Tiens Ma Main

66 13 28
                                    

Bu bölüm şöyle; Will you still love me when I'm no longer young and beautiful?*

* : Lana Del Rey - Young And Beautiful

‼️ Bu bölümde altı çizili kısımlar olacak. Hoşuma giden ve dikkat çekmek istediğim yerler olacaklar. Tedirgin olmanıza gerek yok. Sadece sakinlikle okuyun.💗

16 - Elimi Tut

Bedenimi esirinde tutan minik öpüşleri, nefes sesleri, kalbimin göğüs kafesimden fırlarcasına atmasını sağlayan adam... Hayrandım. Ve bu hayranlık git gide aşka dönüşüyordu. Gayet farkındaydım.

Sessizce boynuma minik öpücükler bırakmaya devam etti. Bana zaman verdi, sessiz kaldı. En sonunda iç çektim. Başlıyordum.

''Aşık olmaktan korkuyorum.''

Öpüşleri duraksadı, hatta nefesleri kesildi. Yutkundum. Devam etmeliydim yoksa bir daha konuşamazdım. ''Ailem yok. Fark etmişsindir. Kurdum, duygusal olarak sadece arkadaşlarıma bağlı ki onlarla da uzun süredir birlikteyiz.'' Duraksadım. Taehyung, kafasını omzuma yatırdı ve nefesleri boynuma çarparken dinlemeye devam etti. 

''Ben birine aşık olursam bana kötü şans getireceğine inandım. Yani bilirsin; aşk, bağlılık demektir. Birine bağlanmaktan korkuyorum.'' Derin bir nefes verdim. ''Taehyung, bir insan başka birini ne kadar uzun süre sevebilir?''

Yönelttiğim soruya karşı iç çekti. Birkaç saniye sessiz kaldı. Ardından kısık sesle cevapladı, ''Sonsuza kadar.''

Dudaklarımı büzdüm. Duygusal hissediyordum. ''Sonsuza kadar mı? Emin misin?'' dedim gözlerimi açıp etrafta gezdirirken.

''Ben seni sonsuza kadar severim.'' diyerek cevapladı beni aniden. Yutkunmak üzere olduğum tükürük boğazımda kalakaldı. Kalbimin atışı hızlanırken nefeslerim duraksadı.

Titrek bir nefes vererek kendime gelmeyi amaçladım. Yutkundum ve konuştum, ''Hep böyle kalmayacağız. Zamanla insanlar çirkinleşebilir. Ya o zaman? Ya ben sana bağlanmışken beni çirkin bulup duygularımı kırarsan?''

Kafasını kaldırdı aniden. Şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm. Kafamdaki şapkaya uzandı ve yavaşça önündeki güneşlik kısmını tutup şapkayı kafamdan çıkardı. Bir elimi kaldırıp saçlarımı düzeltecekken şapkayı yere attı ve saçlarıma uzanan bileğimi tuttu.

Saçlarım şu an diken gibi olmalıydı!

Bakışları saçlarıma çıktı. Güldüğünde bu sefer diğer elimi kaldırmaya yeltendim ama onu da bileğimden yakaladı. İki elimi de yukarı uzattı, tezgahın üzerindeki dolaplardan birine bastırdı ve tek eliyle iki bileğimi kelepçeledi.

Kollarım iki yanıma kalkıp kafamın üzerinde birleştiği için özgüvensizlikle yüzüm düştü. Boştaki elini tezgaha yasladı ve bir adım atarak bedenlerimizin birleşmesine neden oldu. Kasıkları kasıklarımda, göğsü göğsümde ve yüzü yüzüme yakındı.

''İnsanlar görünüşten hoşlanır.'' dedi Taehyung. Bakışlarımı bendeki gözlerine diktim. Tezgahtaki elini anlık olarak kaldırdı ve elinin ayasını kalbimin olduğu kısma bastırdı. Kalp atışlarımın son hızını elinde hissettiğine emindim. ''Ama burası aşık olur.'' dedi ''Jungkook, hoşlanmak ve aşık olmak aynı şeyler değildir. Bir insan hoşlantıdan aşka level atlayabilir ama - aşkın kendi içinde levelleri vardır ki - asla aşktan hoşlantıya level düşemez. Böyle bir şey mümkün değil. O zaman en başından beri aşık olmamış, sadece hoşlantı evresinde kalmıştır ve karşısındakine ya da kendine bunu aşk diye yedirmiştir.''

Aşk Küçük Şeylerdedir Tae-KookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin