6

177 7 0
                                    

3 gün sonra:

Arel'ler sağlam gelmişlerdi, bu işime yarardı. Aral ile o kadında gözümden kaçmamıştı. Siday Mertul, 24 yaşında, doktor.

Aral ile arasındaki çekimi fark etmemek de zor olmamıştı benim için.

Arel ise gayet mutluydu. Deniz'i evlerine almışlardı çünkü korkuyordu. Deniz planda yoktu ama o şerefsizin böyle bir canilik yapabileceğini düşünmemiştim. İnsan kendi çocuğunu mallar için satar mıydı?

Satarmış.

Beni tanımamaları da zaten ayrı bir konuydu.

-

Görevden dönmüştüm, Deniz korktuğu için bize davet etmiştim. Ve canım ikizim Siday ile kahve içmeye çıkmıştı. Yeni bir ship!

Aral ve Siday, bence çok yakışırlar.

Neyse, neyse.

O piçin terorist çıkması. Bayılacağım yahu! Kim kendi çocuğunu satar ki?

"Arel abiiiii!!!"

"Efendim?"

"Lunaparka gidelim mi?"

"Oğlum ne işin var lunaparkta"

"Ya abi, onlar beni hiç götürmezlerdi öyle yerlere, lütfen gidelim! Bütün arkadaşlarım gidiyor bende merak ediyorum!"

"Of, iyi gidelim"

"Seni çok seviyorum abi!"

Bana sarılmasıyla bende şaşırmıştım, ne yalan söyleyeyim beklemiyordum.

Bu süreçte ona ayırdığımız odaya doğru koştu.

Hazırlanması çok uzun sürdüğü için koltuklardan birine oturdum. Cidden bu kadar süre hazırlanırken ne yapıyor bilemiyorum.

Davun Arslan ya da soy adı neyse daha bana ulaşmadı. Ve Mine Arslan. Biraz araştırma yapmalıyım.

Masanın üzerindeki laptopu hemen elime aldım. Bira kaç siteye girerken hiç bir şey düşünmüyordum. Onların bizim gerçek ailemiz olduğunu yeni fark ediyordum görevden sonra.

Gerçek aile.

Kolay mıydı ki?

Sitelerden çıkan kişiler mi ailemizdi, ah sanmıyorum.

Onlar aile olmayı bile beceremeyen insanlar.

İnsan bile denilemez! Köpekler!

Biraz araştırma sonucu ikisininde yetimhanede büyütüldüğünü öğrendim. Onun dışında hiç bir akrabaları olmadığını, 4 çocukları olduğu yazıyordu, fakat daha öncede beri bildiğim üzere bir kazada ölmüştü.

O en büyüktü, sonra biz, sonrada Deniz'di.

İstersem bütün bilgilerine ulaşabilirdim fakat bunu yapmak istemiyordum.

Telefonumun çalmasıyla kaşlarımı çattım. Beni kimse aramazdı ki yakınlarım dışında, ve ben bu numarayı bilmiyordum.

"Buyrun kiminle görüşüyorum?"

"Merhabalar efendim"

"Merhaba?"

"Ben geçenki DNA testi için aramıştım"

"Sorun nedir?"

"Efendim DNA testi değiştirilmiş, siz Arslan ailesinin gerçek ikizleri değilsiniz"

"Ne demek değiştirilmiş! Oraya geliyorum!"

Aral ve Arel (Gerçek ailem)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin