Medya: Deniz
Hera'nın gözünden:
Yataktaki hafif hareketle uyanmıştım. Ateş uykumun derinleştiğini düşünmüş olucak ki gidiyordu. Kapının kapanmasıyla adım sesleri azalmaya başladı. Aşağıda oturmuş plan yapıyordular muhtemelen. Yarın Denizin gelip beni almasını istiycektim. Yapcağım birkaç iş vardı. Bu evde olmak beni boğuyordu.
Tuna KESKİN'in gözünden
Gecenin 1inde evin kapısına ateş açılmasıyla kalkmıştık. Damlayı kontrol etmek için döndüğümde onunda benden pek bir farkı yoktu. Silahımı elime alıp odadan çıktığımda çocuklarda ellerinde silahlarla çıkıyordular. Silah sesi kesilmişti çoktan. Kapı açılıp içeriye korumalardan biri girdiğinde elinde bir kağıt tutuyordu.
Ben korumayla neler döndüğünü tartışırken ve emirler yağdırırken Damla çocukları kontrol ediyordu. Berk'in laf arasında Hera nın çok korktuğunu söylediğini duydum. Kağıdı alıp korumaya dışarı çıkmasını ve daha dikkatli olmalarını söyledim.
Mert'e dönüp evin etrafındaki korumaları iki katına çıkarmasını söyleyip Damlanın peşinden en üst kata çıktım.
-gerisini biliyorsunuz zaten-
Hera odasına geçtikten bir süre sonra Ateş de gelmişti notu o da okuduğunda Ankayla nasıl iletişime geçiceğimizi düşünüyorduk.
Not:
Avresti dovuto imparare che non puoi scherzare con me e con chi mi circonda, il minimo errore potrebbe essere la fine per la tua famiglia Keskin, ti sto dando un'ultima possibilità, quello che stai facendo non è un gioco. Fai attenzione agli eventi a cui ti trovi in modo che non mi tocchino. Altrimenti dovrai dire addio alla tua amata figlia. FENİCE
(Benimle ve çevremdekilerle uğraşılmayacağını en ufak yanlışın sonunuz olabileceğini öğrenmiş olmanız gerekiyordu Keskin ailesi. Size son bir şans veriyorum yaptığınız şeyler bir oyun değil. içinde bulunduğunuz olaylara dikkat edin ucu bana dokunmasın. Yoksa sevgili kızınıza veda etmek zorunda kalırsınız.
Anka)
Hera'dan devamm
Gece boyunca uyumamıştım. Ayrıyetten Denize de beni sabah alması için mesaj atmıştım. İlk olarak o Kerem'in işini bitiricektim. Bana yaptığı sadece bir iyiylik vardı ki onu da bilerek yapmamıştı. Üvey ailemde mafyaydı ve beni bir piyon gibi kullanarak işlerini halletmeye çalışıyordular. Aynı zamanda Kerem tam bir kumarbazdı. Yine oynadığı bir kumarda kaybetmişti ve girdiği bahisde kaybettiği şey bendim. Benim üstümden oyun oynamıştı ve kaybetmişti.
Adam beni zorla alıp depolarından birine getirdiğinde ellerimi ayaklarımı bağlayıp ağzımı bantlamışlardı. Bir çöpmüşüm gibi deponun bir kenarına attıklarında depoya silahlı adamlar girip adamın işini bitirdiklerinde gözlerimi kapatmış hayatıma lanetler okuyordum.
Adamın korumaları beni bulup yanına götürmesiyle tanışmıştık. Beni yanına almıştı başta gerçekten ölümüne korkuyordum ondan ama Akay ve Deniz benim hayatımın merkezine geçmişti. Ailem adamın öldüğünü ve başka birinin elinde olduğumu öğrendiğinde aradan 2 yıl geçmişti.
Akay bana resmen hayatta kalmayı öğretmişti. Bir abi tarafından sevilmenin ne demek olduğunu öğretmişti. Deniz her anımda yanımda olmuştu. Bana türlü türlü eğitimler vermişlerdi. Günün sonunda Akay'ın sağ kolu olmuştum. Neyse.
Sabah olduğunda Deniz geldiğine dair bir mesaj atmıştı. Aşağı seri adımlarla inip dış kapıya yöneldim. Kapıya ulaştığımda Tuna beyin seslenmesiyle olduğum yerde durdum. O sırada kapı çalmıştı. Kapıyı açtığımda Deniz içeriye adımlayıp önce beni kontrol etti ardından Tuna beye dönüp direk konuya girdi.
Deniz: Efendim ben Deniz. Hera'nın arkadaşıyım bir süre bende kalmak istediğini ve kafasını dağıtmak istediğini söylemişti. Sizin için bir sakıncası yoksa Hera bir süre bende kalıcak.
Tuna: Hera bize keşke daha erken söyleseydin. Tabi sende kalabilir ama sık sık haber ver kızım merak ederiz.
Deniz: Tamam o zaman Hera hazırsan çıkalım.
Başımla onayladığımda önden geçmem için kapıyı açtı. Hafif bir tebessümle önden ilerlediğimde kapıyı kapatıp bana yetişmişti. Beni sol tarafına alıp ilerlemeye devam etti. Arabaya vardığımızda ön kapıyı açıp hafif eğildiğinde gülerek koltuğa yerleştim. Kapımı kapatıp hızlıca şoför koltuğuna geçtiğinde sonunda gerçekten rahatlamıştım.
Eve vardığımızda yine önden benim girmemi sağladı. Salona geçip oturduğumda Deniz mutfağa geçmişti. Arkasından bende mutfağa girdiğimde kahve yaptığını gördüm. Sandalyelerden birine yerleştiğimde arkasını dönüp belini tezgaha yaslamıştı.
'Özlettin kendini sen gelicektin güya yanımıza bak yine ben geldim haksızlık bu.'
Ellerimi kaldırıp cevap vermeye başladım.
'Sanki buraya gelmekten çok şikayetciymişsin gibi tavırlanma. sende seviyorsun burayı.'
'Sevmemdeki sebebi biliyorsun.'
'Bilmiyormuş gibi yapmak daha eğlenceli.'
Cevap vericeği sırada makinanın ötmesiyle kahveleri kupalara koydu. Denizin bana karşı farklı duygular beslediğinin farkındaydım. Ama ben eksiktim her yönden. Ruhen asla kapanmıycak yaralarım vardı. Öbür yandan konuşamıyordum bir insan daha kendini sevemezken başkasının onu sevmesi ağır geliyordu. Kendini sevmeyen bir insanı kim niye sevsin ki? demeden duramıyordum.
Aklımdakileri hissetmiş gibi önümde diz çöktü. 'Hera'm yapma o düşündüğün şeylerin benim için gram önemli değil. Ben senin o gülüşünü seviyorum. O masum, yaralı kalbini seviyorum sende seviceksin. Bana sevmeyi sen öğrettin. İzin ver ben de sana sevilmeyi ve sevmeyi gösteriyim.'
Sadece gözlerine baktım vericek bir cevabım yoktu. Duygularını anlayabilen biri değildim. Tekrar kırılmaktan korkuyordum. Bunu en iyi Deniz biliyordu. O yüzden bu konularda çok dikkatliydi. İki aydır görüşmüyorduk ve gözlerindeki özlem çok derindi.
Kısa bir süre de olsa her şeyden uzaklaşmak için Deniz'e sarıldım. O da bana sarıldığında bir süre sessizliğimizde dinlendik...
_____________________________________________________________
Ay ben bodoslama girdim Denizle Heranın ilişkisine ama oldu gibi bilmiyorum. Saçma da olmuş olabilir.
Oy vermeyi unutmazsanız sevinirimm
Bir sonraki bölümde görüşürüzzzz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZ YALAN (Gerçek Ailem)
Short StoryHayatta kalmak için sesinden mahrum kalan zeki bir kız. Aslında ailesinin gerçek ailesi olmadığını ve hayatını karartmaya, onu kukla gibi yönetmeye çalışan insanlara karşı elinde bir güç olursa ne olur? Elimden geldiğince klasik gerçek aile kurgular...