Mon Vita

57 11 8
                                    

23 - Vita'm

Her yerim ağrıyor.

Her yerim ağrıyor.

Her. Yerim. Ağrıyor.

Saniyelerdir aklımda kurduğum cümle sonunda beni bunalttığında kıpırdandım. Gözlerim hala kapalıydı, sanki biraz daha uyusam ağrım geçer gibi hissetmiştim ama aksine daha kötü hale geliyordum.

Kıpırdandığım gibi acıyla sızlandığımda ''Sevgilim?'' diyen endişeli sesi duydum. Uyanıktı.

Gözlerimi araladım. Tam karşımdaydı. Bacaklarım bacakları arasında, bedenim kolları arasındaydı. Sabaha kadar toplam dört tur falan yapmış olmalıydık, deliğim sızlıyordu. Sonunda ise ben yorgun olduğumu söylemiştim ve Delta'nın da onayıyla uyuyakalmıştım. Üzerimizde hiçbir şey yoktu. Her turda birer kıyafeti atmıştık ve son tur ikimiz de çırılçıplaktık.

Gözleri endişeyle yüz ifademde gezindi. Buruşturduğum yüzüm hızla normale dönmeye başladı. Göğüslerine yaslı ellerimi boynuna ilerlettim ve yavaşça ensesine sardım.

Dudaklarımı büzdüm. Daha fazla gözlerine bakamazken bakışlarımı göğsünden ensesine uzanan kollarıma çevirdim. ''Her yerim ağrıyor.'' diyerek mırıldandım somurtarak. Boğazım acımıştı ve sesim hırıltılı çıkmıştı.

İyi alıştın nazlanmaya. Böyle devam.

Kurdum geceden beri ilk defa konuşmuştu. Ah birde Delta'yı ağzıma aldığımda onun bundan gayet zevk aldığı hakkında bir şeyler fısıldamıştı ama ben o ara o kadar gitmiştim ki dediklerini bile şimdi fark ediyor ve anlamlandırabiliyordum.

Taehyung derin bir nefes aldı. Eğilip büzdüğüm dudaklarıma bir öpücük bıraktı. Bedenime sarılı ellerinden birini çeneme getirdi ve göz göze gelmemiz için kafamı kaldırdı. Ona izin vererek gözlerine baktım.

''Duş almak ister misin? Hm?'' diyerek kısık sesle konuştu.

Somurtmaya devam ederek omuz silktim, ''İsterim ama yorgunum.''

Kaşlarını çatıp derin bir nefes verdi. Yüzüme doğru daha çok eğildi ve burnunu burnuma sürterek mırıldandı, ''Seni yıkamamı isteyeceksen deneme bile, bebek surat. Tabii duşta sabah seksi yapmak istersen orası ayrı.'' Sonlara doğru yüzünde oluşan munzur ifadeyi seçebilmiştim.

Ensesindeki ellerimden birini çekip omzuna bir şaplak attım. ''Doyumsuzluk yapma. Ağrıdan ölmek üzereyim.'' dedim nazlı nazlı.

Kıkırdadı. Yanağıma bir öpücük bıraktı. ''Tamam tamam. Sen odandaki duşa gir, ben evin ana duşuna gireyim. Hem birbirimizi beklemek zorunda kalmayız.'' dedi yanağımı tekrar tekrar öperken.

Gülümseyip kafamı aşağı yukarı salladım. Taehyung doğrulup beni de doğrulturken tekrar konuştum, ''Bana şuradaki komodinden doğum kontrol hapı ve krem verir misin? Ayrıca yemekten sonra bir masajını da alırım. Belim kırılmış gibi...''

Gülerek kafasını aşağı yukarı salladı. İşaret ettiğim, yatağın yanındaki komodinime uzandı ve çekmecesini açıp içinden istediklerimi bana verdi. Ardından yataktan çıktı ve beni de koltuk altlarımdan tutup yere basmamı sağladı.

Çıplak bedenim anında titrerken kollarını belimden ve bacaklarımdan geçirerek bedenimi kucağına aldı. Gayet memnun bir şekilde ellerimdekileri sıkı sıkı tuttum. Benimle odamın içindeki duşuma ilerledi.

Kapıyı açarak içeri girdi. Yavaşça yere basmama izin verirken aynalı dolaba ilerledi. Açtı ve içindeki havlularımdan birini aldı. 

Bana dönüp eğildi ve yanaklarımı öpüp saçlarımı karıştırarak banyonun çıkışına ilerledi. Bu arada onun arkasından bakarken bakışlarım önce kalçalarını hedef alsa da sonradan omuz kısımlarında gördüğüm kıpkırmızı kan toplamış tırnak izlerini fark ederek oraları izlemişti.

Aşk Küçük Şeylerdedir Tae-KookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin