14 - Lolipop
''Peki, şimdi şu elindeki lolipopumu bana ver!'' diye bağırarak elimden lolipopu almaya çalışan Hoseok'la dalga geçerek parmak ucuma kalkıp kolumu en yukarı kaldırdım.
Dün, tüm günümü Taehyung'la geçirmiştim. Benim 'sürekli öpüşecek miyiz' diye nazlanmalarım ve Taehyung'un dediklerime rağmen beni her defasında daha çok öpmesiyle, günü tamamlamıştık. Ramen yedikten sonra ben mutfağı toplarken o da masadaki oturduğu yeri korumuştu ve biraz sohbet etmiştik. Sonrasındaysa telefonunun çalmasıyla gitmesi gerektiğini söylemiş ve beni tekrar öpmüştü.
Bu yüzden bugün çok neşeli ve enerkjiktim.
Bizi izleyen Yoongi, gözlerini devirip sıkılmış bir nefes verdi. Şuan üçümüzün de dersinin olmadığı saate denk geldiğimiz için arka bahçedeydik. Yoongi kaldırım kenarına çökmüş, ayakta debeleşen bizi izliyordu.
Hocaların bugün, bölüm derslerinin artık başlayıp ayrılacağımızı söylemeleri üzerine üçümüz de bunu konuşmak için bir araya gelmiştik. Üçümüzün de bölümleri farklıydı. Bu yüzden derslerde daha fazla bir araya gelemeyecektik.
''Ben yiyeceğim, vermeseydin elime.'' dedim omuz silktim.
''Yoongi'nin taklidini yapmak için vermiştim.'' diye mızmızlandı ve bir ayağını yere vurarak elime uzanma çalışmalarına devam etti.
''Benim taklidimi yapmana gerek yoktu.'' dedi Yoongi dalga geçerek ''Şimdi onu Jungkook yesin. Ye kanka, ben yanındayım.''
Kahkaha atarak bedenimi geri yatırdım. Bu sırada Hoseok bundan faydalanıp kolumu tuttu ve sıkı sıkıya avcumda sakladığım şekeri almaya çalıştı. Kendimi ondan çekmeye çalışırken bir yandan da parmaklarımı açmamaya inat ediyordum.
Ama aniden Hoseok'un karnımı gıdıklamasıyla huylanıp avuçlarımı açmış bulundum. Lolipop düştü, bazı yerleri çatladı ama arkadaşım çok da umursamadan hemen almış ve Yoongi'nin arkasına geçip sırtını duvara vermiş ve oturmuştu.
''Hileci!'' diye bağırdım ona doğru ''Ben de lolipop istiyorum.'' Umursamaz bir edayla lolipopunu açtı ve ağzına aldı. Oflayarak kollarımı göğsümde bağladım.
Arkamda hissettiğim kişilerle bedenimi çevirdim. Taehyung ve Namjoon bize bakıp gülerek yanımıza geliyorlardı. Kaşlarımı kaldırıp gülümsedim. Namjoon, arkadaşlarımın yanına gidip otururken Taehyung bana doğru geldi ve kollarını omuzlarıma sardı. Memnuniyetle ben de onun sırtına sarıldım.
''Kıskanıyorum.'' dedi Hoseok. Kafamı Taehyung'un göğsüne yaslayıp arkadaşıma baktım.
''Gözün kalmasın sakın. Deşerim o gözlerini,'' diyerek azarladım onu. Omuz silkip lolipopunu yemeye devam etti.
''Ben de manitamı istiyorum.'' Namjoon iç çekerek oturduğu yerde gerindi.
Manita. Delta da bizim manitamız dimi?
''Bilmem.''
''Ne?'' Dediğimi anlamayan Namjoon bana baktı. Yine kurdumla dışımdan konuşmuştum.
''Seokjin hyungun dersi bitmedi mi?'' dedim olayı toparlamaya çalışarak.
Namjoon, gamzelerini çıkartıp kafasını iki yana salladı, ''Benim dersimin bitişine on dakika kala o, derse girdi.''
''Yazık lan. Kıyamam.'' Hoseok hızla konuşup ilgiyi kendi üzerine çekmeye çalıştığında gözlerimi devirdim. Benimle zerre ilgilenmeyen arkadaşım, Yoongi ve Namjoon'a bakmaya devam ederken konuştu, ''Bu arada da Jimin'in dersini blok yapınca süresi mi arttı amına koyayım?''
![](https://img.wattpad.com/cover/372660107-288-k526405.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Küçük Şeylerdedir Tae-Kook
FanfictionAy batana kadar burada kal. Sonra gidersin. Omegaverse Düzyazı x Text DeltaTae VitaKook