9

2.1K 154 43
                                    

~~~İYİ OKUMALAR~~~

°°°°°°

"Ne deniyceksen dene ve siktir git."

Taehyung bunu dedikten sonra yatağına geçip oturmuş beni beklemeye başlamıştı. Bense bu dediklerine alınmamaya çalışarak onun yanına geçip oturmuştum.

"Taehyung kurdunla konuşmam için-"

"Hayır seninle temas etmek istemiyorum."

"O zaman onunla nasıl iletişime geçicem?"

"Orasını sen bul."

Taehyung gittikçe sinirlerimi bozarken içime derin bir nefes alıp ona dik dik bakmaya başladım. "Söyledim mi bilmiyorum ama şu an söyleme gereği duyuyorum Jungkook, senden her bir zerremle nefret ediyorum seni asla sevmiycem Jungkook asla boşa kürek çekiyorsun."

"Deltanı hiçe sayıyorsun."

"Delta da benim gibi düşünüyor. "

Şımarık bir çocuktan başka bir şey değildi. Yemin ederim bu adama sırf ruh eşiyiz diye birde deltası için katlanıyordum.. Ama benimde sabrım ve gururum vardı! Her lafının altında kalmamın tek bir nedeni vardı o da emin olmamamdan dolayıydı. Yani eğer Taehyung'un dediği gibi delta da onun gibi düşünüyorsa sözlerimin bana girmesini istemiyordum.

Sabırla başımı sallayıp ona daha yaklaştım ve gözlerine bakarak deltasını aktifleştirmeye çalıştım. Zaten bunu bekliyormuş gibi delta Taehyung'u anında ele geçirmiş ve kırmızı harelerini ortaya çıkarmıştı.

"Omegam."

Daha deltanın ortaya çıkması nedeniyle ortama yayılan feromon kokusunun ağırlığı altına yeni girmişken bir anda beni belimden tutup kendine çekmesi ve özlemle boynumdan tutup kafamı göğsüne gömmesine şaşıramamıştım bile çünkü çok aniydi.

"Ah ne kadar özlemişim kokunu." diyerek burnunu boynuma gömmüş ve kokumu derince içine çekmişti.

Böylece daha sormadan cevabımı almıştım... Taehyung tam bir yalancıydı.

"D-delta-"

"Sus konuşma güzelim sadece susup seni hissetmek istiyorum, çok değil beş dakika."

Ne kadar cevabımı almış olsam da deltanın ağzından duymak istiyordum bunu, kendime değil Taehyunga kanıtlamak için.

"Delta önce konuş-"

"Lütfen omegam sonra, seni ne kadar özlemişim böyle... Özlemine o kadar kendimi alıştırmışım ki şu an içimde sana dair büyük bir boşluk var, sen yanımdasın ama hala boş orası omegam..."

O kadar içten söylemişti ki sözlerini bir yandan beni deliler gibi mutlu etmiş bir yandan ise mahfolamamı sağlamıştı.. İkimizde istiyorduk birbirimizi ama bize engel olan şeylerde birbirimizdik.

Ve bunu biliyor olmak daha da kahrediyordu beni.

Yaklaşık beş dakikalık bir sarılma süresinden sonra olduğum yerde kıpırdanmış ve deltanın sıkı tutuşundan az da olsa kurtulabilmiştim.

"Delta."

"Delta derken?!"

"Ne dememi istersin?"

"Deltamm de, sevgilimm de, hayatımm de. Böyle kuru kuru delta dermi insan sevdiğine?"

Kendimi tutamayıp ciddiyetine gülerken kaşlarını çatmış ve yanağımı dişleri arasına almış ve kafasını iki yana sallayarak yanağımı çekiştirmişti.

"Delta! Bırak ya-"

Daha sözümü bitirmeden yanağımı bırakmış ve beni kınayan bakışlar atmıştı.

"Hala delta diyorsun..." dedikten sonra beni kucağına almış yanaklarımı iki eli ile kavramış ve iki yana çekiştirmişti.

"Sen bilerek yapıyorsun bunu altı üstü deltanın sonuna iki tane "mm" koyacaksın. Çok mu şey istiyorum anlamadım ki!"

Yanaklarımı zor da olsa ellerinden kurtarsam da bu sefer dudaklarını büzerek şikayetlenirken gözüme çok tatlı gelmişti.

Bir kere kocamandı... omuzları, kalın baldırları, boğazından çıkan kalın sesi, keskin, kırmızının en koyu tonuna ev sahipliği yapan irisleri ve sert bakan gözleri, belimi tutan kocaman elleri, uzun boyu, damarlı ve oldukça ağız sulandıran esmer kolları ve teni, siyah saçları, şekilli ve benimkine nazaran dolgun kırmızı dudakları onu ne kadar ulaşılmaz, baskın ve heybetli gösterse de şu an gözümde bir bebekten farkı yoktu.. Çünkü tanrım ben onun kucağındayken dudak büzerek bana şikayetleniyordu hemde ona Delta'mm demediğim için.

"Ağız alışkanlığı yoksa ben sana neden Delta'mm demiyim ki?"

Delta bu cümlemle beni kucağından kaldırmış ve yatağın boş olan tarafına oturtturmuştu ne yapacağını merakla izlerken birden kendini yatağa sertçe bırakmış ve yerinde tepinmeye başlamıştı.

"Delta'mm ne yapıyorsun öyle?"

"Bir daha desen?"

"Neyi?"

"Delta'mm şeysini."

"Delta'mmmm."

"Ahh kalbim!"

Karşımda yaptığı şaklabanlıklar ile bende kendimi tutamayıp kahkaha attığımda sonunda tepinmeyi bırakmış ve bana merhametli bir şekilde bakmıştı.

"Seni her bir zerremle seviyorum omegamm.
Seni hep sevicem ve de sevmeye devam da edicem."

Deltanın bu dediğiyle Taehyung'un söylediklerine değindiğini fark etmiş, gülümsemeyi bırakmış ve yüzümü istemsizce asmıştım.

"Taehyungu hiçe sayıyorsun delta."

"Omegam biliyorum üzülüyorsun ama merak etme o da inadını kırıp sonunda sana gelicek bundan şüphen olmasın."

"Ya gelmezse?"

"Zorla getiririm."

Delta bunu dedikten sonra gözleri kahverengi olmuş ve beni Taehyung ile baş başa bırakmıştı. Rüyamın en güzel yerinde uyanmış gibi hissediyordum.. Niye gittiyse artık?!

"Bence gayet fazla vakit geçirdiniz.
Şimdi evine geri gitme zamanın."

°
°
°
°
°
°
°
Delta bey sanırım aşıksınız?
🤗🤗🤗
Neyse buda bir gelişmedirr
Yazım yanlışları için kusura bakmayınnn
Umarım bölümü beğenmişsinizdir
Diğer bölümde görüşmek üzere bay bay bay bay bay bay

My Soulmate 𐤀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin