Aşkolarım birazcık yorum yapsanızda bölüm motivasyonum olsa 😔
Hazel five ve kendisini sakin bir sokağa ışınlamıştı.
Five etrafına bakıp konuştu.
"Açıkla hadi, neydi o öyle?"
"Dünyanın sonu, 25 Kasım 1963."
"63.." five nefesinin altından mırıldandı. "Hazel, tarih uzmanı değilim ama nükleer bir soykırım yoktu sanki." ellerini iki yana koyarak konuştu five.
Gerçekten şu anda Lara ile margarita içiyor olabilirdi!
"Hadi canım." dedi Hazel.
"Peki ya ailem? Lara?"
"Herkes gibi onlar da öldü. Lara da dahil."
Ailesi mi ölmüştü? Buna hiç ihtimal vermezdi beş numara. Çünkü onlar kedi gibi dört ayak üstüne düşerlerdi.
"Şimdi nerdeyim?"
"Dallas, aynı cadde." diyerek yanıtladı Hazel. "10 gün öncesi. Zaman çizgisini düzeltip aileni kurtarmaya vakit var."
İkili Hazel açıklarken önlerindeki tahta -oturma şeysi işte unuttum- yere oturdular.
"İlk adımımız ne?"
"Adımımız mı? Tek başınasın, belki Lara'yı bulursan tek olmazsın. Ben sadece Agnes'a sözümü tutuyorum."
"Yoksa o..." devamını getirmedi five.
"Öldü. Kanserden." diye tamamladı Hazel. "Çabuk gitti. Ama iyi 20 yıl geçirdik, dahası kaderimizde yokmuş."
"Çok üzüldüm Hazel." Five konuşurken bir otobüsün içinden sarı saçlı tipleri belalı gibi duran 3 adam inmişti.
İkili tabi onları fark etmedi.
"Peki ya komisyon?"
"Zaten ayrılmıştım ya? O götlere hiçbir borcum yok."
Five o sırada adamları fark etti.
"Bu herifler kim peki?" derken ayağa kalktı.
"Sıçayım.." Hazel anında five'ın cebine bir kaset koydu ve çantayı çocuğa verdi.
"Koş!"
Kendisi ise kurşun ile delik deşikti.
Five ise mavi bir arabanın arkasına zar zor kaçmıştı. Tabi çanta delik deşik olmuştu.
"Bi kurşun geçirmez yapmadılar gitti."
Sarışın adamlardan biri onu fark edip ıslık çalmış ve diğerlerine haber vermişti. Five ise ona gelen kurşunlardan bir mağazanın çatısına ışınlanarak kurtulmuştu.
Biraz nefeslendiğinde sarışın adamlar gitmişti, ayağa kalktı. Tekrar geldiği sokağa ışınlanınca bir adamın onu izlediğini fark etti.
Adam onu fark edince hemen uzaklaşsa da five onu takip etti. Ceketini düzeltip saygın görünmeye çalıştı işine yarardı belki.
MORTY'S NAKLİYE
Kapıyı çalınca adam kapıyı sağ taraftan açtı.
MORTIMER GUSSMAN
DİŞ HEKİMİ
"Ne istiyorsun?"
Five başını biraz eğip konuştu.
"Gençlik grubum için bir ansiklopedi satıyorum da..." derken adam kapıyı kapattı. Five ise içeri ışınlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey kardeş/Five hargrevees
Fanfiction!ŞİMDİLİK ARA VERİLDİ DEVAM EDECEK! Five'ın gittiği gün ben çok değiştim, neydim ben? Reginald Hargreeves'in aile dostlarının kızı. Aynı değildim.
