Nuwa'nın Şampiyonu

Doğu Denizin Büyük Yüce Ejderha

Dronecopter Takımı okyanusun altına battı.

Tang: "Yaşıyoruz. Hayattayız!"

Araç basınç altında kırılır ve su daha hızlı birikmeye başlar.

Mei: "Belki bu düşünceyi aklında tutabilirsin?"

Pigsy: "Sonunda işler daha fena hale gelemez derken şimdi hepimiz boğulacağız!"

Pigsy sinirle bağırırken Sandy aracı düzeltmeye çalışıyordu.

Sandy: "Bu drone, su maceralarına uygun değil!"

Mei endişeyle akıl hocasına duvarda tüneyen akıl hocasına döndü.

Mei: "Monkey Warrior, bir şeyler yapmalısın!"

Macaque: "Deniyorum minik ejderham!"

Macaque kurtulmaya çalışmak için bir yol bulmaya çalıştı, fakat bir ses geldi ve makine sarsildi. Gelen bir nesneye ilişkin uyarı olarak bir bip sesi duyulur.

Tang: "O neydi?"

Mei: "Büyük bir şey!"

Macaque gülümseyerek suya indi ve pencereye baktı.

Macaque: "Çocuklar, rahatlayın. Eminim ki bu sadece yardıma gelen eski bir arkadaşımdır."

Ejderha Kaplumbağa denizaltısı Macaque'9 görür ve araçlarını almaya başlar.

Macaque: "Aslında arkadaşım demek doğru olmayabilir."

Hepsi Doğu Denizi'ndeki Ejderha Sarayı'na atıldı. Saraya hayranlıkla bakmadan önce ilk başta titriyorlar.

Mei: "Doğu Denizi'nin Ejderha Sarayı. Doğu Denizinin Ejderha Sarayındayız biz!"

Macaque: "Evet, burası benim gibi eski dostumun evi, Wuko- YANİ asanin bulunduğu yer."

Macaque pişmanlık ve üzgünlükle yere bakarken Pigsy ona side eye bakışları attı.

Pigsy: "Alındı mı? Yoksa..."

Mei: "Çalındı, değil mi? Onu çaldılar mı? Ah dostum."

Macaque kapının açıldığını ve Ao Guang'ın geldiğini fark eder.

Macaque: "Ah, işte geliyorlar! Gülümseyin millet, gülümseyin!"

Saray muhafızları Ao Guang'ı açığa çıkarır. Macaque ona dostane bir şekilde gülümsüyor ve önünde saygıyla eğiliyor.

Macaque: "Heyyy, Sayın Ao Guang! Uzun zaman old-"

Ama Ao Guang nefret ve kızgınlıkla gölge maymunun sözünü kesti.

Ao Guang: "Altı Kulaklı Macaque! Benim alanıma dönmeye nasıl cesaretin edersin? Sen ve o Haberci kandırıp küçük düşürdükten sonra?"

Macaque dostunun haberci olarak bahsedildiğini duyduğunda tüyleri diken diken oldu fakat belli etmemeye çalıştı.

Macaque: "Ne-ne? Asa mı? Ama onu sen onun için vermiştin zaten!"

Ao Guang sinirle hırladı.

Ao Guang: "Evet verecektim. Taa ki sen onu çalana kadar! Eğer çalmasaydın zaten Haberci için o asayı verecektim zaten!"

Macaque'ın kaşları şaşkınlıkla kalkarken konuşmaya çalıştı.

Macaque: "Evet ama-"

Ao Guang: "Ve şimdi onun kaybolduğunu, Monkie Kid'in ele geçirildiğinin ve Ejderha Kılıcının parçalandığını mı öğreniyorum?! Kötü Lady Bone Demon'a hepimizi yok etmesi için tam olarak ihtiyaç duyduğu şeyi verdin sen! Seni olduğun yerde ezmeliydim!"