Final pt1

16 2 57
                                    

İyi okumalar 🍉

Cihangir'den

Ayzer sabah toparlanıp gitmişti. Ona karşı hissettiklerimin sadece arzu olduğunu elde edince biteceğini düşünmüştüm ama öyle olmadı.

Duşumu alıp Adini bıraktığım odaya geçtim. Hâlâ uyuyordu. Çokta kötü kokuyordu. Omuzundan tutup sarstım.

"Adin hadi kalkta bir duş al."

Ses gelmedi. Bu sefer yüzünü tokatladım.

"Anan mıyım amına koyayım kalk işte."

Horlayınca artık dayanamayıp tek elimle ensesinden tutup banyoya fırlattım. Kaşlarını çatarak doğrulmaya çalıştı ama beceremedi. Elini alnına koyup bir süre bekledi. Hayatında alkolü ağzına sürmemiş olan adam şişenin dibini göremeden bu hale gelmişti.

Eliyle kapıdan destek alarak kalktı. Kapıyı açıp banyoya girdi. İçeriden öğürme sesleri geliyordu. Ardından duşa girdi.

Bende oturup onun çıkmasını beklerken Ayzer'i aradım ama açmadı. İki dakika sonra geri aradı.

"Alo, Cihangir aramışsın?"

Boğazımı temizleyip "Selamünaleyküm" dedim.

"Aleykümselam, bir şey mi oldu?"

"Ne zaman görüşebiliriz diyecektim."

"Balca'nın iki gün sonra kınası var. Onunla meşgul olacağım. Haftaya anca müsait olurum diye düşünüyorum."

"Kısacıkta olsa görüşemez miyiz bugün? Neredeysen söyle oraya gelirim. Beş dakika yeter."

Derin bir nefes aldı."Bugün olmaz yarın tekrar konuşuruz."

Sanırım beni bir süre görmek istemiyordu.

"Peki, yarın tekrar ararım."

"Söyleyecek bir şeyin yoksa kapatıyorum."

"Yok, seni seviyorum."

Son kısmı duymadan telefonu kapattı.

Balca'dan

"Şu kaçan kovalanır işinden emin misin? Sonuçta bir gün önce kendini onun kollarına attın zaten."

Bu soruyu Ayzer'e sormuştum.

"Eminim tabii. Hemen de peşimden koşmaya başladı zaten. Buluşmak için nasılda yalvardı."

Doğrusu cidden bana da komik gelmişti.

"Yinede eziyet etme adama, yazık."

"Merak etme azıcık burnu sürtsün yeter. Şu bindallını bir giyinde bakalım."

Kafamı sallayıp giyinmek için odama geçtim.

Bindallım iki parçadan oluşuyordu. Üst kısmı göbek deliğimin biraz üstünde üçgen şeklinde geliyordu. Kolları tül şeklinde dökülüyordu. Etek balık modeldi. Uzun bir kuruğu vardı. Rengi bordoydu. Üstünde altın işlemeleri vardı.

Giyip salona geçtim.

"Saçını nasıl yaptıracağını düşündün mü?"

"Bordo taşları olan altın rengi bir saç zinciri aldım. Saçlarımı gevşek bir örgü yaptırırım diye düşündüm."

"Tamam güzel. Şimdide diğer kıyafeti göster."

Kınada iki kıyafet giyecektim. Diğeri kırmızı renk mini bir elbiseydi.

Kına için villa kiralamıştım. Kına gelin tarafından olurdu. Ladin kendisi masrafları üstlenmek istemişti fakat izin vermemiştim.

Kınama liseden kimseyi çağırmamıştım. Sadece akrabalar ve arkadaşlarım vardı. Kına da erkekler olmayacaktı. Artık erkeklerde gelmeye başlamıştı ama kendi kınamda bunu istemiyordum.

İlişki Durumu: Allaha Emanet Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin