|Kaçmaya çalışsan bile cevap yok
"En az şarkının sözleri kadar sert ve keskin olsun bakışların,fazla boş bakıyorsun gibi."
Müziği beşinci kez kapatıp arkasına yaslanarak kollarını birleştirmiş ve fazla bilmişlik taslayarak konuşan adama göz devirdi Hyunjin.Yeni gelen kareografı asla sevmemişti, işine karışan kimseyi sevmiyordu aslında.
Bugün sabrı fazlaca sınanıyordu çünkü kendi oluşturduğu kareografiyi birde kareograf baksın diye zorla şirkete getirilmişti.Zaten en iyi yaptığı şeyleri defalarca yaptırılması sinirini bozuyordu. Bu yüzden istemeden geldiği için bu mimiklerine de yansıyordu lakin pratik odasında bulunan tüm çalışanlar ve kareograf bile çok iyi biliyordu ki karşılarındaki kişi Hyunjin'di; tüm herkesin gözdesi Hwang Hyunjin. Sahnede hiç çalışmadan bile mükemmel performans sergileyip mimiklerini çok iyi kullandığını çalışanlarda dahil tüm dünya biliyordu. En önemlisi ise Hyunjin kendisinin ve yapabileceklerinin farkındaydı.
Sinirlerinin gerildiğini hisseden Hyunjin gözlerini kapatıp dudaklarını birbirine bastırdı bir iki saniye.Karşısındaki adama bakarak terden ıslanmış saçlarını eliyle geriye attı ve histerik bir gülüş bıraktı dili dudaklarının üzerinde gezerken.
"Bugünlük bu kadar yeter fazla boş vakit harcadım." Dedi arkadaki koltuktan telefonu ve hırkasını alırken, karografın bozulmuş suratını görünce keyfi yerine gelmişti.Pratik odasının kapısından çıkarken de, geldiğinden beri onu küçümseyerek yorum yapan adama kendisinin kim olduğunu hatırlattığı için fazlaca keyifliydi.
Pratik odasında sadece eve gitmeyi düşünen Hyunjin, asansöre adımlayan Chan'ı görünce hızlandı.
"Hyung."
Hyunjin'i fark eden Chan ona doğru döndü.
"Eve mi gidiyorsun?"
"Ortak eve değilde kendi evime geçiyorum bırakayım senide."
Sekizi birlikte kaldığı iki katlı bir evleri vardı, birde Chan'ın kendi evi. Genellikle şarkı yazarken tek kalmak istediğinde giderdi yada kafasını dinlemek istediğinde.
"Hyung aslında bu gece bende sende kalsam çok iyi olur, sabahtan beri sinir bozucu kareograf ile uğraşıyorum ve fazla yorgunum sessizlik istiyorum bu gece."
Chan güldü.Çocuklar gerçekten gürültücüydü eğlenmeyi ve çocuklaşmayı seviyorlardı birbirleriyle.Çoğu zaman hep bir kaos hakim olurdu evde birbirleriyle uğraştıkları için bu yüzden sekizinin kaldığı ev nadiren sessiz olurdu.
"Olur gel, yemek yedin mi?" Bir taraftanda asansörden inip arabaya doğru yürüyorlardı. Hyunjin gergince gülümserken Chan göz devirdi .
"Yemedin değil mi ?" Sarı saçlı sessizliğini sürdürürken arabayı çalıştırdı Chan. Hyunjin yanındaki adamın hareketlerini bir bir izlerken aklına çoktan başka şeyler dolmuştu aslında . Ne zaman yan yana olsalar bir süre sonra aklını esir alan arsız düşüncelere hakim olamıyordu çünkü. Ne zaman bu düşüncelerden kaçmaya çalışsa yine bir şekilde kendini içinde buluyordu. Düşüncelerinden kaçmaya çalışsan bile dönüp dolaşıp aynı yere geliyorsun Hyunjin, dedi kendine. Aynı zamanda farkındaydı ikisinin arasındaki çekimin. Chan'ın, o ne zaman tek başına dans etse onu bir köşede izlerken kafasında dönen düşünceleri gözlerinden anlardı. Bu yüzden tek başına dans ettiğinde göz göze geldikleri zaman gözlerini çekmezdi Hyunjin. İkisi birbirinin farkında olsa dahi bilmemezlikten geliyordu. Grup içi herkes nasılsa öyle davranıyorlardı lakin ikiside bir çok şeyin farkındaydı.
"Size kaç defa diyeceğim öğünlerinizi aksatmayın diye."
Hyunjin kendine gelerek "Aç değildim aslında" derken Chan araya girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Play With Fire | HyunChan
Hayran KurguDamarlarımızda akan sıcak kan , hızımız kırmızıya gidiyor ve alevlerin yükselişini izliyorum . Bu şarkıyı seviyorum. Hayır . Ben Hwang Hyunjin , ateşle oynamayı seviyorum . ________ • Çocuk okuyucuların kesinlikle yetişkin içerikli bölümleri hatt...