Merhaba Sevgili Okuyucular ;
Yeni bölüm ile karşınızdayım umarım beğenirsiniz.
Yorum yapmayı unutmayın.Sahilde olan kafeye doğru ilerlediğimizde ahsen ve abim kapıda bizi bekliyorlardı.
Ahsene doğru giderek sarıldım. Yüzümün düşük olduğunu hemen farketmiş olmalı ki , içeriye geçerken ayak üstü sohbete başladık.
- Kuzum, suratın neden düşük bir şey mi oldu.
- Doğanla tartıştık biraz , bu aralar bir şey olmuş sanki , kıyafetim hakkında abuk sabuk konuştu.
- Doğan abiden mi bahsediyoruz kimsenin kıyafetine karışmazdı şaşırdım, belki sana aşık olmuştur diyerek kıkırdadı.
- Saçmalama Ahsen , Doğandan bahsediyoruz. Kaç senedir ondan hoşlanıyorum gözünü kapatmış , geziyor şimdi mi belli edesi tuttu.
Cam kenarında olan şık masaya doğru ilerledik, yoksa Ahsen doğru mu söylüyordu diye düşünürken garson menüleri masaya bırakmıştı .
Ne içeceğimi karar verdikten sonra abim garsonu çağırarak siparişlerimizi verdi.
Ahsenle abim kendi aralarında sohbet ederken, doğanda kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu, kulağıma cılız bir kız sesi geldi. Kafamı sese doğru döndüğümde esmer dolgun dudaklı , siyah gözlü, platin saçlı, botokslu , bir kız masaya gelerek;- Aa Doğan sen döndün mü, bayadır yoksun özlettin kendini.
- Döndüm Aslı. Diyerek kısa cevap vermişti.
-Kızlarla arka masada oturuyoruz. Sende bize eşlik etsen hem eski günleri yad ederiz.
Diyerek elini omuzuna yerleştirdi.Bu lanet masada ne dönüyordu, ne eskiyi yad etmesi, neden eli hala Doğanın omuzundaydı ve kör olasıca neden tepki vermiyordu.
- Arkadaşlarımla oturuyorum görmüyor musun.
-Neyse canım başka zaman artık , ben kızların yanına geçiyorum mutlaka görüşelim.
Arada sessizlik oluştu , kaşlarım çatık bir şekilde doğana bakıyordum.
O sırada içeceklerimiz gelmişti. Yaklaşık 20 dakika oturduktan sonra abim doğana kaş göz yaparken ona baktım , Sanırım kimse görmediğini sanıyordu. Doğanda bana dönerek ;- Efsun biz sahilde yürümeye gidelim mi?
- Olur, hem burda sıkılmıştım temiz hava iyi gelir.
Şu an kafama dank etmişti abim ahsene çıkma teklifi edecekti , tabiki saf arkadaşımın hiçbir şeyden haberi yoktu.
Kafeden çıktıktan sonra 5 dakika yürümenin ardından sahile ulaşmıştık. Sakin bir şekilde yürürken doğan bir şey söylemek istiyorda söyleyemiyor gibiydi. Sonunda ağzındaki baklayı çıkardı;
- Masaya gelen kız, üniversiteden arkadaşımdı beni çok sever.
- Belli , yaa Doğan döndün mü? diyerek taklit etmiştim.
O da kafasını geri atarak kahkaha atmıştı.
- Tam bir cadısın
- Ben mi cadıyım , Aşk olsun sen hiç benim kadar uslu bir cadı gördün mü.
- Hayır ben senin kadar sinir bozucu bir cadı daha görmedim.
- Gerçekten bu kadar sinirini mi bozuyorum.
- Evet , fazlasıyla.
Bu cevabı beklemiyordum üzülmüş müydüm ya da kırılmış mıydım , boğazıma oturan yumru yutkunmamı zorlaştırıyordu , ağlamamı bastırarak sesimi güçlü çıkmasını sağladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓚𝓞𝓡
ChickLitKadın sevgisinden "KOR"oldu. Adam , kadının içindeki "AŞKI" görmedi. Sonunda ikiside "KÜL"oldu.