Tapınaktan çıktıktan sonra enerji kalkanını geçti ve Anima ikizleriyle bu evreninin konneksinine yani bağlantı noktasına gitti . Birazdan onu haftalardır delicesine bir korkuyla merak eden Minho Han'ın babasının yardımıyla bu kapıdan geçiş yapacaktı .
Yazar anlatımıyla" Yani siz ruh eşi olduğunuzu öğrendiniz ve Han bir anda öylece yığılıp kaldı öyle mi ? " dedi Soongi.
" Acaba ruhu tekrar mı kayboldu ? Daha önce serbest kaldığında Bangchan'ın evreninin girişinde bulmuştum . Sizce ... sizce o da bir kayıp olabilir mi ? Ama ... ama bağlı olmaması gerekiyor bunun için hiçbir şeye ve hiçbir yere ... annesi var ! Annesini seviyor , ben ... Ben varım, ruh eşi var ! Eğer kayıpsa bulma ihtimalim var mı ? Bir kayıp bir amaca , bir yere veya birine bağlanamaz mı? " diye yalvarırcasına konuştu Minho .
" Kayıp olsaydı ruhu metro istasyonunda serbest kaldığında tek parça bir ruh görmezdik ya da ilk deneme yaptığımız gün sadece Bangchan'ın evrenine gitmemiş olurdu , en azından birden fazla evrenden toplamak zorunda kalırdın. " dedi Doongi.
" Ahtapot beyinli mi kaçırdı acaba ? Gitti gül gibi çocuk ." dedi Dori
"Yok ya ben kaçırmadım Han'ı , ben niye kaçırayım çocuğu ? Seninde dilinden düşmüyorum be pisicik hep dedikodumu yapıyorsun ." diyerek pencereden içeriye girip havada süzülerek yan bir şekilde uzanıp kollarını ensesinin altına alacak şekilde uzandı Seungmin . Yerde Minho'nun kolları arasında bilinçsizce uzanan Han'ın bedenini görünce aniden yere çakıldı .
" Off Siktir Han bu oklavanın burda ne işi var ! " diyip sürünerek ikilinin yanına gelmeye başladı .
" Ahtapot beyinli işte ! " dedi Dori .
" Dişi pisilerin pisi pisilediği pisi pisi beyni olmasından iyidir. " deyip Han'ın bileğini tuttu , Minho hızla Han'ı kendine çekmek istesede geç kalmıştı ," Adam senin ruh eşin olduğunu öğrenince bedenini terketmiş nası bir şeysin aşko sen !" deyip yere bağdambaç kurup oturdu Seungmin .
Her ne kadar Seungmin'i kedilerin ( Dori'nin) ve Han'ın anlattığı kadarıyla tanısa ve sevmesede büyüsünün ne kadar güçlü olduğunun farkındaydı Minho ama ne olursa olsun Han için değerdi . " Sen ... sen Han'ın nerde olduğunu biliyor musun ?" dedi tanımadığı birinden yardım istemenin ağır hissiyle . " Tabiki biliyorum buraya gelmemi o istedi ." dedi olayı ciddiye almadığını gösteren sesiyle .
" Nasıl o istedi ? Neyden bahsediyorsun sen ? " dedi tüm şaşkınlığıyla Minho . " Han bir çeşit kader düzenleme büyüsüne sahip muhtemelen ruh eşi bedenindeki seni görünce ruhunu hissetti ve .. " Doongi yi kucağına alıp okşamaya başladı okşanınca anında şımaran Doongi tüm sevimliliğiyle Seungmin'in ellerine sürünmeye kucağında hareket etmeye başladı . " ... ve büyüsüyle sizin geleceğiniz hakkında kötü bir bilgi aldı . Bunu düzeltmek içinde pufff gidiverdi ." dedi puff kısmında patlama efekti vermek için ellerini hareket ettirip dudaklarını büzerek . Tabi bu sırada Dori Doongiyi vatan haini ilan etmiş çoktan odada kovalamaya başlamıştı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METRO / #minsung
FanfictionHan Jisung, yorucu ve korkunç bir okul gününün ardından metroya bindi. Kucağında kedi olan adamın yanına oturdu, bitkindi. Hatta fark etmedi bile ama uyuya kaldı o an. Kafası ise yandaki adamın omzuna düştü yavaşça. Adam başta onu uyandırmak istedi...