Melez 'KookTae

Bölüm 15 🔞

Suraya yorum bırakın. Bölüm sonuna okuyuculardan etiketlemek istediğimde isminizi bulamiom. Takip etcem, öle kolay oluyo🤼

Taehyung, Ricky ve Sunoo'nun kendi odasına çok yakın bir odaya yerleşmelerini sağlamıştı. Üç gündür Jungkook'la konuşmak istemediği için onları kendi odalarına göndermiyordu.

Jungkook'da odaya girdiğinde büyük yatakta uyuyan üç küçük periyi gördüğünde bir şey söylememeyi tercih etmişti. Dördüncü gün odaya girdiğinde perinin yalnız olduğunu ve uyumadığını fark edince şaşırdı.

"Bugün uyumamışsın."
Jungkook soyunurken söyledi. Taehyung büyük yatağın kenarında otururken küçük ayaklarını birbirine sürtüyor ve ona çekingen bakışlar atıyordu.
"Bana bir şey söylemek istiyor gibisin."
Perinin sevimli görüntüsüne karşısında güldü.

"Evet. Ama çok geç geldin. Biraz daha gelmeseydin uyumak üzereydim."
Kocasının çıplak vücuduna bakarken iç çekti. Jungkook'un kendisine tattırdığı o tüm zevki özlemişti. Gerçekten de bu saray çok sıkıcıydı.

Jungkook son olarak pantolonunu da çıkardı ve siyah saçlarını alnından geriye yatırdı. "İşlerim bugün yoğundu. Elfler sorun çıkarıyor."
Yatağa çıkarken perinin sevimli gözlerinin bacaklarının arasında sallanan gururlu büyük organına baktığını fark etti ve sırıttı.
Yumuşak yastığına başını koyduğunda bilerek üzerini örtmedi.

Taehyung somurttu ve yatakta Jungkook'dan tarafa dönüp ona doğru yaklaştı. Başını yumuşak yastığa koydu. "Çok sıkılıyorum. Burası hiç eğlenceli değil. Benimle hiç ilgilenmiyorsun."

"Seninle ilgilenmeme engel oluyorsun Taehyung. Günlerdir bana tavırlısın ve benimle konuşmuyorsun güzelim."

Perinin kaşları çatıldı.
"Ama gönlümü almak için hiçbir şey yapmadın." Babası onu bir şekilde üzdüğünde gönlünü almak için elinden gelen her şeyi yapardı.

Jungkook küçük perinin yüzünde ki solmaya başlamış çürüğe bakarken iç çekti. "Güzel yüzüne bakmak canımı sıkıyor. O gün ki korkmuş bakışlarını hatırlıyorum."

Taehyung elini kaldırdı ve küçük işaret parmağını Jungkook'un sert göğsüne koydu. "Evet! Seni hala affetmedim. Sakın öyle sanma. Ama seninle bir şey konuşmalıyım."

Jungkook tek kaşını kaldırdı.
"Söyle bakalım." Onun basit komik bir şey söyleyeceğini düşünüyordu. Taehyung'un dertleri Jungkook için böyleydi.

"Irkımın köle olarak kullanılmasını istemiyorum. Sen benimle, veliaht prensleriyle evlendiğine göre artık onların kralı sayılırsın. Buna engel olamaz mısın?"
Sesi sonuna doğru kısıldı ve dudakları titremeye başladı.

Jungkook iç çekti. Perinin yumuşak yanağına elini nazikçe koydu. "Hiçbir şeyi değiştiremem." Periye daha fazla yaklaştı ve onun dudağını yumuşak bir şekilde öptü. "En azından şimdilik."
Taehyung'un iri parlak gözlerine bakarken güldü. "Ama bunun için senin de akıllı olman ve bana ayak uydurman gerekli. Geçen gün olduğu gibi Heeseung'un oyunlarına kanmamalısın."

Taehyung adamın adını duyduğunda yüzünü buruşturdu. Ondan şimdiden nefret etmişti. "Merak etme. Artık ondan nefret ediyorum!"

Jungkook yeniden güldü. "Bu iyi."

Taehyung iç çekti ve uzandığı yerden doğrulup dikkatlice Jungkook'un üzerine yerleşti. "Orgazm olmak ve iyi hissetmek istiyorum. Ama istemediğim hiçbir şeyi yapamazsın."

Jungkook hemen büyük ellerini perinin küçük beline yerleştirdi. "Elbette, beni istediğin gibi kullanabilirsin." Güldü ve devam etti. "Emrindeyim prensim."