Yeni bölüm ile herkese merhabalarrr.
Diğer bölümü atlamayınnn.
Keyifli okumalarr.-------------------
"Seni, senden vazgeçmek için sevmedim.
Seni, sen olduğun için sevdim.
Kalbimdeki yerin kalbimden büyük.
Sakın korkma, ikimize yetecek aşkımız var."EDWİN AÇISINDAN!
(TENEFFÜS ESNASINDA)Koridorda sessizce yürüyordum. Aniden tuvalettim gelince tuvalete koştum. Tuvalette ben hariç, kjier de vardı. Onunla uğraşmak istemiyordum. Bu yüzden lavaboya girip işimi gördüm. Çıkıp elimi yıkayacağim esnada, lavabonun içerinde inleme sesleri duydum.
Kjier ile göz göze geldik. Birbirimize bakıp olayı anlamaya çalıştık. Ardından sesin geldiği yere baktık. "Ah! Çok güzel!!" Bağıran bir kızdı. Kızın erkekler tuvaletinde ne işi vardı? Kjier ile yeniden göz göze geldiğimizde olayı anladık.
"Me-melih!" Kız yeniden inleyince anlamıştık. Ama anlamadığım bir şey vardı, kjier'in yüzü aniden düşmüştü. Anlık gelen sinir ile lavabo kapısına vurdu. Şaşkın gözlerle sadece izliyordum.
"Okulda sikişmek yasak! Seni rapor edeceğim!" Diye bağırdı. Sesler durdu. Korktuğum söylemeliyim. "Eğer sikişecek isen, kendi evine git!" Bağırmaya devem ediyordu. Ellerimi yıkayıp gitmek istiyordum.
Melih, lavabodan çıktığında üstü çıplaktı. Derin kasları vardı. Kaşında yarabandı vardı. Ne bok yedi de dayak yedi, kim bilir? Kjier bir süre sessiz kaldıktan sonra bağırmaya devam etti, "burada yapamazsın!" Melih, göz gevirip umursamadı bile. Elindeki tişörtü giydi.
Daha fazla katlanmayıp elimi yıkayıp çıktım. Melih herkes ile sevişen biriydi. Cidden bu iğrençti. Son bir ders kalmıştı eve gitmeme. Sınıfa doğru yürüyüp sınıfa girdim. Kimse gelmemişti. Arkadaki sırama oturdum.
Arthur ile yaşadığımız olaydan sonra yüzüme dahi bakmıyordu. Defterini bile almıştı benden. Yazmamı istemiyordu. Bu durum beni rahatsız etmişti. Tamam ondan kurtulmuştum, bir yandan başkasına yazdırması canımı sıkmıştı.
Zil çalınca herkes gelmeye başladı. Arthur, önümdeki sıraya oturdu. Önümdeki sırada kimse oturmuyordu. Başını masaya gömüp gözlerini kapattı. Yüzünü öyle bir inceledim ki, dudağının kenarındaki yarayı fark etmiştim. Kim ile kavga etmişti? Yara hala kanıyor görünüyordu.
Neden bilmiyorum ama onun için çok endişeleniyordum. Çantamdan peçete çıkarıp arthur'u dürttüm. Gözlerini açtığında gözleri beni buldu, başını kaldırmadı. Peçete'i ona uzattım. Kendi dudağımı göstererek dudağını silmesi gerektiğinin işaretini verdim.
Hem bana hemde peçete'e baktı. Peçete'i alıp dudağındaki yaraya bastırdı. Kiminle kavga ettiğini çok merak ediyordum. Melih'in de kaşında yara vardı. ikisi bir olup birilerine sataşmış olmalı. Alex hoca geldiğinde defterimi çıkardım. Hocanın arkasından müdür de gelmişti.
"Arthur Tibet!" Diye seslendi müdür. Arthur kafasını bile kaldırmadı. Bu müdürü sinir etmiş olacak ki, "hemen buraya gel!" Diye bağırdı. Arthur kafasını kaldırıp sadece baktı. Neden bu kadar sinirlendi ki? Neden gelmişti?
"Benimle odama gel." Dedi sakin ses ile. Arthur oflayarak ayağa kalktı ve müdür ile gitti. Onu bu kadar sinir eden neydi? Arthur ne yapmıştı? Arthur'u neden düşünüyordum? Sanırım son ders olduğu için gidiyordur.
Hoca dersi anlatmaya başladığında, ben hala arthur'u düşünüyordum. Yarın maçları vardı belki onun için hazırlık yapacaktır. Yada kavga ettiği için ceza alacak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM ZORBAM (GAY)
Fantasyokul'un en popüleri, aynı zamanda en zorbası olan Arthur, ve okul'un en ineği, aynı zamanda sessiz çocuğu Edwin'in aşk hikâyesi... (Cinsellik, eşcinsellik, Zorbalık, Küfür ve Ego içerir, rahatsız olanlar okumasın!!)