İyi okumalar 💜
Cihangir'den
3 ay önceSonunda hayatıma pranga vuran bu evlilikten kurtulmuş askeriyeye dönüyordum. Artık bekar bir adamdım. İki yıl süren evliliğimde yıpranmıştım. Defalarca kalbim kırılmış, ihanete uğramıştım. Zehra bebeğimi öldürmüş, hayatımı mahvetip Ankaraya gitmişti. Benle tanışmadan önce Şırnaktan çıkmamış olan o kız şuan Ankara da başka bir adamlaydı.
Askeriyeye geldiğimde direkt boşanmaya karar verdiğimizden beri kaldığım odaya gidip duş almak istemiştim. Adımlarım iki yıldır karşıma çıkmayan kadını görünce durdu. En son düğünümde görmüştüm. Tüm gece ağladığı belli olan güzel gözleriyle izlemişti Zehra beni. Şimdi karşısındaki askere gülümseyerek bir şeyler anlatıyordu.
Ona en son söylediklerim gelmişti aklıma. Benim şuan hissettiklerimin daha azını hissetmiş değildi. Belkide daha beterdi. Aşık olduğu adamın başka bir kadınla evli olması... Kim bilir ne kadar yakmıştı canını. Kör olan gözlerim açılmıştı. Ne kadar saf sevmişti beni.
Babası Eymen Albay yakında emekli olacağı için iki yıldır çok az adımını attığı bu yere hiç olmadığı kadar gelmişti. Nereye baksam o vardı. İyice mala dönmüştüm. O gün geldiğinde gülümsediği askeri bulmuştum. Kuzeni olduğunu öğrendim ama yinede ona ceza verdim.
Hayatında biri olmadığını revirde arkadaş olduğu doktor Selinden öğrenmiştim. Ayzerin bana aşık olduğunu biliyordu. Sanırım onun hakkında bir şeyler sorduğum için heyecanlanmıştı.
Evlerine yemeğe davet ettiklerinde onunla konuşmak niyetindeydim. Ona karşı bu ilgim sadece vicdanla alakalıydı. Ya da ben öyle olmasını istiyordum. Onunla konuşana kadar böyle düşünüyordum. Gece boyunca suratıma bakmaması şevkimi kırmıştı ama vazgeçmedim. Ondan özür diledim. Ama bu da yeterli olmadı.
Parkta Zehra bana sarıldığı zaman onu itmedim çünkü ne hissettiğimden emin olmalıydım. Kendimi Ayzerin peşinde koşarken buldum. Daha sonraki gidişimde ona ondan vazgeçmeyeceğimi söyledim. Belkide sadece arzuluyorum. Elde edersem belki geçer diye düşündüm ama bir tarafım hâlâ kendimi kandırdığımı biliyor.
***
Ladin'den
Günümüz"Yaz da geldi bir tatile mi gitsek?"
Balca önünde yeni bir hastanenin çizimleriyle uğraşırken bende dinlemediğini bile bile sorular soruyordum çünkü dinlemeden verdiği cevaplar komiğime gidiyordu. Ses kaydı almaya başladım.
"Evlenelim mi?"
"Aynen, tabii."
"O zaman cuma günü istemeye geliriz."
"Tamam, olur."
Gülerek ses kaydını kapattım. Masaya doğru eğilip bana bakmasını sağladım.
"Alin'in düğünü var biliyorsun değil mi? Birlikte gidelim." Masada duran davetiyeyi gösterdim. "Gerçi sana davetiye gelmiş."
Gözleri büyüdü "Bana Burak'ın düğünü demişlerdi."
Burak liseden sevdiğim sayılı kişiden biriydi. Bana hiçbir zaman kötü davranmamış davrananı görünce de korumuştu. Lisede geri kalan insanları görmek istemediğim için gitmeyi düşünmemiştim.
"Hiç sorma sinirden kuduracağım."
Davetiyeyi incelemeye başladı.
"Alin ve Burak ne alaka?"
"Sokuk herif Alini hamile bırakmış."
"Ha o yüzden bayadır ortalarda yok."
"Aynen, tabii aileler öğrenince başka seçenek kalmadı. Evleniyorlar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlişki Durumu: Allaha Emanet
HumorZeki ve yetenekli bir mimar olan Balca ülkesine geri döner ve bir ünlü şirkette çalışmaya başlar. Geçmişte hayatını mahveten iki insan bir anda tekrar hayatına girer...