6 : Kurtarıcı

3 2 0
                                    

Bu bölümden sahneler  :

Sabah gözlerimi çalan telefonum ile aralamıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sabah gözlerimi çalan telefonum ile aralamıştım. Sabahın bu saatinde ve de izin gününde beni arayacak tek kişi vardı zaten o yüzden telefona bakmadan direk aramayı kabul edip kulağıma dayadım.                        Neşeli sesi ile " Günaydınnnn." diyip kıkırdadı. Kıkırdamasıyla sanki sususuz kalan çorak araziler canlanmıştı. Onun böyle bir etkisi vardı insanlar üzerinde. Ben ise onun tam aksi bir şekilde " Sana da aynısından Aleyna. " diyebildim.
" Sen daha yatakta mısın ? " demesiyle kapalı gözlerimi biraz araladım ve onu onaylar nidalar çıkardım.
" Aşk olsun ya ! Ben burada bizim için kahvaltı hazırlıyorum ama hanımefendi daha gözlerini açmıyor. "

" Ne kahvaltısı ya ? " dedim. Karşı taraftan ağızından derin bir nefes verme sesi geldi. Bu durum ister istemez gülümseme neden olmuştu. Aleyna ne zaman sinirlenirse mutlaka ağzından derin bir nefes
bırakırdı. İster istemez gözümün önünde canlandı şuanki durumu. Gözlerini yumup nefes verirken iki elide yumruk halini almış aşağa doğru kolları sarkıyordur.
" Laren bugün cumartesi hatırlatırım. " dedi. Cumartesi günü klasiği gerçekleşecekti. Belirli günlerde tabii ki de bu genellikle cumartesi gününü  sırası ile birbirimizde kalır birlikte vakit geçirirdik. Bu durum kimi zaman yapmak istemesende çevremde benim yanımda kalan tek kişiydi Aleyna. İçimi ve içimdekileri bilen tek kişiydi. Yaşananlar sonrası bana inan ve benim için her şeyden vazgeçen tek kişiydi. Benim kurtarıcı meleğimdi Aleyna. Bu yüzden onu telefonuma bile Kurtarıcı Melek diye kaydetmiştim. Onun ışığı ile kendi karanlığımı aydılatırdım. Daha doğrusu o kendi ışığı ile benim dipsiz karanlığımı aydınlatırdı.

" Tamam kalktım. Yarım saate sendeyim. " diyip telefonu kapattım. Hızlıca yataktan kalkıp banyoya gitmeden önce açık olan ışıkları kapattım. Ardından banyonun ışığını açtım ve rutin eylemleri gerçekleştirdim. Dolabımım karşısına
geçip kısaca kıyafetlere göz gezdirdim. Siyah yüksek bel bol pantolunum giyip üzerine giydiğim oversize, beyaz bir gömleği içine doğru katladım. Onun üzerinede uzun siyah oversize deri
ceketimi giyip hızlıca benim için meşhur olan ev kızı topuzu yapıp çıktım. Arabama binince motoru çalıştırdıktan sonra arabadaki ekrandan müziklerimin
olduğu klasörü açtım ve sevdiğim müziklerden biri rastgele çalırken yola koyuldum.

Aleynanın evine yaklaşınca arabamı müsait bir yere park ettim. Aleynanın evinin önce dış kapısını aralayıp içeri doğru adımlayıp arkamdan kapıyı geri kapadım. Aleyna benim aksime apartmanda yaşamak yerine küçük minimal bir müstakil evde oturuyordu. Evide , evinin bahçeside Aleynanın kişiliğini tıpatıp
yansıtıyordu.

Renkli ama düzenli , sade ama şık , soft ama göze çarpan bunların hepsi Aleynayla uyuşan kelimelerdi. Zıtlıkların oluşturduğu bir uyumdu. Düzensizliğin içindeki düzendi Aleyna.
Düzensizliğin bile kendine ait bir düzeni vardır sonuçta. Daha fazla bekletmemek adına adımlarımı hızlandırdım. Kapıyı tek çalışımla açmıştı. Beni baştan aşağı süzerken sordum : " Alıcı mısın ? Pek dikkatli baktında." Gülüp beni içeri buyur etti. Ben ceketim ve çantamı girişteki vestiyere asarken Aleyna mutfağa doğru adımlamıştı. Bende hemen ayağımdaki spor ayakkabıyı çıkarıp içeri adımladım.

Mutfağa girip masaya kuruldum.
" Yine döktürmüşsün. " Aleyna ise aman dercesine elini savurdu. Lezzetli ve kahkaha dolu bir kahvaltının ardından salonda karşılıklı oturuyorduk. O kahvesini yudumlarken bir yandan da bana haftanın özetini çıkarıyordu.

Ben ise koca bir bardak vişne suyu içerken dinleyip arada yorum yapıyordum. Vişne suyundan bir yudum alıp yutucağım zaman Aleynanın arkasında bir adet Laren'i görmemle vişne suyunun boğazına kaçması bir olmuştu. Laren hızlıca ortadan kaybolurken Aleyna hızlıca masadaki suyunu veriken sırtıma vurmaya başlamıştı. Vişne suyu boğazımı yakarken gözlerimin hafif sulanmasına neden olmuştu. Aleynanın telaşlı bir şekilde sorduğu " İyi misin ? " sorusuna yalnızca kafamı olumlu anlamda sallamayı yeterli buldum. " Bu kadar heyecanlamana gerek yoktu." demişti. Ben ise o sırada Larenin bana özür mesajını okuyordum. Ona hızlıca yanıt verip telefonumu koltukta bir yere attım.

" Bu aralar çok resim çekemiyorsun galiba. Şu birkaç gün içerisinde normalde 15 _ 20 tane resim paylaşman gerekirken sadece bir tane kahvaltı tabağı paylaştın." demesiyle bakışlarım Aleynaya kaydı. Aklıma gelen kahvaltı tabağı ile ister istemez yüzümde hafif bir gülümseme oluştu. " Bu aralar biraz kafam karışıkta o yüzden. " dedim yüzümdeki gülümsemeyi silerken.

" Kafanı karıştıran durumu merak ettim. Ama sorgulamayacağım. Anlatmak istersen burda olduğumu biliyorsun zaten. " demesiyle kafamı salladım. Bulunduğum durumu ona anlatamazdım ki. Anlatsamda inanır mıydı ? İnanırdı. Aleyna bana
koşulsuz inanırdı.

" Film gecesine ne dersin ? " dedim konuyu ve havayı dağıtmak amacıyla.
" Film gecesi için biraz erken derim ama film izlemek için güzel bir saat. "

" Aynı fikirde olmamıza sevindim Aleyna Hanım."  Bunu bekliyormuş gibi hemen sevinçten ayağa fırladı. " Atıştırmalık zamanı , Atıştırmalık zamanı... " diye şarkı söylemeye başladı. İster istemez yüzümde bir gülümseme meydana gelmişti.  

Aleyna çocuk ruhluydu bense içimdeki çocuğun katili. Bende onun peşinden mutfağa gittim. Aleyna dolaplardan tabak ve atıştırmalıklar çıkarırken bende dolaptan ikimizede
meyve suyu çıkarıyordum. Salonda koltuklara kurulunca ikimizde üzerimize birer battaniye aldık. Günün en sevdiğim üç zamanından birini yapıyorduk. Kısa bir ne izleyeceğiz tartışmasının ardından Better Days , Level 16 ve Little Women ve Midnight arasında tartışırken hepsini izlemeye ama önce Onward'dan başlamaya karar verdik. Aleynayla birlikte takılmakta tam da böyleydi.

Aleyna salonun ışıklarını kapatırken bende salonu karşılayan girişin ışıklarını açtım. Her ne kadar Aleyna karanlıkta izlemeyi sevsede benim için birazcıkta olsa ışığın vurmasına ses çıkarmıyordu. Güzel ve lezzetli atıştırmalıklar geçen bir sinema ve onu takip eden saatlerde sinema gecesi ardından ikimizde etrafı toplarken filmler hakkında düşüncelerimizi dile getiriyorduk. Tâki ben esneyene kadar.

Son söz

Hayatımızı renklendiren insanlar vardır ama biz çoğu zaman onları ya zor zamanda ya da bazı zorluklardan
sonra fark ederiz.                      Hayatınızdaki kurtarıcıları fark edin. Şunu unutmayın sizlerde bazılarının kurtarıcısı hemde yaşama sebebisiniz.

Gelecek bölümden fragman  :

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 2 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SENSEDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin