𝑠𝑡𝑢𝑏𝑏𝑜𝑟𝑛 𝐵𝑎𝑏𝑦~ AGE PLAY BxbxB

13

~~~~~~~~

Masaya oturmuş beraber akşam yemeğimizi yiyorduk. Kutay biryandan bana yediriyordu.

Kaşığı birkere daha bana uzatınca kafamı çevirdim.

Kutay: bu son Mert bunuda al hadi.

Bir Kaşığa birde kutaya baktım ağzımı açıp son kez yedim.

Kutay: aferin tavşanıma.

Yuttuktan sonra konuştum

Mert: bana tavşanın demeyi bırak!

Şu tavşan konusunu açtığımdan beri bana tavşan diyordu.

Kutay ve oğuz güldü.

Kutay: en sevdiği hayvan tavşanmış! zaten sen tavşan gibisin.

Mert: değilim!

Kutay: öylesin!

Mert: değiliiim!

Kutay kahkaha attı.

Bende gülümsedim.

Kutay: tamam öyle olsun.

Peçete aldı ve Ağzımı sildi. Beni kucağına aldı.

Kutay: gel bakalım.

Salona geçtik ve oturduk.

Kutay: ne yapmak istersin?

Mert: bilmiyorum baba.

Kutay: oyuncaklarla oynayalımmı?

Mert: hayır! Neva ablayla sürekli oynuyoruz zaten..

Neva abla ne ara gitti?

Kutay: ozaman-

Mert: Neva abla nezaman gitti?

Kutay: Neva mı? O biz eve gelince gidebileceğini söyledim gitti.

Mert: şeyy ben ona gereksiz yere birazcık bağırmış olabilirim.

Kutay: hmm ozaman bir dahaki görüştüğünüzde ona bi özür borçlusun.

Mert: galiba evet.

Oğuz da yanımıza geldi.

Oğuz: mertim, yarın ne yapmak istersin?

Mert: yarın gitmeyeceksiniz baba dimi?

Oğuz: Hayır.

Mert: dışarı çıkalım!

Oğuz: dışarıda nereye gidelim diyorum ben zaten bebeğim.

Mert: işte onu bilmiyorum.

Kısa süreli bi sessizlikten sonra sessizliği Kutay bozdu.

Kutay: piknik yapalım?

Oğuz: evet güzel fikir aslında. Sen istermisin Mert?

Mert: olurr.

Kutay: tamam ozaman pikniğe gidelim.

Oğuz: tamamdır.

oğuza döndüm.

Mert: baba, senden birşey isteyebilirmiyimm?

Oğuz: iste güzelim.

Mert: uyuyana kadar telefonunla oynayabilirmiyim?

Oğuz: tamam ama fazla bakmak yok.

Mert: tamamm.

Telefonunu verdi.

~~~~~~~~~~~

Bir saate yakın oyun oynamıştım. Artık gözlerim kapanıyordu.
Telefondan Kafamı kaldırdım.