ALEV'DEN
Batu'dan kaçmamıştım.Şuan nereye gidiyorduk bilmiyordum.Batu bana döndü ve telefonunu göstererek
"Atayım mı?bence uyuyorlardır.sabah görürler.Ama olsun biz atalım sonuçta sabaha kadar nereye gideceğimiz belli değil"dedi ve abilerim ile Uras videoyu attı.Ağlamaktan helak olan gözlerim tekrar doldu
"Batu lütfen,ben Uras olmadan nefes alamam ben abilerimi yeni buldum.Onlardan ayrı kalamam.Bırak beni nolur"dedim Batu bana baktı ve gülerek
"Ya benim olup diğerlerini unutucaksın ya da hepsinin gözü önünde işkenceye maruz kalıcaksın.Sonra ise sizi serbest bırakıcam.Seç bakalım 1 mi? 2 mi?"dedi hiç düşünmeden
"2 lütfen ben acı çekmeye razıyım.Ama onlara birşey olmasın"dedim tamam diyerek önüne döndü ardından telefonu çaldı.Gördüğüm kadarıyla bu Göktuğ abimin numarasıydı.Abimin telaşlı ve sinirli sesi telefonun dışından bile duyuluyordu
"Eğer ki yıllar sonra bulduğum kardeşimin kılına dahi zarar gelirse SENİ GEBERTİRİM ANLADIN MI LAN BENİ!"diye bağırıyordu Batu
"Sakin sakin dördünüzde attığım konuma gelin.Ama tek başınıza yanınızda sadece silahlarınız olsun."dedi ve kapattı bir deponun önünde durduk ilk Batu indi ve beni de indirdi ardından arkadaşı indi beraber depoya girdik Batu beni sandalyeye bağlarken arkadaşı orda ki koltuğa oturup elinde ki birayı içmeye başladı.Yaklaşık yarım saate deponun önünde bir araba sesi geldi.Derin bir nefes çekmemle Batu kafama silah dayadı ve depoya o dörtlü girdi..Buruk bir tebessümle onlara bakıyordum karam abimin sağ eli özensizce sarılmıştı ama kanlar akıyordu.Uras'ın gözleri kıpkırmızıydı mert abim telaşlıydı ama bunlara rağmen Göktuğ abim dimdikti.O an gelmişti Batu konuşmaya başladı
"Ters bir hareketinizde görüyorsunuz beyni dağılır."dedi ve kafamdaki silahı oynattı
"Şimdi en büyükleri olarak Göktuğ abileri üçünude Alev'in karşısında ki sandalyelere bağla.Seni ben bağlıyacağım"dedi abim yerinden kıpırdamayınca tetiği çekti Göktuğ abim sinirle oraya ilerledi Uras buna rağmen ilerlememişti ve bana bakıyordu ona baktım ve fısıldar şekilde nolur dedim oraya ilerledi.Göktuğ abim uras'ı,karam abimi ve Mert abimi bağladıktan sonra
"Beni hiç bir güç buraya bağlattıramaz.Elinde koz var ne yazık ki beni bağlamayacaksın."dedi Batu
"Ama zaaflarınla oynayabilirim"dedi Göktuğ abimin çenesi kasıld
"Uzatma ne anlatacaksan,isteyeceksen,izlettireceksen artık her ne bok ediceksen et!"dedi Batu
"Kardeşine iki seçenek sundum.Ya benimle birlikte olup,kacacaktı.Ya da hepinizin gözü önünde işkenceye maruz kalacaktı"dedi Göktuğ abim bana 'bunu yapmamış ol' der gibi bakıyordu.Batu
"Ve senin o aptal kardeşin 2. Seçeneği seçti."dedi ardından Göktuğ abim kocaman bir kahkaha patlattı.Ben daha ne olduğunu anlayamazken Arda'nın ağzından kanlar akmaya başladı.Batu'nun ise alnının çatında kırmızı bir ışık vardı.Göktuğ abim usulca yanımıza yaklaştı ve beni çözdü ardından Uras ,karam abim ve Mert abimde ayaklandılar.Göktuğ abim beni çözüp kucakladı ve deponun çıkışına ilerledi
"Çocuklar o it size kalmış ister gebertip bırakın ister bir kirpiği dahi kalmasın"dedi ve depodan çıkıp bir arabaya ilerledi beni arabaya bindirip su içirdi.Ağlamaya başladığımda abim bana sarılıp
"Aslında uras'ı dinlemeliydim.Video gelir gelmez Uras sende öyle bir kırgınlık yaşadı ki..Yani gelince ters yapabilir alınma ona tamam mı"dedi tamam anlamında kafamı salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Yüzü
ActionAilesinin terkettiği bir kız çalışmak için ünlü bir iş adamının otelinde işe giriyor.Ardından hayatının aşkı ile abilerini buluyor :)