🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺
Aşklarım selamm
Şimdi özel bölümleri anlatıyorum
Bu özel bölümde evlilik teklifi
İkincisinde düğün
Üçüncüsünde de 👧🏻
Olcakk
"Defne buraya bak!" Gelen ses ile oflayarak masamdan kalktım. Ne zor işmiş avukatlık! Şu an staj yapıyordum ve resmen oturduğum bir zaman dilimi yoktu! Oradan oraya koşturuyordum.
"Efendim Serra hanım?" Savcı Serra kafasını dosyadan kaldırdı.
"Canım sert acı kahve getir iki tane seninle işimiz var." İkimiz bir dahaki davaya hazırlanacaktık. Ve ilk defa stajyer olarak izlemek için bir davaya gidecektim. Bundan dolayı heyecanlıydım. Kafamı sallayıp hızla kahveleri aldım. Serra hanımın odasına geri dönünce uzunca dosyalara çalıştık.
*ੈ✩‧₊˚
"Bittim ben Defne!" Azra'nın sesi ile ona döndüm. Arslan bugün geç döneceği için Azra'yı bize çağırmıştım. Üniversite sona geçince Arslan yeni bir ev almıştı. Gerek yoktu ama kendisi iki katlı bahçeli bir villa almıştı. Sebebi ise daha rahat bir yaşam standartı. Azra ile Cem nişanlanmıştı ve onlar bize yakın bir yerde oturuyordu. Bundan dolayı sürekli görüşüyorduk. Esra ile Özgür ise evlenmişti hatta Esra şu an mesleğinin başındaydı. İkisi de Azra kadar olmasa da bize yakındı yine. Haftada bir defa da olsa toplu görüşürdük.
"Bende, adam resmen kadını öldürmüş cesetin parçalarını bulmuşlar ama yok hala inkâr ediyor tabi arkası sağlam orospu çocuğunun."
"Bende bugün bir seansa girdim, kadının hayatı o kadar korkunçtu ki kadın gittiği gibi ağladım." Bunu deyince tekrar gözleri dolmuştu.
"Kızım neden ağlıyorsun senin işin dert dinleyip çözmek derdi dinleyip ağlamak değil."
"Ya Defne tutamıyorum kendimi!" O da haklıydı bende bazen kendimi tutamayıp kusabiliyordum. İlk defa bir ceset görmüştüm.
İlk değil:)
Tamam ilk değil bunu hatırlatmasan da olurdu! Ama yinede o kadını o halde görünce kendime gelmiş ve bunlara sebep olan herkesi içeri tıkmaya yemin etmiştim. Arslan beni böyle sinirli görünce kurabiye yapmayı öneriyordu!
Bu arada biz de nişanlanmıştık bir evlenme teklifi bekliyordum açıkçası. Tabi gelirse! Zaten evli gibi yaşıyorduk.
"Gülten yengem nasıl konuştun mu?" Diyen Azra ile düşüncelerimden sıyrıldım.
"Telefonda konuşuyoruz da o beni değil daha çok Arslan'ı merak ediyor." Dedim gülerek.
"Bu kadın ilk başlarda Arslan'ın yüzüne bakmaya tahammül edemiyordu!" Dedi gülerek Azra. Haklıydı. Annemi ilk ziyarete gittiğimizde Arslan'a göz devirirdi. Ama bir anda kendi çocuğu gibi sevmeye başlamıştı. Hatta bazen 'Defne iyi ki öğretmenin olmuşta tanışmışsınız.' diyordu.
"Gerçekten öyle!" Dedim bende gülerek.
"Defne biz büyüdük ya."
"Kızım küçük mü kalacaktık!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİHRİMAH/ Yarı Texting
Teen FictionDİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Lavinia: Sana vermem gereken bir ceza vardı. Defne: Tobe hasa Defne: Ben neden hatırlamıyorum? Lavinia: Hatırlatayım istersen. Lavinia: Yanına gelirsem hallederiz. Lavinia: Ama...