My Soulmate 𐤀

41

~~~İYİ OKUMALARR~~

°°°°

"Jungkook davet etti."

"Tamam şimdi geri gidin."

Jin ve Taehyung birbirlerine kötü kötü bakıyor ve durmadan tartışıyorlardı.
Beklediğim gibi Taehyung, jın ve namjoon hyungun ilişkilerini takmamış ve sırf beraber biraz daha vakit geçirelim diye de onları kovuyordu ama jın hyung inat etmiş ve gitmemişti.

"Ya ben davet ettim niye kovuyorsun."

"Yeni evimizde ilk haftamız ve söylenenlere göre ilk hafta boyunca durmadan sevişmemiz gerekiyor ama onlar var diye sevişemiyoruz."

"Terbiyesiz."

Jin hyung gözlerini devirmiş ve elini tuttuğu namjoon hyung ile yağa kalkmıştı.

"İstenmediğimiz yerde durmayız." diyerek te tam gidecekti ki onları zorlada olsa oturtmuş ve içime derin bir nefes alarak herşeyden soyutlamış bir şekilde cilveleşen yoongi ve jimine bakmıştım.

"Yoongi hyung senin şu dedeni mi konuşsak artık?"

Yoongi hyung başta beni duymasa da Taehyung yoongi hyungun ensesine tok bir ses çıkaracak şekilde vurmuş ve bize dönmesini sağlamıştı.

"Ne yapıyorsun lan it!"

Yoongi hyung Taehyunga dönmüş ve Taehyung'un ona yaptığı gibi ensesinden sertçe vurmuştu.

"Ayağını denk al Taehyung."

Ardından bize dönmüş ve sanki Taehyung'un ensesine vurmamış gibi gülümseyerek konuşmaya başlamıştı.

Deltadan sonra aramızda sözü geçen kişi oydu.
Taehyunga bile sözünü dinletiyordu..

"Bakın benim araba dışarıda şimdi hazırlanıp gidelim zaten kısa bir mesafe çok değil, gider sorun neyse öğrenir geri geliriz."

"Ne sorunu?"

Hepimiz yoongi hyungu başımızla onaylarken hiçbir şeyden haberi olmayan Taehyung kaşlarını çatmış anlamsızca bize bakıyordu.

"Ya senin göz rengin ikide bir değişiyor bunun için yoonginin büyücü dedesine gidip sana büyü yapıcaz."

Hoseok Taehyunga olayı özet geçtiği gibi Taehyung ayağa kalkmış ve birkaç adım geri geri yürümüştü.

"Gelmiyorum."

"Geliceksin!"

Jimin Taehyung'un itirazı ile ayağa fırlamış ve Taehyung'un dibine girerek giydiği tişörtün yakasından tutarak bağırmıştı.

"Gelmiyorum jimin bırak beni."

"Taehyung ne demek gelmiyorum?"

Bende ayağa kalkmış ve Taehyung'un yanına geldiğim gibi onun kulağından tutup çekiştire çekiştire kapıya kadar getirmiştim.

"Yoongi hyung arabayı getir biz dışarıda bekliyoruz."

"Jungkook ben gelmiyim."

"Duyamadım canım ne dedin?"

Taehyung'un kulağını bırakmış ve dibine girerek kaşlarımı çatmıştım.

"Dedim ki gelmek-"

"Duymak istemiyorum."

"Araba hazır."

Tam yoongi hyungun sesi ile arabaya doğru gidecekken Taehyung'un gelmeyeceğini bildiğim için kolundan sertçe tutmuş ve onu sürükleye sürükleye yoongi hyungun büyük arabasına getirmiştim. Kapıyı açtığım da elimden kaçamaya çalışsa da izin vermemiş ve zorla arabanın içine onu sokarak bende yanına geçip oturmuşum.