BTS | Jeon Jung Kook

2 Hafta sonra

2 Hafta sonra

Neden 2 Hafta sonrasına geldiğimi söylersek... Bu iki hafta içerisinde Jungkook ve diğerleri kısaca BTS... Konserler, çekilişler ve b. İçin derslere girmediler. İzin almışlar. Ve ben bu iki haftanı Chin Ho'yla ve Dae'yle takıldım. Arkadaş olduk. Yakın arkadaş. Ahh birde Ece var. Bizim sınıfa gelmedi. Tabiki gelmiycek. Film mi çekiyoruz burda? Başka okula geçti. Her ders çıkışı görüştük. Konuştuk. Bu kadar.

❤❤❤

"Uyannn. UYAN kızım UYAN! Okula geç kaldın. Nedir bu uyku hevesi sende?" dedi. Artık uyanmadığımı görünce omzuma vurarak kaldırmaya çalıştı. Bende oflayarak gözlerimi açtım. Zaten bir kaç gündür okula geç kalıyorum. İyice bozuldum ha.

"Uyandım Anne." dedim sıcak bir gülümsemeyle.

"Tamam. Hadi kalk. Hazırlan. Birşeyler atıştırıp öyle gidersin." dedi. Bende kafamla onu onayladığımda odadan çıktı. İlk ders beden olduğundan üniformamı çantama tıktım ve üstümü giydim. (Medyadaki). Çantamı alıp salona gittim. Kapıya yönelirken annemin sesini duydum.

"Yemek yemeden hiçbir yere gidemezsin." dedi. Bende sessiz bir şekilde ofladım. Sonra yüzüme gülümsememi yerleştirip masaya yöneldim. Masanın üstündeki sandwich'i ağzıma tıkıp çaydan bir yudum aldım.

"Hodo Gorosoroz." dedim. Ağzımda yemek olduğu için maymun konuşuyormuş havası versede umursamadım. Evden çıkıp hızlı adımlarla (Bildiğin koşarak. Yolda gören bu mal mı? Der.) okula vardım. Spor salonuna girdiğimde öğretmenin yine bir kaç kişiyi azarladığıno gördüm. Artık arkadaş oldum onlarla da. Yavaşça bizim sınıfın durduğu sıraya gitmeyi denedim. Ama sadece Denedim. Pek başardığım söylenemez.

"Yang Shi Hae." diye öğretmenin sesini duydum. Ona taraf.dönüp gülümsedim. İyi öğretmen aslında. Ama maalesef dersle arkadaşlığı karıştırmaz. Parmağıyla diğerlerini gösterdi. Koşuyorlardı.

"Koşu. 7 tur. Hadi. Akşama kadar bekleyemem." dedi. Daha geçen hafta 5 tur değil miydi? Off. Diğerlerinin yanına koştum. Hepimiz birlikte dersin bitmesine son 5 dakika kala yeri boyladık. 7 turu zorla bitirmiştik. Dersin sonuna kadar bitiremediniz mi? Demeyin. Çok büyük.

"BİTTİİİ!" diye bağırdı Sulli.

"Sonunda." dedim yerle bütünleşmiş şekilde. Normal olarak sesim kısık çıkmıştı. Birisi elini uzattı. Bende yalnız kalkmanın mümkün olmayacağını düşünüp uzattığı eli tuttum. Yavaşça kalktım. Elin sahibine baktığımda Dae'ydi.

"Teşekkürler." dedim. O da gülümsedi.

"Artık bize de yardım etsende kalksak diyorum. Çok güzel olur diyorum hani." dedi Yoona. Onları da kaldırdığımda Chin Ho elinde 3 tane suyla yanımıza geldi. Hepimize verdi. İçtikten sonra soyunma odasına gidip üstümüzü deyiştik. Sonrada sınıf. Sınıfa gelirken sohbet ediyorduk. Yoona'nın sınıfı ayrı olduğundan yanımızdan ayrılmıştı. Sulli'yle konuşa-konuşa sınıfa vardık. İçeri girdiğimde Jungkook ve Jimin'le karşılaştım.

"...E İşte böyle oldu... Sen beni dinliyormusun?" dedi Sulli.

"Qaribanda naapsın kızı kaçırdı'dan sonrasını dinlemedim." dedim. İkimizde güldük. Sonra bende sırama geçtim. Benim aksime onun sırası taa öndeydi.

"Selam." dedi Jungkook sırıtarak.

"Sanada." dedim aynı tepkiyle.

"Bi kerede çabuk uyansan olmuyo mu? Senin yüzünden her gün su taşımaktan bıktım." diye isyan etti Chin Ho. Bende dil çıkardım.

"İşine yarıyo ama." dedim. Sulli'yle yakınlaşmıştılar da ondan. Dae Won kıkırdadı.

"Cık cık cık senin böyle kız olduğunı bilmezdim." dedi ve hayıflandı. Ben gülerken Jungkook tek kaşını kaldırmış ellerini göğüsünün altında birleştirmiş şekilde bize bakıyordu.

"Bakıyorum da aranız pek iyi."dedi.

"Yaa. Artık insanın her gün takıldıkları olmayınca yeni arkadaşlar ediniyor." dedim.

"Bizde iki hafta eğlenmedik herhalde."

"Aa sen zaman ölçümünüde mi biliryorsun?" dedim çakma şaşkınlıkla. Tam cevap verecekken Dae konuştu.

"Tartışmanızı bölmek istemem ama hesap sormayı başka zamana saklasanız. Öğretmen geldi de." dedi. Edebiyyat öğretmeni kitabını sert bir şekilde masaya koydu. Herkes ayağa kalktı. Bu herkesin içinde bende varım. Normalde 'biz çocuk muyuz ya" tiriplerine girerdim ama her bu tiripe girdiğimde müdürle daha çok kaynaşıyorum. Artık pes ettim. Herkes kalktı ama Jungkook kalkmadı. Kolumla dürttüm.

"Kalksana." dediğimde omuz silkti. Çokta umrumda olan ona olucak. Öğretmen yanımıza geldi.

"Kalkmayı düşünmüyor musun?" dedi sert tonla.

"Orta okulda mıyız biz?" dedi. Aynen.

"Anlamadım?" dedi öğretmen bana bakarak.

"Sesli mi söyledim?" dedim.

"Evet." dedi Jungkook. Aha bir bu eksikti.

"İkinizde müdürün odasına. Ve sen Shi Hae. Kaçıncı gidişin bu. Biraz bile akıllanmadın mı? Herneyse. Kalkın." dedi. Biz de kalkıp onu takip ettik. Sınıftan çıktığımızda Jungkook kıkırdıyordu. Tip.

"Hepsi senin yüzünden oldu." dedim.

"Bana katılan sensin." dedi. Hıh.

"Konuşmayı bitirdiyseniz içeri girelim." dedi öğretmen. O zaman Müdürün odasının karşısında olduğumuz dank etti. Müdürün odasına girdik...

✳❇✴

Müdürüm odasından çıktık. Ve ikimizde ceza aldık. Sınıfın temizliğinden sorumluyuz. Ben kendi evini bile temizleyemeyen insanım. Sınıfı mı temizleyeceğim. Hah hiç güleceğim yoktu.

Selam... Size yeni bir isim buldum. Hayalet okuyucular. Nasıl isim ama. Tam uyuyor. Neyse hayalet okuyucularım. Medyadaki kız Shi Hae değildir. Sadece kiyafeti bu gün giydiğidir.

Kelime: 706
Saat: 03:14
Tarih: 12.07.2015