2. bölüm

1.4K 66 5
                                    

Kitaplarımı Dreame de aynı şekilde yayınlamaya devam edeceğim, desteklerinizi bekliyorum.

Yazardan.

Bütün BÖRÜ timi acil kapısında bekliyorlardı.

Kadının ve kızın o hali gözlerinin önüne geldikçe öfkeleniyorlardı.

10 dakika olmuştu içeriye gireli ama hala giren çıkan yoktu

BÖRÜ timinin komutanı, koridorda volta atarken bir yandan da, o kızın gözlerindeki korkuyu aklından silmeye çalışıyordu.

Ama başarısızdı.

Ne içindeki his gidiyordu, ne de o kadına baktığında yüreğinde oluşan yangına anlam verebiliyordu.

İçeriden hemşire çıktı fakat acelesi var gibi koşuyordu.

İçeride oluşan koşturmacayı, kapı kapanmadan fark edebilmişti.

Neler oluyordu.

Aynı hemşire tekrar odaya girecekken son anda durdurmuştu komutan.

" neler oluyor "

" kızın apandisti patlamış, ameliyata almamız lazım. "

Hemşire tekrar odaya girdiğinde bir kaç dakika sonra sedye ile o kız çıkmıştı.

Hızlıca ameliyathaneye götürürlerken annesi de aynı şekilde acilden çıkartılıp odaya götürülüyordu.

Kadının neredeyse bütün vücudu mos mordu.

Sol yanağını ve çenesini kaplayan büyük çürükler, kollarındaki morluklar, kızarıklar, kemer izleri, köprücük kemiğindeki sigara izi, kaşındaki patlak, başındaki sargı ve dudağındaki patlaklar bakan kişinin içini dağlıyordu

Nasıl bir cani bu kadını bu hale getirmişti.

Bu kadın nasıl ve ne kadar dayanmıştı bu adama.

Komutan, timine emir verirken sesi ilk defa hüzünlü kısık ve güçsüzdü.

" serdar ve poyraz, siz ameliyathanedeki kızın yanına gidin orada bekleyin. Kurt, sen kimliklerini bul, kim olduklarını, isimlerini öğren. Aslan, bizde gidip kadının yanında duralım. Uyanırsa falan olanları anlatırız. "

" & emredersiniz komutanım. "

Kurt onları buldukları eve giderken digerleri de komutanlarının dediklerini yapmışlardı...

*** asel'den.

Bedenimdeki katlanılmaz olan, aynı zamanda alışık olduğum his ile gözlerimi aralamaya çalıştım.

Fakat gözlerimi aralayamadan dudaklarımdan çıkan inlemeye engel olamadım.

Çabalarımın sonucunda gözlerimi hafifçe araladığımda yanımda duran iki beden ile dudaklarımın arasından korku dolu bir nefes kaçmıştı.

Kalp ritimlerim artarken nefes alış verişlerim düzensizleşmişti.

Umay!

Kızım neredeydi.

Ona ne olmuştu.

Ne yapmıştı.

Peki ben...

Bana ne yapmıştı, dokunmuşmuydu.

Bu ihtimal gözümden yaş akmasına sebep olmuştu.

Bu zamana kadar korumuştum ama ya o an koruyamadıysam.

Dayanamazdım.

Kızıma veya bedenime dokunduysa yaşayamazdım.

Görüş alanıma açık kahve gözleri olan bir adam girdi.

hırçın karadenizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin