Gecenin bir yarısı uyandığımda dudaklarımda bir ıslaklık hissettim.
Elim ile dudaklarımı sildim.
Sırt üstü uyuduğumu fark ettiğimde yan dönmek için hareketlendim ama bir şey beni engelledi.
Tatlı uykumu bölmek istemediğim için sırt üstü uyumaya devam ettim.
Büyük ihtimalle Joseph yatıyordu üzerimde.
Umursamadan uykuma geri döndüğümde dudaklarımda hissettiğim nefesle gözlerimi hızla açtım.
Karşımda gördüğüm devasal hayvan ile korkuyla irkildim.
Bu bir kurt idi.
Evime kurt girme olasılığı ihtimaller dahilinde yoktu.
Evimde bir kurt adam olduğunu hatırladığımda altından çıkmaya çalıştım."Uzaklaş benden koca köpek!"
Üzerime daha fazla çıkmasıyla ellerim korkudan titremeye başladı.
Belki ona duygularımdan bahsedersem beni anlar düşüncesiyle konuşmaya başladım.
"Beni korkutuyorsun.
Biraz uzaklaşamaz mısın?"
Tepkisiz bir şekilde üzerime gelmeye devam etti.
Belli ki bu plan işe yaramamıştı.
Aramızdaki boşluktan yararlanarak sırtımı yatak başlığına yasladım.
Üzerime doğru yürümesi ile kaçacak yer arayacak kıvama gelmiştim.Burnunu dudaklarımın üstüne yerleştirdi.
Hissetmeye çalışıyor gibiydi.
Alt dudağımı dişleri arasına aldığında
Ellerimi kurt vücudundaki omuzlarına yerleştirdim.
Dişleri dudaklarımı ezdiğinde acıyla kıvrandım.
Bir süre sonra dudaklarımdan ayrıldı.
Burnu bütün vücudumu tavaf etti belimde ki yarada duraksadığında ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum.
Dişleri ile üzerimdeki bordo askılıyı göğsüme kadar itekledi.
Nefes nefese altında yatarken dudaklarımda ki sızlamayı elimle dindirmeye çalışıyordum.Dili belimde ki yarada gezindi.
Korkuyla tüm vücudum titredi.
Nasıl bir tepki vereceğimi bilmiyordum bu yüzden hareket etmemeye karar verdim.
Dilini yaramda gezdirdikçe yaramın acısı azalıyordu.
Beni iyileştirmeye çalıştığını anladığımda kalbimi bir heyecan dalgası sardı.
Kalp atışlarım hızlandığı anda başını kaldırıp bana baktı.
Bu hali çok vahşi gözüküyordu.
Başımı başka bir tarafa çevirdim.
Yaramda işi bittiğinde bakışları göğüslerime döndü.
Kollarım ile vücudumu sardım.Burnunu mührün olduğu yere koyduğunda bayılacak gibi oldum.
Şuan üzerimde iki metre uzunluğunda, belki de seksen kilo ağırlığında bir kurt vardı ve o kurt üzerimde yatıyordu.
Kafasını mühüre yerleştirildiğinde vücudumdaki bütün korkunun geçtiğini hissettim.
Rahatlamış bir şekilde kolumu üzerine attım.
Bu hareketleri isteyerek yapmadığımı fark ettiğimde garip bir yüz ifadesi takındım.Onunla bu şekilde uyumak istiyordum ama içimden bir şey çok çabuk kabul ettiğimi söylüyordu.
Ben bunları düşünürken çoktan uykuya dalmıştım bile.🌛🐺🐺🐺🌜
Sabahın köründe kapımın kırılacak gibi çalınmasıyla uykumdan uyandım.
"Sabah sabah kim gelmiş olabilir ki?"
Sıcacık yatağıma gömüldüm.
Bir o tarafa bir bu tarafa dönerken belimde ve kalçalarımda bir el hissettim.Kimin eli ise o kadar büyüktü ki kalçalarımın yarısını tek eliyle kaplıyordu.
Gözlerimi açtım ve kafamı yattığım yerden kaldırdım.Aldığım koku gerçekten güzel bir kokuydu ama tanıdık bir koku değildi.
Kafamı kaldırmamla birlikte karan'la burun buruna geldik.
Bir kaç saniye ne yaşadığımı idrak edemedim.
Hızlıca doğrulmamla Karan'ın tam kucağına düşmüştüm."Neden benim odamda ve benim yatağımdasın?!"
Kollarını başının altında topladı.
Tişörtünden kol kasları taşıyordu.
Gözlerimi kaslarından çektim."Kurdum gece gelip sana zor zamanlar yaşatmış ve sonrada kucağında uyuyakalmış."
Gözleri bütün vücudumda gezindi.
Başka biri bana bu şekilde baksaydı rahatsız olabilirdim ama Karan'ın bakışlarından hiç rahatsızlık duymamıştım aksine hoşuma gitmişti.
"Uyandığımda ise senin göğüslerinin arasında yatıyordum."