❛❛7 | İLK TEMAS❛❛

258 40 52
                                    

Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.

Şimdiden gözlerinize sağlık, oylarınızı büyümemize destek ve elinizden geldiğince yorum yapmayı unutmayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şimdiden gözlerinize sağlık, oylarınızı büyümemize destek ve elinizden geldiğince yorum yapmayı unutmayın. 🫶🏻


Ayten Alpman - Ben Varım

Model - Bir Pazar Kahvaltısı

Yaşadığım hayatın her anında aşmak zorunda kaldığım engeller çıkmıştı karşıma. Bu engeller her ne kadar zorlayıcı olsa da hiçbir zaman pes etmemiş, her daim elimden geldiğince kendimi aklamaya uğraşmıştım. Ben etrafımdaki kalabalığa rağmen tek tabanca olan o kişiydim. Kimseye güvenemez, kimseye sırtımı yaslayamazdım.

On yedi yaşındaydım, liseye gidiyordum. Mutlu olduğum söylenemezdi ama ilk kez arkadaş çevrem olduğunu hissettiğim tek okul anım lisedeydi. Güvendiğim, kendimi açtığım kız arkadaşımın aslında bir amaç için benimle görüştüğünü, ona güvenip onunla beraber okuldan ayrıldığımda anlamıştım. Beni tenha bir sokakta bırakmıştı. Sokakta benden ve kızın beni bırakıp gittiği adamlardan başka kimse yoktu. Eğer o gün Diego beni takip etmemiş olsaydı belki de şimdilerde gençliğimin ortasında koca bir oyukla yaşam sürüyor olacaktım. O anları hatırladığım her saniye nefretin yanı sıra belki acı da hissedecektim. Diego Santrova koruyucu meleğimdi, ben o günden sonra kimseye güvenmemeyi kendime öğretmiş, bunun farkındalığıyla büyümüştüm fakat şimdi hissettiğim güven düşüncelerime keskin bir bıçak gibi saplanıyordu.

Hiç tanımadığım bir adama duyduğum güven duygusu yersizdi ama şu son bir haftadır aşmam gereken engelleri benim yerime aşıyordu; bu göreviydi, belki de buna zorundaydı ama öylesine varlığını hissettiriyordu ki, varlığına tutunmaktan alıkoyamıyordum kendimi.

Mareşalin emri üzerine odadan çıktığımda kapıyı açan da, hemen arkamdan çıkıp kapatan da oydu. Başımı ona çevirdim, hiçbir şekilde bozulmayan dik bir duruşu vardı adamın. Kollarını sırtında birleştirmiş, uzun boyuyla tepeden konuşmam için bana bakıyordu. Gözlerindeki İfade içeridekinin aksine sakin değildi. "Oraya gitmek zorunda değilsin," dedi kalın sesiyle. "İşin hayatından daha önemli olmamalı Profesör."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 27 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PİLLİ BEBEK (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin