Bir Ülkücü Sevdim

Plan

Ebu Cehil?!
Onun burada ne işi vardı? Çanta umrunda değildi. Umrunda olan tek şey Umay'ın her şeyi öğrenmesiydi. Tedirgin bir şekilde yanında yürüyen Umay'a baktı. Fark etmemişti. Dalgın bir şekilde yere bakıyordu.

Muhammed , Umay'ın dikkatini çekmek için boğazını temizledi ve "Bugün hiç konuşmadık. Nasılsın Umay?"diye sordu.
Umay durdu ve başını Muhammed 'e çevirdi.
"Seninle bir şey konuşmak istiyorum." Dedi Umay.
Muhammed, dinliyorum anlamında başını salladı. Oldukça gerilmişti.
Umay konuşmaya başladı. " Bunu kimseye anlatamadım ama artık içimde tutamıyorum." Dedi.

Muhammed en son bu konuşmayı Rayyanah ile yapmıştı. Umay'ın da aşk itirafı yapmasını kaldıramazdı.
"Ben birinden hoşlanıyorum."dedi Umay.

Muhammed, nefes alamadı. İşte en korktuğu şeylerden biri başına gelmişti.
"Kim? Kimden hoşlanıyorsun?" Dedi Muhammed.
İçinden ne olur Rayyanah olmasın diye dua ediyordu.

"İsmini söyleyemem. Çok utanıyorum ama sen o kişiyi çok yakından tanıyorsun . İşte bu yüzden söyleyemem." Dedi Umay.
Ardından mırıldanarak " Çevremde esmer tenli neredeyse bir tek o var." Dedi.

Muhammed duymuştu. Rayyanah esmerdi. Demek Umay da Rayyanah'dan hoşlanıyordu.
Daha fazla dinlemeye tahammül edemezdi.
İkisinin arasından çıkmalıydı. Tabi bundan önce aralarını yapmalıydı çünkü Rayyanah aralarını yapmasını rica etmişti.
Muhammed, işinin olduğunu bahane ederek gitti.

Biraz uzaklaşınca bir evin duvarına yaslanıp Rayyanah 'ı aradı.
Telefon uzun uzun çaldıktan sonra açıldı.
Rayyanah, bitkin bir sesle " Efendim."dedi.
Muhammed, uzatmadan direkt konuya girdi .
" Bahçede konuştuğumuz konu için aramıştım. Az önce Umay ile konuştum seni umutlandırmak istemem ama sanırım o da senden hoşlanıyor. "Dedi ve Rayyanah'ın cevap vermesini beklemeden telefonu kapattı.

Muhammed, hayal kırıklığına uğramıştı ve kalbi çok acıyordu.
Umay'ın onu sevmesini istiyordu. Daha önce hiçbir şeyi bu kadar istememişti.
Hızlı adımlarla evine gitti.
Evin kapısında bir düğün davetiyesi asılmıştı.
Eline aldı ve gördükleri ile şoka uğradı. Davetiyenin üstünde
Ebu Sıddık El- Mahmud Şikşakşok bin Ahmed-i Mustafa & Rayyanah
Yazıyordu.

"Rayyanah evleniyor mu?" dedi Muhammed.
Hemen Rayyanah'ı aradı ama açmadı.
Bu sefer de Umay'ı aradı. O elbette ne yapılması gerektiğini bilirdi.
Muhammed, Umay'a durumu özetledi.
Umay sadece " Suriyeli işte ne beklersin." Dedi.

Muhammed'in kafası karışmıştı. Umay neden üzülmemişti? Şu an da ağlaması gerekmiyor muydu?
Muhammed " Bir şey yapmayacak mıyız?" Diye sordu.
Umay düşünceli bir sesle " Evlenirlerse daha çok Suriyeli çocuk olur . Daha fazla çoğalmamalılar. "Dedi.
Muhammed, belli etmese de sinirlenmişti . Umay yine kendi ülkesinin insanlarına laf söylüyordu.
"Akşama hazırlan. O düğüne gideceğiz ve düğünün iptal olmasını sağlayacağız." Dedi Umay.

Akşam

Umay simsiyah giyinmişti ve şapka takmıştı. Muhammed'e de planlarına uygun giyinmesini tembihlemişti. Kimsenin onları tanımaması için siyah giyinmelilerdi.

Muhammed ile bir buluşma noktası belirlemişlerdi. Ordan düğün alanına geçeceklerdi.

Plan ise şöyleydi:
Düğüne gizlice girecekler ve polisi arayıp düğünün iptal olmasını sağlayacaklardı.

Umay geleli beş dakika olmuştu ve Muhammed 'i bekliyordu.
O sırada sokağın başında Muhammed göründü.
Kırmızı kot pantolon ve beyaz t-shirt giymişti.

Umay'ın ağzı açık kaldı ve gülmeye başladı.
Gülmekten gözlerinden yaşlar geliyordu.
Muhammed ise ne olduğunu anlamamış saf saf Umay'a bakıyordu.
Umay kahkahaları arasında konuştu "Sence bu kıyafet olmuş mu?" Dedi.
Muhammed kıyafetlerine baktı ve "Ne olmuş ki? Ben hep böyle şeyler giyiyorum."dedi.
Umay derin bir nefes aldı ve "Neyse gidelim."dedi.

...

Düğün alanına kalabalıklaşmıştı.
Umay, kokuya dayanamayıp maske takmıştı.
Düğün alanında Arapça bir şarkı çalıyordu.
Umay , şarkının iğrençliğinden dolayı yüzünü buruşturdu ve Muhammed 'e baktı.
Muhammed, omuzlarını kaldırıp indirerek şarkıyı mırıldanıyordu.
Umay " Sen bu şarkıyı nereden biliyorsun Muhammed?"diye sordu.
Muhammed " Duymuştum ya bir yerden." Diye cevap verdi.

Umay göz devirip "Niye böyle şeyler duyuyorsun?"diyerek Muhammed'in oynayan omuzlarını tuttu ve " Hareket ettirme, dikkat çekeceğiz."dedi.

Muhammed'in kalbi Umay'ın bu dokunuşu ile hızlanmıştı. Umay kesinlikle ona temas etmemeliydi yoksa kalbi bir gün duracaktı.

O sırada gelin - Rayyanah - ve damat geldi.
Gelin ve damadın gelmesi ile herkes zılgıt çekmeye ve garip danslar etmeye başladılar.

Umay , Muhammed 'e dönerek "Hazır mısın? Başlıyoruz."dedi.

Bu hikaye tamamen hayal ürünüdür ve mizah amaçla yazılmıştır.