16.Mahkeme
Bir ay oluyordu. Hastahaneden yeni çıkmıştım. Neden bir ay gözetim altında kaldım anlamadım. Gölgeye boşanalım dediğimden beri hiç gelememişti. Her Biricik geliyordu yemek getiriyordu. Artık eve gelmiştim. Mahkeme bir ay ertelenmişti. Hastaneden çıkmamı bekliyorlardı. Ve yarın mahkeme var. Boşanacağım. Ve Gölge de bunu kabul ettiği için boşanacağız. Günlerdir iyice yemek yemiyordum. İştahım yoktu. Kimseyle konuşmuyordum. Tek Biricik. Bir tek o gelip gidiyordu. Pek fazla evdense çıkmadım. Evde sürekli düşündüm. Düşüncelerimi durdurmadım. Annem odaya girdi. Ne kapı çaldı ne bir şey. "Ne var?"dedim tersleyerek. "Yarın mahkeme var. Ve bu elbiseyi giyeceksin"dedi. Siyah elbise ve kabanı bana uzattı. "Giydiğime de mi karışacaksınız?"dedim. "Giyeceksin"diye kısa bir emir verdi ve odadan çıktı. Kapıyı sert şekilde çarptı.bıkkınlıkla nefesimi verdim. Boşanmak istemiyorum. Ve bunu neden istemiyorum onu bile bilmiyorum. Gölge acaba ne düşünüyor? O istiyor mu? En son bana boşanmak mı istiyorsun? Tamam boşanalım demişti. Yani o da istiyor. Zaten sahte bir evliliğimiz vardı aramızda hiç bir şey olmamıştı. Rol icabı yaptığımız şeyler dışında. Aramızda çok şey olmamıştı. Akşam olmuştu çoktan. Sürekli evdeydim ve aklımı kaybedecek haldeydim. Delirmek üzereyim evde oturmaktan. Babam odaya girdi. "Biri de şu kapıyı çalsın!"diye çıkıştım. Babam "odama gel!"diye emir verdi. Ve çalışma odasına girdi. Peşiyle ben de gittim. "Şimdi yarın mahkeme de boşanır boşanmaz. Tüm ilginiz alakanız bitecek. Ve aile dostumuzun oğluyla evleneceksin"diye emir verdi. Sanki onun dediklerini yapacak mışım gibi. "Ne!"dedim şiddetle. "Akın işte tanıyorsun onunla. En azından tanıyın birbirinizi "dedi. Onun için ne katkı sağlayacaktı acaba. Acaba ne uğruna satıyordu kızını. "Hayır!"diye haykırdım
"Evet! Bir süre magazine görüneceksin!"dedi. Evlilik kabul etmeyince teklifi düşürdü. Bıkkınlıkla nefesimi verdim." Akın yanında görünürse Alaz senden uzaklaşır ve kocanı kurtarmış olursun kızım"dedi acımasız bir sesle. Bir baba olarak bunları nasıl yapa bilirdi aklım almıyordu. "Kabul mü yoksa...."dedi ama tamamlamasına izin vermedim. Çünkü bu cümlenin sonunu biliyordum. "Tamam tek bir yemek sadece "dedim bıkkın bir sesle. "Mahkemeden sonra hemen akşam yemeğe gideceksin. Akın zaten...."dedi ama yine lafını böldüm. "Akın denen piçle ilgilenmiyorum. Kocam için gidip bir yemek yiyip kalkacağım "dedi ve odadan çıktım. Kapıyı sert bir şekilde çarptım. Dama geçtim hemen. Ağlamadım ama canım acıyor. "Bana yardım ettiği için ölemez!"dedi. Kendi kendime sehpaya bir tekme attım. Saçlarımı karıştırdım sinirle. Bir şeyler yapmalıydım. Babam zaafımı bulmuştu. Beni Gölgeyle tehdit edecekti. Camdan ses geldi. Gölgenin geldiğini anlasın. Odamın kapısını arkadan kilitledim. Camı açıp aşağı baktım. Gölgeyi gördüm. Yine sigarası elindeydi. "Efsun?"ye bana seslendi. "Efendim "dedim soğuk bir sesle. Kaşları çatıldı. "İyi misin ? Dikişlerin nasıl?"dedi ilgiyle. "İyi"dedim kısa ve net bir cevap olarak. Onunla bu şekilde konuşmaktan nefret ediyorum ama yapmak zorundayım. "Ne oluyor karım?"dedi merakla. "Bir şey olduğu yok. Ve bana karım demesen iyi olur. Yarın boşanacağız."dedim acımasız bir şekilde. Bakışları değişti. Sigarasını dudaklarına götürüp içine çekti. "Tamam doğru söylüyorsun"dedi düz bir sesle. Ve bir kaç dakika öylece durduk. "Yarın mahkemede görüşürüz "diyip arabasına binip hızla gitti. Odamın kapısı çaldı. Tedirgin bir şekilde aceleyle camı kapattım. "Geldim!"dedim. Kapıya yaklaşıp kilidi açtım. Kapıyı da açtım. Biricik gelmişti. "Kız ben geldim sarılmak yok mu?"dedi Biricik. Güldüm . "Var tabi"diyip sarıldım. "Yarın mahkeme var ne düşünüyorsun?"dedi Biricik. Bıkkınlıkla nefesimi verdim. "Var evet ve boşanacağım"dedim kendimden emin bir sesle. Gölgenin kabul ettiğini de biliyorum ve bu yüzden o da boşanacak. "Alaz peki buna ne diyor?"dedi Biricik. "Tamam diyor sen istiyorsan boşanalım dedi işte. Ben de istiyorum boşanalım dedim o da kabul etti hemen"dedim hevessizce. Biricik garip bir şekilde bana baktı. "Bana bak bu suratın hali ne? Yoksa istemiyor musun?"dedi Biricik. "Ondan değil. Babam aile dostumuzun oğlu Akınla tanışmamı istiyor ve beni yine Gölgeyle tehdit etti. Ve...."dedim ama tamamlamadım. Biricik şaşkın şekilde bana baktı. "Ve?"dedi tamamlama ister gibi. "Ve kabul ettim. Mahkemeden sonra yani yarın akşam Akınla yemeğe çıkacağım "dedim. Gözleri irileşti. Yanımda oturduğu yerden ayağa kalktı. "Sen delirdin mi? Alaz için ne kadar gurur kırıcı olduğunun farkında mısın? Hem de mahkemeden sonra akşam onunla yemeğe çıkacaksın."dedi Biricik şiddetle. Bu açıdan hiç düşünmedim. "Sen delirmişsin!"dedi. Haklıydın aklımı kaybedecek durumdaydım. Ölseydim kurtulurdum. Artık intihar düşüncelerim de vardı. Ama bazen vazgeçiyor bazen de bu fikre sıcak bakıyordum. Tabi ki de bunu kimse bilmiyor. Biricik'in telefonu çaldı. Telefonu açıp cevap verdi. "Efendim?"dedi telefondakine. "Tamam geliyorum"dedi hevessizce. "Kim?"dedim merakla. "Babam yanına çağırıyor. Yarın bende gelicem mahkemeye "dedi. Tamam der gibi kafamı salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçurum (18+)
Teen FictionAile sorunları yaşayan bir kız. Babasından intikam almak için biriyle evlenir ve bu evlilik umduğu gibi olmaz. Evliliğin seyri değişir.