~Güç yalnızca bilekte değil çoğunlukla akıldadır.
Aklın varsa bileğini kullanmazsın.🐺🐺🐺
" İzel ben arka tarafa gideyim mi? " diyen Yelize bakmadan konuştu İzel.
" Hayır " dedi gözleri keskin nişancı dürbünündeyken. " Sen onların yetiştirdiği güçlü bir ajan olabilirsin veya bende seçilmiş bir yüzbaşı olabilirim ama... " diyerek Yelize baktı. " Onlar bizden daha çok " diyerek geri döndü.Yeliz kaşlarını çattı ve " Çok olsalar ne olur? dalalım işte " dedi. İzel sırıttı ve
" Sonra da yakalanalım değil mi? " diye sordu. İzel genellikle aklını kullanıyordu. Keskin nişancı olmanın faydalarıydı. O yalnızca bir yere çöker ve aklını kullanarak indirirdi. Yeliz gibi sıcak çatışmada görev yapanların çoğu keskin nişancılar gibi düşünemezdi. Bu oldukça doğal birşeydi çünkü onlar yalnızca Bul, Hedef al ve indir emrini uyguluyor alacağı esiri alıyordu.Keskin nişancıların emri ise ' Bul, zamanı hesapla, rüzgarın şiddetini hesapla, her tarafı gözetle ve İndir. ' bu şekildeydi.
" Sana benim kurallarım olduğunu söylemişmiydim? " diyerek Yelize yandan bir bakış attı. Yeliz gözlerini kısarak " hayır " dedi.
İzel sırıttı ve parmağını tetiğe hizaladı. " İzel kuralları 6: Asla düşmanını senden aşağı görme ve..." diyerek mağaranın arkasına ateşledi.
Onlar yanda kaldığı için vurabiliyordu." Ve aklını kullan " dedi. Yeliz ne yaptığını anlamaya çalışırken mağaranın önünden eksilen itleri gördüğünde gözleri büyüdü.
" Aferin lan! " diyerek ayağa kalkmaya çalıştığında İzel onu tuttu. " Mal nereye gidiyon? "" Lan kızım önden gireceğiz da? " diyen Yeliz ayağa kalkmaya meyledince izel onu yine tuttu ve bir sabır çekti. " Bak kızım, Sen beni götünle mi dinliyorsun? " dediğinde yeliz ofladı ve mağaraya baktı.
" Ya kızım geri gelcekler girek işte şu mağaraya-" dediğinde mağaranın arkasından gelen silah sesleri ile sustu. İzel sırıttı ve " Az önce 30 kişilik bir terörist grubunun buraya geldiğini gördüm. farklı tarzda puşi giyiyorlardı ve arkadan geliyorlardı.
Ben arka tarafa kurşun sıktım ki iki taraf da birbirilerine sıktığını sandı. Kendi kendilerini yiyorlar " diyen İzele şok içinde baktı Yeliz.
" Sen...harbimisin? barbimisin? Bir anlayamadım. " diyerek İzele hayran hayran bakakaldı. İzel göz devirdi ve gözlerini borasına,silahına, çevirdi." Hem harbi hem barbi. Bu arada lezbiyensen gözlerini benden çek benim sevgilim var. " dediğinde Yeliz afalladı ve hemen önüne döndü.
" Ne diyin be garı! " diyerek gözlerini önünden ayırmadan konuştuğunda hem şivesi kaymış hemde utanmıştı.İzel sırıtarak " Nereliydin sen? " diye sordu. Yeliz, " Aslen Urfalıyım ama Tekirdağ da doğup büyüdüm " dedi.
" Sen nerelisin? "" Ben aslımı bilmiyorum. Merak da etmiyorum ama İstanbulda doğdum Ankarada okudum, Mardinde çalıştım, Yurdun birçok yerinde büyüdüm aslında ben. " diyerek Yelize baktı. " Benim aslım Anadolu "
Derin bir sessizlik olduğunda sessizliği sürdüren şey kesilen silah sesleriydi. İzel, " Şimdi girebiliriz " diyerek yavaşça dizlerinin üstüne doğruldu ve keskin nişancı silahını çantasına koydu. Kendi beylik tabancasını çıkartıp ayarladığında keskin nişancı silahı çantasını ağacın dibine görünmeyecek bir şekilde sakladı. O sırada Yeliz de silahını ayarlamış ağzına mermiyi vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALFA KURT 2 " Yürek Mahşeri "
Action[ALFA KURT "aşık çiçekler " KİTABININ DEVAMIDIR. 2.KİTAPTIR ] Kıdemli Yüzbaşı Akif ve Yüzbaşı İzel yeni bir hayata yelken açmışlardı. Yeni insanlar, yeni şehir... Herşey bembeyaz bir sayfadan başladı ama bazı mürekkep balıkları o sayfaya mürekkep ka...