Buraya kızın saç rengini ve kahküllerini bırakıyorum. Saç uzunluğu ve yüzü böyle değil. Onları da ilerdeki bölümlerde bırakırım.
▪︎ ☆ ▪︎Önümdeki deftere yazdığım birkaç satırı tekrar karaladım ve kağıdı kopartıp top şekline sokarak buruşturdum.
Son zamanlarda şu yeni gelen çocuk sürekli bizimkinlerin yanında dolanıyordu. İşin garip yanı kimseyi arasına almayan Volkan bile yanımızda olmasına izin veriyordu.
Şu hayatta rahat olabildiğim tek yer bizim grubun yanı iken şimdi Burcan da yanımızda olduğu için hiç rahat değildim.
Şu birkaç günde olduğu gibi bizimkinler Burcan'la ve kendi aralarında sohbet ederken ben sessizce şarkı yazmaya çalışıyordum.
Yazamadığım için sinirle ayaklanıp kağıdı çöpe attım, kendim de sınıftan çıktım.
Burcan geldiğinden beri pek bizimkinlerin de yanında durmayarak tek başıma takıldığım için kimse birşey dememişti.
Okuldan çıkıp okulun arka bahçesinde özel yerime ilerlerken biri bileğimden tutup beni çekti.
Ben sert bir göğüse çarparken iki kol belime ve sırtıma doğru sarılmış, bir çene başımın üzerine yerleşmişti.
Kokusundan Volkan olduğunu tanımamak elde değildi, o mükemmel ağır ama ağır olmayan erkeksi parfümünü tanımadıysam, muhtemelen hafıza kaybı yaşamışımdır.
"Sana sarılmayı çok özlemişim kızım valla." Dedi sıkıca sararak. Ben ise ona ters bakışlar atıyordum, daha doğrusu göğsüne.
"Sana sarılma diyen yok, birden benden uzaklaşan sizsiniz." Dedim kollarım iki yanımda dururken.
Bunu fark ettiğinde kollarımı tutup beline sardıktan sonra tekrar bana sarılmıştı. Ama ben ona sarılmadığım için kollarım iki yanıma düştü.
O ise homurdanarak tekrar kollarımı beline sardı. Bu sefer itiraz edesin gelmemişti. Çünkü şu Burcan geldiğinden beri ekip içinde benimle samimilik kaybolmuştu. Varla yok arası birşeydim.
Kollarımı beline sardırdığında bırakmadığımı fark ederek keyifle kendi kollarını bana sarmıştı.
"Kokunu da çok özlemişim." Dedi derince saçlarımı koklarken. Bense başımı iyice göğsüne gömdüm. Ona söylediğime hâlâ cevap vermemişti.
Biz sonunda ayrıldığımzda beni kantine sürüklemişti. İkimiz kahve alarak masalardan birine oturduğumuzda her delikten fırlayan Burcan buraya geliyordu. Onu görmek yüzümün asılmasına neden olmuştu, sevilmeyen ot dibimde bitiyordu.
O ise tam yanımda durup bana bakarak konuşmuştu.
"Özel birşey konuşabilir miyiz?" Dedi Volkan'a kısa bir bakış atarak. Volkan fazla sohbet etmediği için onunla samimi değildi. İyiki de değildi.
Volkan bana bakıp izin aldıktan sonra ayaklandı. Onun yerine Burcan otururken koca kantinde birtek ikimiz kalmıştık.
"Beste.. doğduğun yetimhaneyi hatırlıyor musun?" Dediğinde giden Volkan'ın arkasından bakan bakışlarım anında onu buldu. Ciddi bir şekilde dikleşirken ses tonuma hakim olamadım.
"Sen bunu nereden biliyorsun?" Oldukça sert ve yüksek çıkan sesim ile irkildi.
"Görüyorum ki hatırlıyorsun.." dedikten sonra derin bir nefes verdi. Konuşmama izin vermeden devam etti. "Lütfen beni bölme, bunu söylemeye bir daha cesaret edebileceğimi sanmıyorum."
Söyleyeceğini merak ettiğim için aralanan dudaklarımı kapadım. Ama ona sert bakışlar atmaktan çekinmiyordum.
"Annem, annen.. yani annemiz seni doğduğunda yetimhaneye bırakmış."
Ellerim anında yumruk olurken yerimden anında kalktım. Benim kalkmam ile o da ayağa kalkmıştı.
"Sakin ol. Lütfen konuşmama izin ver. O zamanlar herşey karışıkmış, o da bunu yapmak zorunda kalmış. Sonradan seni geri almak istemişler ama sen çoktan evlat edinilmişsin, bu yüzden seni bulamamışlar." Cümleleri beynimde dönüp dururken başımı da döndürdü. Mideme iğrenç kramplar girerken dönen başımla sandalyeye geri oturmak zorunda kaldım.
"Bak, biliyorum zor ama babamlar bugün sizi evimize davet ediyorlar... Yani sen ve üvey aileni.. Lütfen hayır demeden önce düşün." Hâlâ çekingen bir şekilde bana açıklamaya çalıştı.
▪︎ ☆ ▪︎
Evt kısa bir bölüm oldu ama her kitapta mutlaka olan geçiş bölümü gibi düşünün bfjdbsb
Ya ben kızın okuluna kaptırmışım kendimi bunun bir gerçek ailem kitabı olduğunu unutup boş boş ilerliyodum.
Şimdi Volkan bizim enişte mi olsa abi gibi yakın arkadaş mı olsa emin olamadım.
Sevgili olarak yakışıyorlar ama bunca zaman birbirlerine aşık olmayıp da şimdi aşık olmaları garip olcak, önceden aşıktı desek herşeye rağmen arkadaş gibi yaklaşması garip olcak.
Ya ben arafta kaldım yardım ediğğn!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzünün Yakamozu -Gerçek Ailem-
Chick-LitBir kız hayal edin; kırmızı saçlı, kahverengi gözlü. Şarkıcı olmak için, şarkı yazıp söylemek için debelenip duran. Aile nedir bilmeyen. Ve bir aile hayal edin; Aile olmayı becerememiş. Kızları sandıkları kişinin kızları olmadığını öğrenip gerçek...