3.Bölüm:Tutku ve Nefret

96 5 4
                                    

Demir savcıyla akşam yemeğine çıkmak için aynanın karşısına geçmiş hazırlanıyordum ama aklım hala dün ki konuşmamızdaydı.Babasını reddetmesi tanımadığı bir kadınla evlenmesinden daha kolay bir seçenekti.Amacını anlayamıyordum.Belki de hata yapmıştım bu işi tek başıma halletmeliydim.Telefon sesi düşüncelerimden sıyrılmamı sağladı.

"Efendim Demir savcım."

"Bugün sadece demir ve lalin olsak olmaz mı?"

Söylediği beni şaşırtsa da kabul ettim.

"Tabi o zaman bugünlük demir ve laliniz."

"Harika.Ben 5 dakikaya oradayım hazır mısın diye soracaktım."

"Hazır değilim ama sen gelene kadar hazırlanırım."

"Tamam acele etme bekleyebilirim."

"Tamam görüşürüz o zaman."

Telefonu kapatıp aynaya baktım.Saçımı ve makyajımı yapmıştım.Kıyafetimi giydikten sonra hazırdım.

Kendime son kez baktıktan sonra aşağı indim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kendime son kez baktıktan sonra aşağı indim.Demir savcı gelmiş beni bekliyordu.

"Çok beklettim mi?"

"Hayır bende yeni gelmiştim zaten."

Demir benim tarafıma geçip kapıyı açtı ve binmemi bekledi.Hafif bir şekilde gülümsedikten sonra arabaya bindim.Sahte gülümsemeler çenemi ağrıtmaya başlamıştı.

"Dün adliyede odandan biri çıkıyordu.İfadesini mi almıştın?"

"Evet ifadesini almıştım."

"Hangi dava?"

"Ramil Sıdra davasında görgü tanığı gibi birşey."

"Aslında o davayı ben istemiştim sen uzun zaman sonra mesleğe dönünce başsavcı seni kırmak istememiş."

"Senin istediğini bilmiyordum."

"Önemli değil dosya senden kıymetli değil.Hem seni yemeğe götürüyorum hala iş konuşuyoruz."

Gidene kadar birşey demeden camdan dışarıyı seyrettim.İçimde bir huzursuzluk vardı.Kalbim sıkışıyordu.

"Lalin iyi misin?"

"İyiyim sorun yok."

"İnelim mi o zaman geldik."

Geldiğimizi bile fark etmemiştim.Arabadan inip içeriye geçtik.Demir sandalyemi çekip oturmamı işaret etti.Gülümseyerek oturdum.Onun yanında kasıldıkça kasılıyordum.Beni o kadar tanımıyordu ki böyle lüks yerlerden hoşlanmadığımı,kendimi rahat hissetmediğimi bile bilmiyordu.

"Siparişleri verelim mi?" dedi.

"Sen ne alırsan bende aynısından alırım."

O kadar sıkılmıştım ki bir an önce yemeğimi yiyip kalkmak istiyordum.Ama o bunu da anlamadığı için iyi birşey sanıp gülümsemişti.Yemek seçimini ona bırakmam hoşuna gitmişti.O siparişleri verirken ben etrafı inceliyordum.Çapraz masamızda timiyle oturan Yüzbaşı Korel'i görünce kaşlarım çatıldı.Burada olması hele ki biz demirle buradayken olması tesadüf olamazdı.

Gecenin YargıcıWhere stories live. Discover now