Eve girdiğimizde önce kendi ayakkabılarımı çıkarttım, daha sonra tahirin kucağında uyuyan umayın ayakkabılarına uzandım.
Akşam taburcu olmuştuk ve umay arabada gelirken uyuya kalmış, tahir uyandırmak istemediği için kucağına almıştı.
Ben umayın ayakkabılarını çıkartırken, tahirde kendi ayakkabılarını çıkartmış bir odaya ilerlemeye başlamıştı.
Eğilip yere koyarken karnımdaki ve göğsümdeki yaralar acıdı, o sırada elimden ayakkabıların alınması ile kendimi birinin kucağında buldum.
Kısık ses ile çığlık atarken belimdeki kollar sırtımdaki yaraya temas ettiği için dişlerimi sıktım.
Poyraza döndüm.
" yürüyebilirim. "
" hayır yürüyemezsin. "
" poyraz. "
" efendim ablam. "
Sert bir nefes verdiğimde kaşlarını kaldırıp yürumeye başladı.
Üst kata çıktığımızda umayın girdiği odaya ilerledi.
Beni yatağa yavaşça yatırırken, tahir umayın üzerini örtüyordu, doğrulduğunda bana döndü.
" birazdan ecem sofrayı hazırlar, çağırırız sizi. O zamana kadar dinlenin. "
" bende yardım edeyim, yorulur kız. "
" bunca zaman yorulan sendin, şimdi otur biraz dinlen asel. "
" ama ayıp olmaz mı. "
P," olmaz, eğer mutfağa gidersen, seni terlik ile kovalar. Benden söylemesi. "
Hafifçe güldüm, ağrım vardı ve söylemek istemesemde ayakta duracak halim yoktu.
Onlar odadan çıkarken bende yavaşça uzandım ve umayın yanına kıvrıldım.
Dikişleri 1 hafta sonra alınacaktı, ecem hemşire olduğu için bizimle yakından ilgilenecekmiş. Öyle demişti.
Bastıran uyku ile yavaşça gözlerimi kapattım, bilincim tamamen kapanmadan hemen önce umayın bana kollarını doladığını ve üzerimi örttüğünü hissettim.
Gerisi rüyalar alemiydi.
***
" annem, gülüm, cennet kokulum. Uyan hadi. " yanağıma konan minicik öpücükler ve kulaklarımı dolduran ses ile yavaşça gözlerimi araladım.
" sofra hazırmış, bizi bekliyorlar. "
Başımı sallayıp doğrulduğumda sırtıma yapışan tişörtün tenimden ayrılması ile dişlerimi sıktım.
" iyimisin annem. Ne oldu. " diye telaşlı bir şekilde sordu.
" iyiyim, sırtım acıdı birazcık. Bir şey yok. "
Başını sallayıp ayağa kalkacakken eliyle yaralarını tuttu.
" iyimisin kızım, dikişlerin mi acıdı. "
" iyiyim, biraz ani hareket edince sızladılar sadece. "
Kapıyı tıklatıp odaya giren tahir ile ona döndüm.
Üzerine beyaz, bedenini tam saran bir tişört, siyah kot pantolon giyinmiş, saçlarından bir kaç tutam alnına düşmüştü.
Ayağında ev terlikleri ile karizması biraz çiziliyordu.
Umaya bakıp tek kaşını kaldırdı.
" umarım ayağa kalkmayı düşünmüyorsundur küçük hanım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hırçın karadeniz
General Fiction18 yaşında yaşanan bir hatanın, 33 yaşında telafi olması ne demek? birlikte okuyalım. Başrol karakter asel'in hayat ile mücadelesi. Kendi kurgumdur, telif hakkı bulunur.