3- Zoraki

22 6 10
                                    

Evet 3. Bölümle sizlerle yanyanayiz yine. Amacım burda büyümek değil öylesine yazdigim bir hikaye. Okuyanlara şimdiden teşekkürler

    ( Bunu dinleyerek okuyabilirsiniz)

Hatırladığım anla gözlerim irileşti. O zamanlar o adamın kim olduğunu bilmiyordum ve çok merak ediyordum. Gerçi hala bilmiyorum ama ikinci kez karşılaşmamız kalbimin yine hızlı atmasına neden oldu. Ben ne düşünüyordum yine böyle sanki adamı görsem ne olur değil mi. Of Adel of yine hayallere kapılıyorsun. Korkuyorum da hiç tanımadığım bir adama karşı bu hallerinin olmasından. Evet tanımıyorum sadece iki kez gördüm ama unutamıyorum o gözlerini , çenesinin sivriliğini ve o şaşkın güzel bakışını. Yine kendimi kaptırdım hayallere kalk Adel kalk ve kitap oku kafanı dağıt en iyisi. Evet kitap okumaya bayılıyorum ve sanırım bu evde beni en mutlu eden şey kitaplarım. Şimdi de yeni başladığım Serenad adlı kitabı okumaya başladım ve cidden gidişatı çok garip ve beni içine çektikçe çekiyor umarım sonu kötü bitmez. Yarışan geldiğim kitabı masamdan aldım ve okumaya başladım. Boynum tutulmuş ve belim ağrımaya başlamıştı kaç saattir kitap okuyordum bilmiyorum. Hemen saatte baktım ve tam iki saattir aralıksız okuduğumun farkına vardım. Gözlerim saate bakarken bu kadar aralıksız okuduğumamı yoksa annemin bana seslenmemesine mi şaşırdi bilemiyorum. Hemen yataktan kalktım ve odamdan çıktım. Karşı oturma odasına gittim ama annem yoktu diğer odaları da geldiğimde evde göremeyince rahat bir nefes bıraktım. Bu kadar saat bana bulaşmadan nasıl durduğu belli oldu yine Allah bilir kimin evinde dedikodu yapıyor yada beni gömüyor. Neyse iyiki yok bana bulaşmasında. Mutfağa gittim ve birkaç bulaşık olduğunu görünce hemen yıkadım sonra saate baktım ve akşam yemeği vakti geldiğini görünce yemek yapmaya koyulmam gerektiğini anladım.

İki buçuk saat sonra yemekleri bitirmiş ve anca oturmuştum. Tabi o ara annem eve gelmiş bana kısaca bakıp gitmişti. Şaşırdım ilk başta bana laf sokmadan gitmesine ama sonra aklıma gelen düşünce ile olduğum yerde kaldım. Yine görücü haberini almıştı kesin. Yoksa bu şekilde rahat durduğu başka gün yoktu. Yüzüm yavaş yavaş soldu bu sefer ne bahane uydurarak red edecektim ki. Artık Alaz abimde bir yere kadar bana destek çıkabiliridi. Of Allah'ım sen yardım et bana.

Babam ve abimler gelene kadar düşündüm durdum bir yolunu bulmak için ama sanki her şey donmuş gibi aklıma bir şey gelmiyordu. Yine azar işitip dayak yiyecektim anlaşılan. Tam bu sırada kapı sesi geldi ve yüzümde azda olsa bir gülümseme oldu Alaz abimi göreceğim için. Tahmin ettigim gibi ilk mutfağa geldi ve başımdan öptü. Ben dururmuyum hiç tabiki hayır hemen kollarımı beline sardım ve yanağından öptüm.

" Ben şimdi üzerimi değiştireyim de kahve yaparsın içeriz olur mu güzelim"

Ne kadar içemeyeceğimizi bilsem de

" Sen yeter ki iste abim yaparım tabi"

dedim ve mutfaktan çıkışını izledim. Abim çıktıktan sonra hemen sofrayı kurmaya başladım.

Yemekte herkes beni strese sokacak bir sessizlikteydi. Biliyordum ki bu sessizlik bozulacak derken o anın geldiğini anladım.

" Mehmet bizim komşu Ayşe kendi oğlunu evledirmeye karar vermişler"

" Eee hayırlı olsun demek düşer bize"

" Öyle değil oğluna Adeli uygun görmüş. Ben sana sorarım dedim ama çocuk iyi biri eee zaten çalışıyor da parası da var."

Nefes almayı unutmuş gibi sadece dinliyordum. Abimin gerildiğini de hissediyordum ama elimden bir şey gelmezdi.

" Tamam iki hafta sonra gelsinler istesinler bu hafta sonu işler yoğun anca iki haftaya"

Adel korkuyla abisine baktı ne yapacağını şaşırmıştı abisi de. Ama abisi ne olursa olsun konuşmaya başladı.

" Baba Adele sordunuz mu istiyor diye."

" Ne diye soracaktık sanki hayır diyeceğini bilmiyormuyuz biz. Çıkmış güzelim görücü evlensin gitsin işte neyin nazi bu."

diyerek bağırması ile yerimde sıçradım. Ağlayarak önce abime baktım sonra da odama gittim. Ne dersem de bu sefer dinlemiyeceklerdi beni biliyorum. Ben ağlarken abim yanıma geldi ve sarıldı.

" Özür dilerim güzelim elimden bir şey gelmiyor biliyorsun. Keşke kurtarabilsem seni ama olmuyor."

Abimin sesi kısıldı biliyordum ki o da benim için ağlıyordu. Abimi böyle gördükçe ağlamam iyice şiddetlendi.

" Biliyorum abi elinde olsa izin vermeyeceğini. Ama bir yolu olmalı ben tanımadığım bir adamla nasıl evlenirim."

diyerek daha da ağladım. Kendime ne dersen diyeyim bu sefer yolun sonuna geldiğimi biliyordum. Bütün gece abimin göğsüne kafamı koyarak ağladım abimle beraber. Sabah kalktığımda abim yanımda yoktu büyük ihtimalle işe gitmişti. Saate baktım ve on bir olduğunu gördüm ama korkmadım geç uyandım diye. Çünkü biliyorum ki beni bu evden göndereceği için çok mutlu. Bana artık bulaşmazdı bir iki gün. Banyoya girdim ilk ve gözyaşlarım durmuyordu durmak zorundalardı. Annem olacak kadını mutlu etmiyecektim ağlayarak. Kendimi toparlamaya çalıştım ve mutfağa doğru gittim yine evde yoktu annem olacak kadın. Kesin herkese evleneceğinmi duyurmaya gitti. Ama bende Adelsem evlenmicektim her şeyi göze alırdım ama yine de evlenmezdim o adamla.

Acılarım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin