7

6 3 11
                                    

Selamün aleyküm!
............

Okuldan geldiğim de hemen üstümü değiştirip ellerimi yıkamak için banyoya gittim. Ellerimi ve yüzümü yıkadıktan sonra salona geçtim. Okulum korktuğum gibi geçmemişti. Sanmıştım ki annem ve babam öldü diye beni dışlayıp, dalga geçerler. Ama tüm arkadaşlarım benimle eskisi gibi oynamışlardı. Onun için mutluyum şu an.

Karnımın guruldamasını duyduğum da elimi karnıma koydum. Mutfağa gittim, buzdolabı ile bakıştık. Ne kadar beni çocukları gibi görseler ve Funda teyze de kendi evinmiş gibi söylese de, gizlice ve izinsiz buzdolabını karıştırmamam lazımdı. Açlıktan ağlamak üzereydim.

Allah'ım yardım et.

"Asel kızım." Funda teyze başörtüsünü düzelterek mutfağa girdi. "Hadi masaya oturun da yemek yiyin. Derya ve Yağız da şimdi gelir." alt dolaptan tencere çıkardı. "Bana yardım etmek ister misin?" diye sorunca "Evet! Ben hep anneme yardım ederdim teyze, sana da seve seve yardım ederim." dedim, bir yandan da açık olan saçımı toka ile bağladım. Yemeklere saçım girmesin.

"Oo hamarat kızım benim. Hmm o zaman sen şey yap.." biraz düşündü. "Üzümlü kek yap! Olur mu?"

"Evet evet! Olur yaparım." yanıma gelerek, benim boyumda olan bir mutfak önlüğü getirdi. "Bak bu sana." dedi. Pembe ve üstünde benim adım yazan bir önlük!
"Asel yazıyor. Benim ve Derya'nın da var. Sen de artık benim kızım olduğun içinnn sana da bundan yaptım." önlüğü üstümden geçirip arkadan iplerini bağladı. "Nasıl beğendin mi?"

"Evet teyze çok güzel bu! Çok teşekkür ederim, iyi ki varsın!" sımsıkı sarıldım. Gülerek bana karşılık verdi. "Rica ederim küçük cadı. Gel saçını da üstten dağınık bir ev topuzu yapalım." saçımı açıp üstten es baştan topuz yaparak bağladı. "Ben de senin en sevdiğin yemeği yapayım! Dolma! Hem de bir sürü çeşitinden." Allah'ım uzun zamandır yemiyorum,çok mutluyum.

"Gerçekten mi? Ya teyze!" ellerimi çırptım. "Hatta beraber yapalım, ben iç pilavını yaparken sen de sana dediklerimi yaparak kek yap." kafamı salladım. Kek için bana tüm kap ve malzemeleri çıkardı. Sandalyenin üstüne çıkarak keki onun söylediğine göre yapmaya başladım. "Teyze benim gücüm yetmiyor karıştırmaya, zorlaştı bu." dedim kek hamurunu karıştırmaya çalışırken. "Ahaha bekle güzelim geliyorum. Bu keki Yağız çok sever." dediğin de yine tuhaf hissetmiştim.

Teyzem keki karıştırıp içine üzüm atmıştı. Birkaç tane de benim ağzıma atmıştı üzümü. Üzüm de güzelmiş.

Keki fırın tepsisine döküp fırına attık. Sonun da kekimiz olmuştu." Asel hadi masaya otur da dolmaları dolduralım. Ben sarma sarayım." masaya oturdum. Teyzem dolma ve sarmaları getirip sandalyesine oturdu. "Al sen şu biber ve patlıcanları doldur, ben de sarma sarayım. Ama kuzum az koy pilavı, şiştiği için patlamasın tencere de."

"Tamam." bir elime kaşığı, bir elime de biberi alıp teyzemin dediği gibi az koyup doldurdum. Dolmaları yavaş yavaş ve eğlenerek doldurmaya devam ettim. Teyzemde sarmaları sarıyordu. Bir tane sarmayı kendi ağzına atarken, bir tanesini de bana verdi. "Nasıl? Olmuş mu tadı."  kafamı salladım "Evet çok ama çok güzel olmuş teyzem."

Tüm yemekleri beraber yapmıştık. Bugün çok eğlenmiştim. Mutfağa girip yardım etmeyi de çok özlemiştim. En son annem ölmeden önce mutfağa girip yardım etmişti anneme..

Kapı zili çaldığın da "Ben bakarım!" deyip çalan kapıya koştum. Kapıyı açtığım da Derya ve Yağız'ın gülen yüzü ile karşılaştım. "Hoş geldinizzz." Derya abla ayakkabılarını çıkardı. "Hoş buldum küçük. Oo bakıyorum da çok güzel kokular geliyor."

Nasipte Varsa Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin