Çalan alarmın sesi ile güne gözlerimi açtım.
Lanet olsun ki, bu soğukta sıcacık yatağımı bırakıp okul'a gidicem.
Okul formamı giyinip dışarı çıktım.
Kapımın biraz önünde siyah araba vardı.
Korktuğum için hızlı-hızlı otobüs durağına doğru adımlamaya başladım.
"Han Jisung."
Bu ses Minho'nun sesiydi.
Kulağımda kulaklık vardı ve sanki şarkı dinliyormuş gibi duymazdan gelicektim.
Hiç bir şey olmamış gibi yürümeye başlamıştım ki, biri kolumu sertçe tuttu.
Minho
"Sana sesleniyorum duymuyor musun?!"
Sanki müzik dinliyormuş gibi yaptım ve kulaklığı çıkartıp kabına geri koydum.
Jisung
"Pardon Minho müzik dinliyordum. Duymadım."
Minho
"Sorun değil sevgilim. Gel birlikte gidicez."
Sadece kafamı salladım. Hiç onunla gidesim yoktu aslında ama başka seçeneğimde yoktu.
Arabaya bindik.
Ben yola odaklanırken bacağımı okşayan bir el donmama neden oldu.
Yavaşca yanıma baktığımda Minho sırıtarak bacağımı okşuyordu.
Jisung
"M-minho napıyorsun?"
Minho
"Sevgilim değil misin? İstediğimi yaparım."
Sonra bacağımı sertçe sıktı ve ani acı ile inledim.
Minho ise daha da sırıttı.
Oç.
Böyle böyle okula varmıştık.
Ama ben bir şeyi hesaba katmadım.
Ve bu benim için çok pahalıya patlayacaktı.
Nabersiniz götoşlarr.
Yeni fic yazmak istiyorum ama götüm yemiyor doğrusu.
Aslında bu fici yazarken öyle bir konu düşünmüştüm ve birinci bölümü hazırdı bile. Sadece bir konuşma yaparkene açıklamadaki gibi bir sohbet geçti dedim fic yapim. Aynı anda iki fici yürütemeyeceğime göre (ben kendimi zor taşıyorum zaten amk) baştan yazdım. Fic minsung (her zaman minsung fici yazıyorum zaten başka ship yazamıyom amk) fici ve mafya fici olucaktı klasik ama en sevdiğim. Neyse amk ne uzattım yarrak gibi. Görüşürüz götoşlar
