2.1K 276 278
                                    

"Bebeğine," dedi ve derin bir nefes verip terli saçımı alnımdan kurtardı. "Bebeğimize bakalım Jungkook,"

Nefeslerimi düzenlemek için kendime gelmeye çalışıyorken, onun bebeğimiz demesiyle nefesim soluk borumda takılı kalmıştı. Telsizden gelen ağlama sesi şiddetleriyordu. Bay Kim, beni belimden tutup ani bir hamle ile kaldırdığında, o koltukta oturur bir pozisyona gelmişti. Ben ise kucağına yerleşmiş ve anlık sarsılmayla başımı göğsüne yaslamıştım.

Hızla inip kalkan göğsünden doğrulup ona baktığımda, gülümsedi ve ensemdeki saçları okşadı. Kalkamıyordum bir türlü, yaşadığımız şeylerin şoku üzerime birikmiş ve beni kucağına sabitlemiş gibiydi. "Hadi Jungkook," dedi sakin sesiyle ve uyluğuma hafifçe dokundu. Başımı hızla öne arkaya salladıktan sonra omuzlarında duran ellerimi çekip kalkacaktım fakat ensemde duran eline güç uygulayıp beni kendine doğru çekti ve yeniden sıcacık dudaklarının baskısını dudaklarımda hissettim. Gözlerim şaşkınlıkla onun kapalı gözlerine bakarken, hemen dudaklarımızı ayırmıştı.

"Yuna çıldıracak," dudaklarına bakarak konuştum ve bu sefer tamamen kucağından indim. Biraz yalpalayıp arkamı döndüm ve gözlerimi hızla kırparak, odanın kapısına ilerledim.

Ah tanrım, gerçeküstü bir deneyimdi!

Koşarcasına odamızın kapısını açtım ve beşiğe doğru ilerledim. "Geldim bebeğim," Beşikte tepinen kızımı kucağıma aldım ve ıslak yanaklarını öpmeye başladım. "Ağlama meleğim benim," Biraz sakinleşiyordu fakat bana çok kızgındı. Geç gelmiştim ama bir bilseydi neler yaptığımızı...

"Ah nasıl da ağlıyor öyle," Arkamda duyduğum sesle başımı çevirdim ve Bay Kim'in kollarını göğsünde bağlamış bir şekilde bizi seyrettiğini gördüm. Siyah gömleğinin ilk düğmeleri açık ve kırışıktı.

"Hmm," dedim onu kucağımda sallarken, "Altına yapmış olabilir." Sırtını çevirip poposuna yapışan pijamasını çektim ve bezinin içine baktım. Burnuma dolan kokuyla yüzümü ekşittim. "Gerçekten yapmış ve poposu yandığı için ağlamış."

Ağlayan kızımla ona yaklaştığımda, çaprazladığı kollarını ayırdı. "Bebeğimizi tutar mısınız? Bezini ve pudrasını hazırlayayım." Biraz afallamış bir şekilde bana bakarken, bebeğime uzandı ve onu kolları arasına alıp sallamaya başladı. Gözlerini benden ayırmadan bebeğimi sallarken, dilimle dudaklarımı yalayıp yatağın diğer tarafına yürüdüm ve gardıropun yanına varıp kapağını açarak içinden alt değiştirme örtüsü, bez, bebek mendili ve pudrası alıp yatağın üzerine koydum.

Örtüyü yatağa serdikten sonra yatağın sağ tarafında duran Bay Kim'e baktım ve bir şey dememe gerek kalmadan yatağa oturdu ve kızımı örtünün üzerine uzandırdı. Kızım sessiz sessiz hıçkırırken yanağını okşadım ve ardından altındaki pijamayı çekiştirdim. Biraz pijamaya da bulaşmıştı. Kumaşı düzgünce katlayarak yatağın üzerine koydum ve göz ucuyla Bay Kim'e baktım. Gözleri benim üzerimdeydi. Dudaklarımı birbirine bastırıp kızımın bezini açtım ve berbat bir koku etrafa yayılmaya başladı.

"Fena kirletmiş," Bay Kim konuştuğunda ona döndüm ve onu onaylayan mırıltılar çıkardım. "Kokuşmuş bir kızım var,"

"Kızımız," Yaptığı düzeltme içimde bir şeylerin havalanmasını sağladı. Yanağımının içini kemirerek gözlerine kilitlendiğimde, kahverengi irislerinin titreyişi ile yutkundum. Başımı hafifçe oynatıp sessiz bir cevap verdim ve kızımın bezini altından çıkarıp sardıktan sonra yataktan kalktım. Pijamasını da alarak banyoya ilerledim. Bezi hemen imha etmek için çöpe attım ve pijamasını ise lavabonun üzerine koydum. Elimle yıkayacaktım.

Odaya geri döndüğümde Bay Kim, kızımın altına yeni bir bez yerleştirmişti ve mendille altını siliyordu. "Ben yapardım neden elinizi kirlettiniz?" Yatağa oturdum ve bir tane daha mendil çıkarıp kızımın bacaklarını bir elimle tutup kaldırdım ve iyice sildim her tarafını.

Dad and Daddy | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin