1-ci Bölüm: İlk Karşılaşma

57 33 17
                                    

Her şey bir hep
anda başlar zaten..."

Keyifli okumalar dilerim ...🙂

Aysun

Ekimin sonlarıydı,hava iyice soğumuştu dışarıdan dökülmüş yaprakları izliyordum bu bana çok huzurlu geliyordu ne de olsa ben bir sonbahar çocuğuydum

5 gün önce doğum günümdü 19 yaşıma basmıştım ama yanlızdım ailem yanımda değildi,ben Almanyadaydım okulumuzu temsil için gelmiştim yarışma da doğum günüm aylarına denk gelmişti.

Okullar açıldığından buraya gönderildim neredeyse 2 aydır buradaydım,hep başarılı bir çocuktum 3 yıldır art-arda okul 1cisi seçiliyordum,bu büyük bir başarıydı ama benim pek umrumda değildi sadece doktor olmak için başarılı olmayı gerekçe biliyordum...

12ci sınıf olmuştuk, bizi başka sınıflarla karıştırmıştılar kızlar söylemişti yeni yeni çocuklar gelmişti sınıfa Aytaç çok hevesle anlatıyordu birisinden hoşlanmıştı bile ama pek oralı değildim Almanyadaki son günlerimdi çünki yarışmayı kazanmıştım ama gelecek yıl buraya kayıt olmayı planlamıştım Tıp fakültesini kazanınca buraya gelecektim,herşeyden uzak sadece kendimle birlikte..düşüncesi bile huzur doluydu,burası bana çok iyi gelecekti...

Dil benim için sorun değildi,zaten yeterince dil biliyordum aralarında almanca da vardı,başımı cama yaslayıp müzik eşliğinde
"(Farazi~Unutulanlar)" dışarıyı seyr etmeye devam etdim,ne de olsa son günümden biriydi,anın tadını çıkaracaktım doyasıya..

Sübhan

Akşam yemeğinin sesiz geçmesini,bir sorun çıkmamasını umuyordum..ta ki ortamdaki yüksek gerginliği anlayana kadardı bu ummak isteyişlerim..ama bu sefer bu gerginlik benden kaynaklı değildi annem ve Zehra arasındaydı neden kavga etdiklerini söylemiyorlardı..

Gerçi pek umrumda değildi,en yakın dostum olan Fahri şehirdışındaydı kendimi çok yanlız hiss ediyordum sanki o,olmadan eksik gibiydim,Ali de sevgili yapma peşinde koştuğu için epey yanlızlaşmıştım,keşke başka yakın erkek dostum olsaydı diye dqşünürken; Zehraya bakıp onun neden bir erkek olmadığını sorguladmı: "Keşke erkek olsaydı dertleşip dert ortağı olsaydık" dedikten sonra içimden söylediğimi umdum ki,içimden söylemiştim..

Ama Zehra küçük kız çocuğuydu sadece 2 yaş küçüktü benden,ama epey olgun bir kızdı, saçları kahverenginin üst tonlarındaydı burnu hafif kemerliydi, gülümseyince onu güzelleştirem gamzeleri ortaya çıkıyordu..

Hep evde gerginlik olurdu zaten çoğu zaman benden kaynaklıydı,çok içime kapanık olduğumu ve asosyal olduğumu söyleyip hep bi gerginlik yaşatırdı babam. Ama ben buydum işte değişemezdim ben değişmedikçe hep gergin olacaktık işte benim hayatım böyleydi,mutsuz değildim elbet bir gün mutlu olacaktım,buna inanmak bana güç veriyordu...

Aysun

2 gün geçmişti,akşam 10'ydı uçağım dönüyordum,ama Almanyaya geri döneceğim burda kendime yeni baştan bir hayat kuracaktım ama şimdi dönmem lazımdı hemde elimde bir kupayla dönüyordum bu da bir başarının sembolüydü,başarmak zaten insana hep güç vermez mi?

Bence en büyük başarı, başardığın şeyle övünmemekdir,yani ben böyle düşünüyorum,çünki ben başarsam da başarmasam da ailede beni öven yoktu, hep ailemi ihmal etdiğimi söylerlerdi,ama elimde değildi ki..

Ben çocuk bile olamamıştım,sevilen çocuk olmadığım için ailemle hep soğuk mesafeli oldum,aşık oldum o,da yaramadı bana o, yüzden sadece kendimleyim artık hiç kimse ve hiçbirşey umrumda değil...

𝙵𝚊𝚛𝚔𝚕ı Ş𝚎𝚑𝚒𝚛𝚕𝚎𝚛.♡"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin