4.Bölüm

98 16 6
                                    

Yaza girdik tamam kitabı bitircem diyorum bı rs ye giriyorum bir yazmak istemiyorum.

YILDIZLARA BASMAYI UNUTMAYIN

🩰🩰🩰🩰🩰🤎🩰🩰🩰🩰🩰

Sağ ayakla yemek odasına girdim. Girmemle bütün bakışlar beni buldu. İçerde toplamda 5 kişi vardı. Hepside beni süzüyordu. Bende onlara tel tek bakmaya başladım. Sümeyye hanımın karşısındaki adama baktığımda ağızım O şekli olduğuna yemin edebilirim. Onunda ağzı bir karış açıldı. Nasıl yani o asker benim abim miydi? Hayır yanı şaka yapıyorsunuz öyle değil mi? Ama eğer öyleyse benim en şanslı günümdü.

Ondan bakışlarımı çektiğimde herkesin bize baktığını anlamıştım. Barut benim elimden tutup bir sandalyeye oturdu ve benide yanındaki sandalyeye oturmam için işaret etti. Sağımda barut solumda ise Burak vardı. Burak benim geldiğim için sanırım kasııştı. Barbaros bey “afiyet olsun.” Diyerek yemeğe koyuldu. Onun demesiyle herkes çorbalarını içmeye başladı. Yemekte en sevdiğim çorba süzme mercimek çorbası vardı. Çorbayı azar azar da olsa içmeye koyuldum. Az önce bugün bütüm yediklerini kustuğumdan çok açtım. Aslında başka bir yerde olsam kana kana içeceğim çorbayı her zaman olduğu gibi ailemin yanında azar azar içiyordum. Eski ailem sürekli lokmalarımı sayıyordu. Eski babam evde hizmetli almazdı. Sürekli ben yapardım evin işlerini. Eski annem ise sürekli lokmalarımı sayar, bale eğitimimi sıkılaştırır ve sürekli giysilerime, tavırlarımla kızardı. Bunlarının yanı sıra sırtımdaki izleride eş geçmemek gerek çünkü 9 yaşımdan itibaren bütün geceler bu şaheserlerini bırakıyordu. Bütün geçer benim hayat enerjimi elimden alıyordu.

Çorbam bittikten sonra boş kalan tabakla bakışmaya başladım. Diğerlerinin çorbaları bitince masada olan ana yemeklerden alıyorlardı ama ben alamıyordum.

Tabağımla bakışmamı tabağıma koyulan patates salatası bozdu. Kim koyduğuna baktığımda barut bana gülümseyerek önüne döndü. Bende ona gülümseyerek önüme döndüm ve patates salatasını yemeğe koyuldum.

Sessizliği Barbaros beyin öksürmesi bozdu. Herkes teker teker Barbaros beye bakmaya başladı.

“Demek ki ailemizin yeni üyesiyle kimse tanışmak istemiyor o zaman ben tanıştırayım. Açelya Ateş, Ayaz senin 2. Abin. Karşısındakı Aras 3. Abin. Ayazın yanındakı Alperen 4. Abin. Diğerlerini tanıyorsun. 1. Abin Çağrı, şuan da İtalya'da gelemedi.” Diyip sözünü bitirdi.

O sözünü bitirdiğinde bütün bakışlar bana kaydı. Benim tek bakış noktam ise Aras’tı. Yani ben o polisle mi kardeştim. Dalga geçiyor olmalısınız değil mi.

“Ben onun abisi değilim.” Diyen kişiye baktiğimda Alperen olduğunu anladım. Tam Barbaros bey yanıtlıyacakken ondan önce ben davrandım.

“Asıl ben sizin kardeşiniz felan değilim. 18 yaşıma girdikten sonra beni burda tutabilecek bir güç kalabilecek mi? Hayır. Ben 18 yaşımı bekliyorum.” Diyip izin bile istemeden ayağa kalkıp, hızlı adımlarla merdivenlerden çıkmaya başladım.

2. Kata geldiğimde evde asansor olduğu yeni aklıma gelmişti. Ama 1 kat kaldiği için sorun olmayacağını düşündüm. 3. Kata doğru merdivenlerden çıkmaya başladım. 3. Kata geldiğimde nefesim daralmaya başladı yavaş yavaş. Elimi boynuna getirip boynumu ovmaya başladım. Bu sefer hem nefesim daralıyor hemde başım dönüyordu. Boşta kalan elimi de duvara dayayıp odama doğru ilerlemeye başladım. Odamın tam kapısına geldiğimde dengemi kaybettim ve yere düştüm. Gözlerimde bir ağırlık var gibi kendiliğinden kapandı.

🩰🩰🩰🩰🩰🤎🩰🩰🩰🩰🩰

YILDIZLARA BASMAYI UNUTMAYIN

AçarlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin