Hocam ?

8.

Telefonum çalınca annemin aradığını gördüm, şu anda açmazdım çünkü ders başlamak üzereydi. Zaten bir dersimiz kalmıştı, bittikten sonra açabilirdim.

Yukarı çıkmaya başladığımız sırada kolumdan çekilmemle gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Kafamı kaldırıldığımda gördüğüm kişi ile kolumu kendime doğru çektim. "Bırak kolumu derse gideceğim." Yüzüme doğru eğildi. "Bırakmak istemiyorum Yazgı."

Bence yüzüne geçir bir tane.

"Yazgı sorun mu var?" Ömer'e döndüm, Ömer de benim gibi sinirlenmeye başladığı belliydi. Fakat ben bir şey demeden olayı devralmak istemiyordu. "Ne o Yazgı hala peşinde dolaştırıyorsun bu çocuğu. Sıkılmadın mı her zaman etrafında dolaşmasında." Sinirle gözlerimi yumdum. Sabrımı zorluyordu.

"Öncelikle bu dediğin kişi benim kardeşim ve ona bir daha laf edersen yüzüne geçirmekten çekinmem, ayrıca kolumu bırakmazsan bütün dershaneyi başımıza toplar ve seni rezil ederim. Şimdi bırak kolumu Berk, son defa söylüyorum." Kolumu bırakıp iğrenç sırıtmasını yüzüne yerleştirdi. "Peki, peki sakin ol." Gülerek ellerini cebine koydu. "Sana bir şey yapmayacağım ya? Ne bu sinir telaş hm?" "İstesen de yapamazsın oruspu çocuğu. Siktir git." Ömer adım attığında kolunu tuttum. "Biz derse gidelim Ömer." Arkamı dönüp Ömer'i çektirerek yürümeye başladığımda tekrar konuştu Berk. "Ceren ile sevgili olduk, sana söylemek istedim bunu. Emin ol Ceren senden daha iyi, güzellik konusunda olmasa da beni çok güzel tatmin edi-" arkamı dönüp yüzüne hızla geçirdim.

Ağzına sıçtığımın pezevenki. Senin doğduğun günün de o güne kadar seni karnında taşıyan ananında ilk rahme yerleştiğin anın da senin oluşmanı sağlayan babanın sperminin de seni oluşturan gecenin de içini bipleyeyim.

Cereni ne kadar sevmesem de hemcinsimle ilgili bir eşya gibi konuşarak kendi zevkleri için bir kızı kullanmasına asla tahammül edemem ve izin de vermem. "Seni burada rezil ederim Berk! Piçlik yapma!" Gülerek burnunu tuttu. "Şşş güzelim, beni bu kadar kıskandığını belli etme." Yüzüme eğilerek fısıldadı. "Yoksa benimle birlikte olmak istediğini felan düşüneceğ-" elimi kaldırarak bu sefer yüzüne tokatı yapıştırdım. Ömer yanıma gelerek kolumu tuttu. "Siktir et, boş konuşuyor. Dershanedeyiz yoksa ben onun ağzına sıçmasını bilirim." Kahkaha sesi geldiğinde gözlerim şokla açıldı. İyice kafayı yemişti bu değişik.

Lan hoşt bunun sağı solu belli olmaz uzak dur!

"Ne o? Üçlü olsun güçlü olsun mantığı mı? Ömercik kusura bakma ama ben senin gibi gay değilim, iğrenç zevklerim yok. Bir kızla yetinebiliyorum." Ömer kolumu bırakarak hızla Berkin yakasını tutup yüzüne kafasını geçirdi. Berk yere düşerken üstüne çıkıp yüzünü yumruklamaya başladı.

Ayırmayacak mısın?

Hayır tabikide. Biraz hırpalayıp sinirini atsın çocuk. Ne sandın çığlık atıp bütün dershaneyi ayağa kaldırarak onları ayırmak için kendimi yerden yere vuracağımı mı? Ne güzel sinir stres kalmayacak çocukta. Arada yapmak lazım böyle şeyler. Rahatlama çöküyor insana.

Dimi haklısın (ilk defa!)

Biliyorum ve her zaman haklıyım Acun.

"NE OLUYOR BURADA?" Arkamı döndüğümde kırmızı görmüş boğa gibi bize bakan Akın hoca ile dudağımı ısırdım, sinirli olunca boynundaki ve alnındaki bütün damarlar kendini belli ediyor ve hem ürkütücü hemde karizmatik bir hava katıyordu.

Ne diyon dayı ?

Bilmiyorum Acun. Bana bir şeyler oluyor da daha anlamadım.

Aşıksın dırırırıı aşıksın dırırırırırııı sen aşıksın arkadaşşş !