~15~

402 20 58
                                    

Selam!
Nasılsınız?

Bölüm

Şu an Alex çocuklarla otelde kalmış onlarla ilgileniyordu. Bende Zahir dedemlere gidiyordum. Gitmeden önce üstümü değiştirip daha uygun kıyafetler giymiştim. Yaralı olduğumdan daha spor bi kombin yaptım.

Zahir dedemlerin evine varmıştım. Onlar kendileri gitmişti önden bizde Kemal dedemlerle vedalaşıp ayrılmıştık.

Kapıyı çalmamla yardımcılardan biri kapıyı açmıştı ve beni salona yönlendirmişti. Bu evi pek hatırlamıyorum açıkçası çünkü çok küçükken gelmiştim ve pek sık gelmezdim buraya. Bazen dedemlerin yanına İzmire giderdim. Bu nedenle bu eve pek aşina değildim.

Salona geçmemizle bütün anne tarafım buradaydı anlaşılan. Gerçi dedem dışında onları da pek hatırlamıyorum.

Zahir- torunum! Hoş gelmişsin! Seni ne kadar özledik bilemezsin!

Alisa- hoş buldum dede.

Zahir- gel şöyle yanıma yamacıma.

Geçip onun yanındaki boş yere oturdum.

Zahir- sen şimdi unutmuşsundur bu çocukları. Pusat! Tanıt ula yeğenine kim kimin nesidur!

Pusat- tamam baba. Bak şimdi ben Pusat dayınım. Yanımdaki en küçük oğlum...

Hepsini tanıtmıştı. Açıkçası anne tarafımla yakınlaşma ihtimalimiz daha yüksek çünkü küçükken onları bir kere görmüştüm daha da görememiştim. Nasip olmamıştı.

Kerem- eee Alisa? Neler yapıyorsun?

Alisa- işte öyle, buraya geldik DNA testi için, yakında döneriz.

Berkan- şimdiye kadar neredeydin?

Zahir- evet Alisam. Nerelerdeydin. Neler oldu sana kaybolduğun gün. Söyle bana.

Aslında biraz kararsızdım ama Zahir dedeme anlatabilirdim. Tabi Kemal dedeme de anlatırdım ama ona yanlız anlatırdım. Buradakilerle bir geçmişimiz olmadığından pek sorun etmiyordum onları. Onların da bu olanları pek umursayacaklarını sanmıyorum.

Alisa- işte o gün kaçtım yurttan. Sonra dolaşırken sokakta bi ara sokakta liman taraflarında ses duydum bir de baktım adamlar birini öldürmüş. Hızla kalktım ve koşarak oradan uzaklaştım. Kaçarken onların beni asla bulamayacakları bir yer arıyordum ve şansıma bir gemi buldum. Gemi de yeni yeni uzaklaşmaya başlamıştı koşup içine atladım. Diğerleri bana bakınırken arabaların geçtiği kapak yukarı doğru kalktığından beni görmemiştiler.

Vurgun- neden kaçtın?

Alisa- canım istedi.

Vurgun- alisa bu yaptığın çok tehlikeliymiş! Ya o mafyalardan kaçmasaydın! Şu an ya ölü olurdun ya da suçlu!

Alisa- Vurgun dayı. Size saygımdan bir şeyler anlattım ama aşırıya kaçmayın lütfen. Burada suçlu ben miyim? Bi düşünün bence, her ne kadar dahi de olsa 8 yaşındaki bi çocuk, çocuktur ve sorumsuzca davranabilir ki ben yaptıklarımın sonuna kadar arkasındayım çünkü kaçmasaydım şu anki kadar mutlu olamazdım.

Vurgun- kendine gel Alisa! Evet belki 8 yaşında bir çocuktun ama yine de şimdi bile pişman değilim ne demek!

Alisa- asıl siz kendinize gelin! Siz kimsiniz ki? Ben buradaki herkesi hayatımda sadece 1 kere gördüm o da 6 yaşlarımda dedeme geldiğimdeydi. Buradaki her biriniz benim için yabancısınız, zahir dedem hariç! O yüzden bana hesap falan soramazsınız. Evet şans verebilirim birbirimizi tanımamız içine ama bu ancak karşılıklı saygıyla olur! Karşınızda 6 yaşındaki Alisa yok!

Duvarlarımın Ardındaki Ben Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin