Kahvaltıdan kalktıktan sonra salona geçip oturduk etrafa garip bir sessizlik hâkimdi.
Kimseden çıt çıkmıyor birbirine bakmıyordu nedeni belliydi.
Dün olanları sorguluyorlardı. Bu sessizliğe daha fazla dayanamayarak tekli koltukta kollarımı bacaklarımın üstüne koyup öne doğru eğildim. Bu hareketimle herkes bana dönmüştü.Iyyy serseri
Rahat pozisyon ben napiyim amkLafı eveleyip gevelemeye gerek yoktu direk konuya giricektim. " Ege kim?" Bu sorumla bora,Salih,Enes ve emir hızla kaşlarını çatıp babalarına yani Pusat beye döndüler. Ben ise bakışlarımı yavaşça ilk Pelin hanıma ardından pusat beyin gözlerine çıkardım.
Pelin hanım güç almak ister gibi sağ eliyle eşinin bacağının üstündeki elini sıkıyordu Pusat bey ise sakinleşmesi için diğer elini,elinin üzerine koyup okşamaya başlamıştı.Bu sorumla harekete geçen bir kişi daha vardı Alp.
Nedenini anlamadığım bir şekilde dişlerini sıktı o kadar çok sıkıyordu ki çene kasının hemen üstünde, birde şakağında damarlar belirmişti. Oturduğu koltuktan kalktı babasına ve annesine en kızgın bakışlarını yollayıp yukarıya çıktı.Pelin hanım titrek bir nefes verip sakinleşmek adına gözlerini yumdu. Pusat bey ise gözlerimin en derinlerine bakıyordu ama birşey görüceğini sanmıyorum.
"Ege'de nereden çıktı?" Diye sordu lafı uzatmaya çalışıyordu ama buna izin vermicektim.
"Kısa bir cevap vereyim çağla bana söyledi şimdi lafı uzatmadan bana Ege'nin kim olduğunu söyle" dedim bu tepkim Elif'i hem sinirlendirmiş hemde üzmüştü. Sinirini anlıyordum ama üzüntüsüne karşı zerre bir fikrim yoktu.
Bu sırada pusat bey pat diye söze girdi."Ege senin kardeşin." Söylemesi mi kolaydı yoksa hazmetmesi mi zordu? Anlayamadım.
16 harf, 3 kelime ve derinlerde birşeyleri harekete geçiren bir cümle.
Ben eskiden erkek kardeşimin olmasını isterdim. Ama adı üstünde eski. Eski eskide kalmıştı sahi değil mi? O zaman içimdeki bu hisler ne sevinmiş miydim? Üzülmüş müydüm? Yada bu 8 yaşındaki Tanyanın hayali şimdi gerçekleştiği için miydi?Bunun cevabını bilmeyi çok isterdim ama bulamayacağımada emindim.
Üzülmemiştim çünkü ben üzülmezdim üzülmek bile bana çok görülürdü bu dünyada üzülmesi bile çok görülen bir insan sevine bilir miydi?
Peki ya Tanya? Hayır burda kendimden bahsetmiyorum, burda 8 yaşındaki tanyadan bahsediyorum.
İçimde bir çocuk olsaydı eğer : gözlerinden mutluluk gözyaşları akardı aynı zamanda heyecanın hıçkırıkları çıkardı dudaklarından. Ama sıkıntı şuydu benim içimde bir çocuk yoktu ne sevinecek ne üzülecek .Demekki cevap şuydu ben hazmetmesi zor olan bir gerçekle baş başa kalmıştım.
Sahi bunun zorluğu neydi? Diğerleri ile kardeşti o'da ben onları öğrendiğimde hazmetmekte bu kadar zorlanmadıysam neden Ege'de bu kadar zorlanmıştım? Sinirlerimi neden iliklerime kadar hissediyordum. Kalp atışlarım hızlanmış, damarlarımdaki kanlar bedenimden çıkmak istercesine akıp gidiyordu. kaşlarımı olabildiğince çatmış, ellerimi yumruk yapmış dümdüz bir ifadeyle duvardaki aile fotoğrafına bakıyordum.
Ben bu resmi bugün fark etmiştim ve daha önce görmediğim bir yüzü orda görmüştüm.
Ege'nin yüzüydü bu.
Ve beynimin içindeki bazı anıları harekete geçirmişti.Geçmiş yazardan
Küçük kız siyah bir pantolon, beyaz üstünde kırmızı kalpler olan tişörtüyle koltukta oturuyordu. Bugün misafirleri gelicekti bu yüzden çok heyecanlıydı oturduğu yerde ayaklarını sallıyor etrafa boşboş bakıyordu heyecanlanıp da ayaklarını sallayan birinin boş boş bakması garipti dimi? Özellikle 8 yaşındaki bir çocuğun.
Korkusu vardı yanlarında yanlış bir anda hapşurursa,bişe isterse,kalkıp giderse,veya herhangi bir şey söylerse diye ödü kopuyordu. En kötü gelen kişilerin kötü olma ihtimalinden korkuyordu.
Evine misafir gelmesini çok severdi Tanya ama eve gelen her misafir kötü olduğu için korkuyor,ağlıyor ve gelmelerini istemiyordu.
Ama bunları dile getirmiyordu eğer yanlış bir anda konuşursa veya sesli nefes alırsa diline tekrar çizik atıcaklardı. Sıcak su içirmeye çalışıcaklardı, ağzını buzla doldurup bantlayacaklardı. Soğukla başa çıkmak kolaydır peki sıcak? Tanya bunu en iyi şekilde biliyordu sıcak her zaman yakardı soğuk her zaman hissizleştirirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERKEN? (gerçek Ailem)
Teen Fiction16 yaşında gerçek ailesine kavuşan bir kızın hikayesi. Fazla küfür vardır.