tüm dikkatimi derse vermiştim

Molaya çıktığımızda kantine inmiştik. Masalardan birine oturduğumuzda Nehirin telefonuna mesaj gelmişti

SEVİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin