31

40 2 0
                                    

''Bunu mu arıyordun?''

Yutkunarak ona baktım. ''Evet.''

Bu adama baktığımda benim içimde bir şeyler kopuyordu. Korkuyla ona yaklaştığımda elindeki ilaca baktım. Elimi ilaca uzattığımda ilacı geri çekmişti. Ona ihtiyacım vardı. ''Onu bana verir misin?''

''Ne için kullanacaksın bunu sen?'' Sesi gayet sinirliydi. ''Söylemem doğru olmaz ama lütfen onu bana ver.''

''Cık.'' İlacı cebine koyduğunda ona baktım. ''Neden ilaç kullanıyorsun?''

''Rüya görmemi engelliyor. Unutkanlığımı alıyor. Daha bir sürü neden sayabilirim ama bana ver.'' Yalvaran gözlerle baktım. ''Nolur.''

Dişlerini sıktığını gördüm. Cebinden çıkarıp elime bıraktığında hızla ondan uzaklaştım. Başucumda duran suyu alıp ilaç ile birlikte içtim. Umarım erken fayda ederdi. Bunu yaparken gözlerini benden bir saniye bile çekmemişti.

Tekrardan yanına gittim. ''Doruk.''

Gözlerinin içine bakıyordum ama hiçbir şey göremiyordum. Bu çok acı veriyordu kalbime. Rüyamda görmüştüm sadece bu etkide neyin nesiydi? ''Beni tanımıyor musun gerçekten?''

''Bugün gördüm sadece. Ondan öncesi imkansız.'' dediğinde içimden bir şeyler gitti. Çenem titriyordu. ''Hangimiz hafızamızı kaybettik ki? Rüyamda gördüm seni. Ama rüya olmadığını biliyorum gerçekten.''

''Tanımıyorum seni.'' dedi soğuk sesle. Çok çaresiz hissediyordum. ''Dün havaalanındaydık. Senin uçağın inmediği için geldim hatta. Türkiye haberlerine baktım ama yoktu hiçbir şey. Şaka yapıyorsundur belki.'' Böyle olmasını istiyordum sanki. ''Bana su verdin hatta.''

''Cidden sorunlu bir kızsın.'' diyip çıkacakken elini tuttum. ''Doruk, lütfen.''

Başta elimi tutar gibi olsa da hemen geri bıraktı. Kalbim kırılmıştı. Odadan sertçe çıktığında arkasından bakakalmıştım. Rüya olmadığına emindim artık. Onu tanıyordum. Ama o ve diğerleri beni tanımıyordu. Diğerleri umurumda değildi, onun tanımaması yetiyordu bana.

Ağlamamı durdurup aşağıya indiğimde kimsenin olmadığını farkettim. Yardımcılar dahil kimse yoktu etrafta. Büyük cama baktığımda bahçedeki adamı farkettim. Doruk. Onu her yerde tanırdım. Bahçeye girdiğimde aklımı oynatıp oynatmadığımı sorguluyordum. ''Doruk.''

Elleri cebinde önünü döndüğünde beni kalbimden vuran gülümsemesine baktım. ''Bebeğim.''

Kafam karışmıştı baya. ''Nasıl yani?''

''Kocana sarılmayacak mısın?'' diye sorduğunda afalladım. 10 dakika önce beni tanımıyordu bu adam. Bunları es geçip ona sarıldım. Elleriyle belimi sardığında hala gerçekliğini sorguluyordum. ''Gerçeksin değil mi sen? Oynamıyorsun benimle.''

''Seni tanımamam mümkün mü bebeğim?'' Bir eliyle saçlarımı sevdiğinde dolu gözlerle ona baktım. ''Peki biz niye buradayız? Sabahtan beri hiçbir şeyi hatırlayamıyorum.'' Benden uzaklaştığında ona bakıyordum. ''Bunun için.''

Dizinin üstüne çöküp cebinden yüzük çıkardığında şok üstüne şok yaşıyordum. Umarım rüya değildir. Lütfen rüya olmasın. ''Biliyorum bunun için geç kaldım ama seninle ufak bir oyun oynadım. Hatırladığın her şey doğru biz onları yaşadık.'' Gözümden yaş aktı ama ağlar gibi değildim. ''Rüya olduğunu sandırdı herkes. Biliyorum belki çok saçma ama senin bu evde büyüdüğünü biliyorum bu nedenle herkes ve her şey burada olsun istedim.''

KOŞULSUZ  (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin