Dark World

Kookie ve Taetae

13 Mart, 12:41

Genç çocuk elinde üç buket çiçekle sakin adımlarını sessiz ve neredeyse kimsenin olmadığı yüzlerle insanın yattığı yere gelmişti. Gözleri üç isim arıyordu. Biraz ireliledikden sonra istediğine ulaşmıştı.

Jung Hoseok, Kim Seokjin, Kim Namjoon.

Onlar için aldığı çiçekleri her birinin mezarına koyduktan sonra kenarda duran bir ağaçın altında oturmuştu. Sağ ayağını kendine çekmiş, sol ayağı'nıysa düz bir şekilde yere uzatmıştı. Aynı şekilde sağ kolunuda kendine çektiği ayağı'nın üstüne atmıştı. Ve yine her zaman yaptığı konuşmaları yapmaya başlamış ve yine aynı konuları düşünmeye başlamıştı.

"Siz gittikten sonra her şey o kadar değişti ki.."

Bir yere dalmış bir şekilde kendi kendine konuşuyordu. Etrafta kimse olmadığı için rahatdı.

"Orta da bir sebeb bile yokken Yoongi ile aramız nedense bozuk gibi. Asla kavga etmeyen, sürekli bir birlerinin arkasında ve yanında duran Yoongi ve benim aramız bozuk."

İç çekmiş ve konuşmasına devam etmişti.

"Aklıma sürekli anılarımız geliyor ve kendimi o kadar kötü hissediyordum ki. Ve en çok koyan şu ki, ben elim kolum bağlı sadece sizin ölümünüzü izledim. Başka bir şey yapmadım."

Onlar hayatından gittikten sonra Jungkook onların kullandığı küfürleri kullanmaya başlamıştı. Her onların ettiği küfürleri ve sözleri kendisi söyleyip, duyunca hem mutlu hissediyor, hem de kötü hissediyordu. Onların varlığını kendine sadece böyle belli ede biliyordu.

"Eğer yanımda olsaydınız şimdi bana 'Peki Taehyung?' diye sorardinız."

Duraksamış ve uzaklara dalmıştı. O anları hatırlayınca gözlerinin dolmasına engel olamamıştı.

27 Aralık, 21:10

"Lütfen, gidin buradan! Yalvarırım, bana bir şey yapmayın ve gidin buradan!"

Genç çocuk yolun kenarında panik atak geçiriyor ve aklını tamamen kaybediyordu. Bir arkadaşının daha ölümüne şahit olduktan sonra bu olanlar ona hiç ama hiç iyi gelmemişti.

Yoongi ve Jungkook'un onu öldüreceğini sanıyordu. Onlardan normal insan haraketleri görmemişti. Ve bundan korkması normaldı. Ama o elleriyle kulaklarını tutuyor ve sadece onlara karşı bağırıyordu.

"Lütfen gidin! Lütfen bana bir şey yapmayın! Lütfen.."

Ayaklarıyla kendini onlardan uzaklaştırmaya çalışıyordu. Jungkook zaten hassas birisiydi. Ve bu olanların üstüne Taehyung'un da böyle davranmasına dayanamıyordu ve o da sadece ağlıyordu.

"Taehyung, sakin ol!"

Yoongi ona yaklaşıp her ne kadar sakinleştirmeye çalıştırsa da başaramıyordu. Aksine onun yaklaşması Taehyung'u daha da korkuduyor ve aklını kaybetmesine daha da çok neden oluyordu.

"Gidin buradan! Sadece gidin! Lütfen! Sadece gidin.."

Yalvarışlarına ve göz yaşlarına engel olamıyordu. Ve o kadar çok bağırıp çağırıyordu ki, gözleri kararmaya ve başının dönmesine sebep olmuştu bu.

Ama bunların nedeni onun bağırıp çağırması değildi.

Yoongi onun sakinleşmesi için onu bayıltmıştı. Çünki başka çaresi kalmamıştı. Eğer biraz daha böyle sakin bir şekilde kalsaydi daha kötü şeyler ola bilirdi.

Taehyung'u belinden nazikçe tutmuş ve yere yatırmıştı. Şimdi sadece Jungkook'a bakıyordu.

"Hafifzasını silmemiz gerek."