5. Kaç tane kabus gördüm?

2.3K 140 25
                                    

Umarım beğenirsiniz. ♡

18

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

18.47

"İyiki doğdun, Balım'ım." Ne? Bu Dilara ablanın sesiydi. Dilara ablanın ne işi var burda? İyiki doğdun mu? Ne oluyor bu aşağlık yerde?

Gözlerimle etrafa bakıyordum ama göremiyorum bir şey. Işıklar niye yok? Gözlerim problemliydi, geceleri görmüyordum. Gözlük takınca göre biliyordum ama şu an yanımda gözlük yoktu. Gidip alamazdım da çünkü önümü görmüyordum.

Aklıma, ışıkları kapat ve gözleri aç. Şarkısı geldi ama neyse.

"Dilara abla sen misin?" Dediğimde etrafa bakıyordum ama kimseyi görmüyordum. Bir dakika ya biraz önce gelirken diğer evlerin camlarından elektrikleri olduğunu gördüm. Sadece Vural evinde mi yok, elektirik?

Işıklar birden açılınca hemen etrafa baktım. Dilara abla tam karşımdaydı, benden bir yedi adım ötedeydi. Bir yanında Çağan bir yanında Gül Hanım vardı. Birde Gül Hanım'ın önünde duran Can vardı.

"Evet benim." Neşeyle şakırdadı, aramızdaki mesafeyi kapatıp kolarını boynuma doladı. Dilara ablam, kan bağımız yoktu ama can bağımız vardı. Ben ne kadar Dilara ablayı ablam olarak görüyorsam, Dilara ablada beni kardeşi gibi gördüğünü biliyorum. Hissediyorum çünkü.

Kolarımı beline dolayıp iyice sıktım. Bir günde özlemiştim, ki biz bir birimizden sadece ben okulda gittiğim için ayrılırdık.

"Nasıl geldin?" Nerden adresi bulmuştu? Ben göndermemiştim. Belinay! Tabi ya başka kim olacak.

"Belinay'a söyledim o bana söyledi ve geldim. " Ben bu kızdan gittikçe daha fazla sinir tutmam normal mi? Karşıma çıkmasın yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim.

"Belli ay mı?" Diye espiri yaptım, Dilara ablanın söylediğine karşılık. Kimse gülmedi. Dişlerimi dudağıma geçirip gülmemi engeldim.

Arkamdan gülme sesi yükselince o tarafa döndüm. Barış gülme krizine girmişti. İşte benim dilimden anlayan birini buldum.

Bacağımdan çimdiklenince Dilara abalaya döndüp kaş göz yaptım. Kulağıma doğru yaklaşıp "böyle konuşma." Diye uyarınca el mecbur kafa saladım. Herkesde de bir; Balım sus, böyle konuşma, nankör, tabi siz meleksiniz.

"Bunları boşverelim de Balım pastayı üflesin." Doğum günümü kutlacaklar mı? Oysaki kimse kutlamayacak diye düşünmüştüm. Yanıltılar beni.

Gözümle etrafı tarayıp pastayı bulmaya çalıştım. Masanın üstündeydi ve çilekliydi. En sevdiğimden. Tabiki bunu Vurallar bilmez ama Dilara abla bilir. Yiaa eridim.

Dilara abla beni kolumdan tutup masaya doğru çekti kolumdaki ellerini çekip pastanın altındaki kartondan tutup bana getirdi.

Hiç olmaz dediğimiz şeyler olurdu. Benim ki oldu, daha biraz önce kimse hatırlamadı diye üzülürken, şimdi en yakın arkadaşım ve gerçek ailemden bazıları benim doğum günümde yanımdalar. Sahi Yılmaz Bey, Çağatay ve Uktay nerde? Tabikide doğum günümü kutlasınlar diye değil, neden evde akşam yoklar diye merak ettim.

MENEKŞE SOKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin