MO-2

3.3K 139 3
                                    


Sabah annemin neşeli sesi ile uyandım.

-"Hadi Buket kalk kuzum.Yeni okuluna geç kalıcaksın."Şimdi benim herkes gibi 5 dakika daha dilenmem gerekirdi ama ben herkes değil Buket olduğum için kendime yakışır bir biçimde;

-"Anne,24 saat daha lütfen."dedim.

-"Buket,2 dakika içinde o yataktan kalkmazsan seni daha iyi kazıyabilmek için üzerine su döküp seni yumuşatır sonrada spatulayla kaldırırım!" İlk başta neşeli olan sesi şimdi beni boğazlayabilecek kadar sinirli çıkmıştı.

Bu hayal gücü bir benim annemde vardır herhalde.Seslice inleyip yataktan zorlukla kendimi ayırdım ve banyoya gittim.Okul serbest kıyafetliydi bu yüzden yine dolabın karşısında dikilip "Giyecek hiçbir şeyim yok" triplerine girebilirdim.

Banyoda yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçalayıp odama girdim ve dolabımın karşısında dikildim.Dolabın içinden siyah dar pantolonumu ve siyah düz tişörtümü aldım ve yatağıma fırlattım.15 dakika içinde siyah pantolonumu ve tişörtümü giyip çantamın içine birkaç defter ve kalem atmıştım.Duvarın önünden henüz yerleşmemiş olan ayakkabılarımdan siyah olan bir tanesini alıp ayağıma geçirdim ve bağcıklarımı bağladım.Paldır küldür merdivenlerden indim. Yemek masasına oturdum.

Tabağıma doyacağım kadar kahvaltılığı alıp hepsini mideme indirdim ve ayaklanan babamın peşinden evden çıkarken anneme öpücük atıp kapıdan çıktım.

Yaklaşık15 dakika süren yolda babama solucan kitabında Cem'in yaptığı çirkin esprilerden bir kaçını babama yapmıştım.Ben tekrar tekrar gülerken babam yalnızca yüzünü buruşturmuştu.

Hayır anlamadığım şu cem'in espirileri hayet komik..

Arabadan inerken babamın yanağına sulu bir öpücük kondurdum ve bana uzattığı yüzlüğü kıvıtıp yanağıma sürttüm ve cebime koydum.

Arabadan inince devasa "Çağlar Koleji" ile karşılaştım.Okulun bahçesinde oldukça güzel olan kızlar ve bir o kadarda taş olan erkeklerle karşılaştım.Bu okulu şimdiden sevmeye başlamıştım.Yüzüme bir gülümseme yerleştirip binaya girdim ve nöbetçi öğrenciye müdürün odasının yerini sorup odasına gitmek için merdivenlerden çıkmaya başladım.Müdürün odasına girip sınıfımı öğrendim ve bu seferde öğrencilere 11-E nin nerede olduğunu sordum.

-"Pardon 11-E nerede"

-"Aşağı katta koridorun sonunda.Bende oraya gidiyorum istersen beraber gidebiliriz"Dedi samimi bir gülüşle.Beraber merdivenlerden indik ve sınıfa girdik.Ben etrafta oturacak yerlere bakarken bir çocuk gözüme takıldı.Biraz tanıdık gelmişti ama nereden tanıdağımı hatırlıyamıyordum.O sırada yeni tanıştığım kız konuştu;

-"Bu arada benim adım Selen ve benim yanım boş istersen oturabilirsin." Dedi gülümseyerek.Bende ona gülümseyerek karşılık verdim "Ben de Buket ve teklif ettiğin için teşekkürler" dedim.Şuan ne kadar kibar olursam olayım samimi olduğum zaman bu kibarlığımdan eser kalmıyacaktı.

Ben bana tanıdık gelen çocuğu süzmeye devam ederken Selen'in sırasına çantamı koydum ve oturdum.Ben hala çocuğa aval aval bakarken bir anda yüzünü bana döndü ve bende far görmüş tavşan gibi bakakaldım.Bana gözünü kırpıp sınıftan dışarı çıktı.Ben hala göz kırpmasına anlam veremeden arkasından bakarken o çoktan çıkmıştı.Bu sırada Selen bana okulu dolaştırmayı teklif etti ve ben de kabul ettim.Tam sınıftan çıkacağımız sırada ders zilinin çalması ikimizden birinin cenabet olduğunun göstergesiydi.Bana dönüp;

-"Bir dahaki teneffüse artık" dedi ve sıraya geri döndük.Sıkıcı geçen bir dersten sonra Selen bana okulu gezdiriyor arada ne düşündüğümü soruyordu.

-------------------------------------------------------------:)

Meraba arkadaşlar ben Zeynep Buse .Bu benim yazdığım ilk bölüm ve aynı zamanda ilk hikaye olduğu için yazım hatalarımı lütfen mazur görün ve bölümler şimdilik biraz kısa. :) :d

MAFYANIN OĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin