2⏤͟͟͞͞✩

46 5 0
                                    

Cheng ile ilk adamı işlettikten sonra gerçekten mutlu olduğumu hissetmiştim. Ve birkaç kişiyi de işletme fikri bu hayattaki en komik şeymiş gibi geliyordu.

Daha sonra Cheng elimden telefonu elimden hızlıca çekti ve;

'Sıra bendee'

Bende o sırada biraz olsun sakinleşmiştim ve sırıtarak Che'ye bakıyordum.

Yazar'dan;

İki arkadaş gerçekten de eğleniyorlardı. Salon içinden yayılan kahkahaları evin tüm odalarını dolduruyordu.

Şu ana kadar toplam 5 kişiyi trollemişlerdi ve hepsine de farklı farklı yalanlar uydurmuşlardı.

Bu sefer ise uyduracak bir yalan bulamamışlardı. İkisi de birbirine mal mal bakışlar atıyorlardı.

'Ee Zhanzhan şimdi ne yapıyoruz?'

'Kime?'

O anda ikiside birbirine bakıp delice gülmeye başladılar. Zhan'ın verdiği absürt cevaba mı yoksa bugün yeterince eğlendikleri için miydi bilmiyorlardı.

'Ah buldum buldum' dedi Xiao Zhan heyecanlı bir sesle.

'Ne buldun, bana da söylee?'

'Bekle sen şimdi ver bana telefonu'

Xiao Zhan telefondan rastgele bir numara tuşlamaya başladı.
Daha sonra höperlöre aldı, telefon o sırada çalıyordu.
Birkaç çalmadan sonra geri yanıt geldi.

'Alo?'

'Alo'

'Kimsiniz?'

'Hemen gelip beni al çok kötüyüm, lütfen' dedi dramatik bir sesle. Sanki bir şey oluyormuş gibi yapacaktı ve yardım isteyecekti.

'Kimsin diyorum' karşı taraf oldukça sakin  sert bir sesle cevap vermişti. Sesi kalın ve erkeksiydi. Acaba yüzü nasıldır diye düşünmedi değil Xiao Zhan.

'Lütfen, inanmıyor musun çok kötüyüm diyorum. Ahh sanırım bayılacağım' dedi yapmacık  ve ağlamaklı bir sesle.

Arkada Cheng ne yaptığını anlamış değildi fakat eğleniyor gibi görünüyordu.

''Adres at.' dedi düz bir sesle. tabiki de atmayacaktı, aptal değildi.

'Ya da atma zaten adamlarım yarım saat içinde seni bulacaklar neye bulaştığının farkında değilsin ama bir mafyaya bulaştığının bilincinde ol küçük.' karşıdaki adamın sesi sertti ve alay doluydu.

Bir saniye bu adam ciddiydi. Zhan yüzündeki o şaşkın ifade ile hemen telefonu kapattı.

Cheng'de bir o kadar şaşırmıştı.

'Ciddi mi bu adam' diye sordu Che tedirgin bir sesle.

'İnan bilmiyorum' dedi Zhan Cheng kadar tedirgin bir sesle.

Saat gece 12'ye geliyordu. Bu saate gelemezdi değil mi?
Cheng ile birbirine biraz korku ve tedirginlik ile bakarken az önceki neşeli ortam yerini tehlikeli ve boğucu bir ortama bırakmıştı. Bu adam canlarını gerçektende çok sıkmıştı.

Havada sessizlik hakim olmaya devam ederken Che bu kasvetli sessizli bölmek istermiş gibi araya girdi;

'Zhanzhan saat geç oldu uyuyalım mı?'

Xiao Zhan kafasını hafif onaylar şekilde salladı. İkisi aynı yavaşlıkla yerlerinden kalktı. Zhan'ın telefonu hâla elindeydi.

'Gelemezler Che saat çok geç oldu ve bence bizi korkutmak için yaptılar'

'Bilmiyorum Zhanzhan umarım dediğin gibidir çünkü Li abladan ikimiz de korkuyoruz. Ve bu sefer kesin bizi keser.'

'Haklısın ama dediğim gibi bence'

İkisi birbirlerine iyi geceler dedikten sonra
Cheng kapıyı açarak yan dairesine girdi. Hemen yan daire olduğu için aklı kalmıyordu.

Zhan hemen merdivenlere yöneldi. Son kez arkasına baktı. Sonra yukarı çıkıp kendi odasına girdi. Bu adam ikisininde canını sıkmıştı. En başında yaptıkları suç neydi düşünmedi değil Xiao Zhan'ın.
Sıkılmak... Evet sanırım Xiao Zhan'ın şuan hissettiği tedirginlik duygusunun nedeni buydu. Ve herşeyi başlatan duygu aynı zamanda buydu.

Odaya geçtiğinde sıcaktan ve terden önceden ıslanan kıyafetlerini değiştirdi gerçi şuan sıcaklığı bile düşünemiyordu. Bu mevzuyu biraz daha düşünmek istemedi.

İlk önce banyoda kısa bir duş aldı.
Odaya geçip üzerine bir tişört ve altına bol bir eşofman geçirdi.

Telefonu hâla eline almamıştı. Neden almamıştı gerçi korkuyor muydu? Hayır.
Sadece bu olayı unutmak için en azından yatağına girene kadar bakmak istemiyordu. Ama Cheng'in eve girip girmediğini anlaması gerekiyordu.

Telefonu eline alınca ve arama geçmişine bakınca dejavu yaşamış gibi oldu. İyi başlamıştı fakat sonlara doğru biraz cıvıtmışlardı belki. Evet kesinlikle o son adamı aramayacaklardı.

Hemen Che'nin numarasını tuşlayıp kulağına götürdü. Beklemeye başladı. Birkaç saniye sonra arama kabul edildi.

'Alo? Bir şey mi oldu Zhanzhan'

'Hayır Che iyiyim sadece eve girdin mi öğrenmek istedim'

'Evet girdim duş aldım yatacaktım bende'

'Anladım Che iyi geceler'

'İyi geceler Zhanzhan'

Telefonu kapattıktan sonra komidine bıraktı.

Saçlarını kurutmadan sadece damlamayacak şekilde havlu ile kuruttuktan sonra yatağına girdi.

Cheng çoktan uyumuştur diye düşündü.
O da korkmuşa benziyordu ve bir o kadar pişman sanırım fikri ilk o ortaya attığı içindi. Ama aslında suçun yarısı ondaydı. İzin vermemeliydi. Oyanamayı kabul etmemeliydi. Etmeseydi belki şuan bir mafyaya bulaşmazlardı. Belki birileri onlara şaka yapıyordu ve bu ihtimalin olmasını iki arkadaşda çok istiyordu. İkinci seçenek ise cevaplayanlar gerçekten mafyaydı ve onları korkutmak istemişti. Üçüncü seçeneği düşünmek bile istemiyordu. Aklına getirince içi ürperiyordu.

Xiao Zhan yatağında ne olacağını düşünürken yatağının yanındaki komidin üzerine baktı. Telefonu hâla orada duruyordu. Bir an için hiç almak istemedi. Sanki telefonu eline alınca yerini bulacaklarmış gibi hissediyordu.

İnadı bırakıp telefonu eline aldı çünkü merak ediyordu. Telefonu yaklaşık bir saattir eline almamıştı.

Saat gece yarısına geliyordu. Xiao Zhan ise hâla sosyal medyada dolaşıyordu. Biraz olsun kafası boşalmıştı. Artık eskisi kadar huzursuz hissetmiyordu.

Che çoktan uyumuş olması gerekki sosyal medyada aktif değildi.

Uykusu yavaş yavaş geliyordu. Telefona son bir kez bakıp daha sonrasında kapattı, komidine bıraktı ve üzerine örttüğü battaniyeye daha da sarıldı. Şuan hemencecik uyumak istiyordu. Belki bu olayı düşünmezdi. Kendini biraz daha uyanık kalmaya zorlayamadı, göz kapakları yavaş yavaş kapanıyordu ve uyku moduna geçiyordu...



✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩✩

Selam tantuniler bu bölümde aklımda çok şey vardı ama karışık olur diye yazmazdım.

Neyse öpüldünüz 💋🤞🏻~Maria

Bir Telefon Meselesi///~YİZHAN~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin