4. İMKANSIZ BİR HAYAL

960 83 347
                                    

Ay hellüüüü
Hoş geldiniz aşkımleyyy

Umarım seveceğiniz bir bölüm olur.
Yıldıza basmayı ve çokça yorum yapmayı unutmayalım.
Ben hepsini gülümseyerek okuyorum 🥹

Keyifli okumalar dilerim efenim 🤍



Şarkılar:
Artic monkeys -Do I Wanna Know
Can Koç - Gökyüzünü Tutamam


Şarkılar:Artic monkeys -Do I Wanna KnowCan Koç - Gökyüzünü Tutamam

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





4. BÖLÜM

"İmkansız Bir Hayal"

🌷





Bazı insanlar öyle şeyler yaparlardı ki o andan itibaren onlarda her şeyi yapabilecek potansiyeli görürdünüz. Ben de tam o anlardan birindeydim.

Ayaz'ın sıktığı kırılan bardağın cam parçaları avucunun içindeydi, eline batıyordu ama o hiç acı hissetmiyormuş gibi sıktıkça sıkıyordu elini.

En sonunda elinin kenarından damla damla kan akmaya başladığında bakışlarımı o yönden aldım. Ardından hâlâ elimi tutan Savaş'ın elinden elimi kurtardım gülümseyerek.

Ayaz'ın olduğu tarafa bakmamak için kendimle savaşıyordum. Ama bakmayacaktım.

"Oturmaz mısınız?" Dedim ona ve arkadaşına bakarak.

Savaş tam dudaklarını aralayıp bir şey söylüyordu ki Eda araya girdi. "Biz de kalkıyorduk zaten." Masanın üzerindeki telefonunun ekranına bakarken telefonu eline aldı ve sonrasında bana çevirdi bakışlarını. Uyarır gibi kaş göz yaptı. "Hadi, Rüya. Teyzem çağırıyor."

Gözlerimi devirip ofladım. Daha dün Aylin abla gezin eğlenin, yazın tadını çıkarın demişti. Şimdi neden izin vermiyordu ki? "Sen git." Dedim omuz silkerek. "Ben kalacağım."

Eda anında gözlerini büyütüp kaşlarını çattı. Üzerime atlamaya hazırlanıyor gibiydi. "Rüya." Dedi dişlerinin arasından. "Ben nereye sen oraya. Kalk."

"Kız gelmek istemiyor işte." Dedi Savaş Eda'ya bakıp. Ses tonuna özellikle dikkat ediyordu, sesini yükseltmeden nazikçe konuşuyordu. "Niye zorluyorsun ki?"

Eda alayla güldü başta. Ama sonra Savaş'a öyle kötü bir bakış attı ki onu ilk defa bu kadar ciddi görüyordum belki de. Oturduğu yerden aniden fırlar gibi kalktı Eda. "Seni alakadar etmeyen meselelere karışma." Dedi ve bana döndü. Masanın etrafında dolanarak beni oturduğum yerden zorla kaldırdığında çantamı son anda kaptım. Eğilip fısıldadı çaktırmadan. "Bu inatçılığının hesabını da evde görüşeceğiz."

Beni ittirerek zorla yürütmeye başladığında omzumun üzerinden Savaş'a el salladım. Bu hareketime keyiflenmiş gibi gülümsedi ağır ağır. Ellerini ceplerine atıp sırtını dikleştirerek bizim gidişimizi izlediği sırada Ayaz'ın da masasından kalktığını gördüm.

UMUT YILDIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin