Dad and Daddy | Taekook

¹⁰

"İçindeki o boşluğu kapatamam, kapatamayız ama söz veriyorum bir daha böyle bir acı yaşamana izin vermeyeceğim." Boğuk çıkan acı dolu sesim, odayı sararken sırtımda elini hissettim. Onun yanında olmak istiyordum. Bebeğinin annesi veya babası kimse, asla ondan bahsetmemişti. Onun da acısını çekiyor olabilirdi, bilmek istemiyordum. Ben sadece ona sarılıp içimdeki aciz sevgimle biraz olsun açılmış yarasına yama yapmak istiyordum.

"Ah, Jungkook," dedi sakin sesiyle ve ellerini saçlarımda hissettim. "Bebeğinle yanımda kal ve bana gülümse, kokunu benden ayırma. Yeni kayıpları da kaldıramam." Hıçkırarak boynundan geri çekildim ve avuçlarımı yanaklarına yasladım.

"Senden uzaklaşmayacağız, bundan emin olabilirsin." Alt dudağıma dişlerimi geçirerek gülümsedim ve burnumu çektim. Gözlerime minnetle bakışı, dudaklarındaki buruk gülümseme ona olan güvenimi arttırıyordu.

"Teşekkürler," diyerek yanağındaki elimi tuttu ve oradan çekip dudaklarına götürdü. Avucuma sıcacık bir öpücük kondurup eli arasındaki elimi okşamaya başladı.

"Taehyung." Kalbimi hızlandırması geçmiyordu. Bu adam, Tanrım, beni mahvediyordu. İsmiyle seslendiğim için hoşnut bir gülümseme yüzünü kapladı. Bebeğim dizinde oturmuş kendi parmaklarını emiyor, bir yandan da bizi izliyordu.

Yüzüne doğru yaklaşıp yanağına ufak bir öpücük konudurdum. Hafiften çıkan sakalları dudaklarıma değmişti. Elimle yanağını okşadım ve o sertliği hissettim. "Sakalların çıkıyor."

"Ah, bu akşam kesecektim. Rahatsız mı oldun?" Başımı iki yana salladım ve filtrumuna doğru gözlerimi çevirdim. "Bıyıkların daha belirgin," diyerek dudaklarımı sus çizgisine bastırdım. Alt dudağımı onun dudakları arasına gelecek şekilde kondurduğum öpücükten geri çekilmeme izin vermemiş, dudaklarını aralayarak alt dudağımı emmişti.

Geri çekilip gülümsedim ve çekinerek başımı eğdim. "Sakıncası yoksa," dedim ve başımı kaldırıp yorgun gözlerine baktım. "Bana uğraştığın diğer işin ne olduğunu söyleyebilir misin?" Holding dışında illegal işler ile uğraştıklarını anlamamam bundan sonra aptallık olurdu.

Dilini alt dudağı üzerinde gezdirdikten sonra bakışlarını benden kaçırıp Yuna'ya çevirdi ve onu havaya kaldırdı. Kıkırdamasına sebep olduktan sonra geri indirdi. "Korkmana sebep olabilir belki de," diyerek bana bakmadan konuştu.

"Mafya mısın yoksa?!" Heyecanlı bir şekilde elimi uyluğuna atıp konuştum. Ellerime baktıktan sonra gözlerini bana çevirdi ve kaşları havalandı.

"Evet dersem ne yaparsın?" Ağzım bir karış aralandı ve ellerimi uyluğundan çekip bir elimde ağzımı kapattım. Cidden bir mafya mıydı? Evet, bu fazlasıyla olağan bir durumdu.

"Korkmanı istemiyorum." Elime uzanıp okşamaya başladığında başımı iki yana salladım. "Korkmadım."

Emin misin dercesine yüzümü incelemeye başladığında elini sıktım. "Bir mafyadan hoşlanıyorum." Kendi kendime sayıklayıp okşadığım eline baktım.

"Mafya da senden," dediği an gözlerimi kapatıp iç çektim. Heyecanlanmıştım ama ağzımda gevelediğim şeyi duymasını da beklemiyordum. Alt dudağımı ısırarak dizlerimde oturan ve beni izleyen bebeğime baktım. Bugün fazlasıyla uslu duruyordu.

"Yuna çok akıllı bugün, değil mi?" Konuyu kapatmak istiyordum. Bebeğime bakarak konuştum ve ardından bakışlarımı ona çevirdim. Yuna'ya bakıp gülümsedi ve elini avucum arasından çekti.

"Gerçekten çok uslu." Belinden tutup dizinden kaldırdı ve başını göğsüne yaslayacak şekilde kendine yaklaştırdı. Kızım mırıldandıktan sonra hıçkırdı ve bir anda Taehyung'un siyah gömleğine kustu.