⚘️

24 7 58
                                    

Minjee;

Bankta tek başıma otururken etrafıma bakınıyordum. Bugün fizik sınavından yüksek not aldığım için biraz keyifliydim. İki gün boyunca bu sınava çalışmıştım. Fiziğim eskiden gayet iyiydi ancak o olaydan sonra çalışmayı bırakınca tüm derslerim düşüşe geçmişti.

Şuan kendimi pek kötü hissetmiyordum kısacası. Nedendir bilinmez, derse asılmak istedim. Canım hiç istemiyor değildi ve bunu farkedince daha da çok çalışasım gelmişti. Bundan böyle eskisi gibi çalışmayı deneyecektim.

Tanımadığım o kişinin yazdığı o mesaj bana iyi gelmişti. Belki de bunca zaman bunu duymaya ihtiyacım vardı.

"Çok güçlü birisin. Kendini suçlama ve sev."

Bunu yapabilir miydim? Kendimde bu gücü bulabilir miydim?

"Beni her gittiğimiz yerde rezil etmeyi kesin artık. Özellikle de sen Jisung."

Seungmin ve arkadaşları görüş alanıma girdi. İstemsizce dudağımın kenarı yukarı doğru kıvrıldı.

Çok tatlı bir çocuktu. Kimse hakkında böyle konuşmam ama gerçekten temiz kalpli olduğu her halinden belli oluyordu. Ne kadar kendime itiraf edemesem de onunla arkadaş olmak istiyordum. Nedenini bilmiyordum ama onca şeyden sonra ilk kez biriyle arkadaş olmak istiyordum.

Elimi çekingen bir şekilde havaya kaldırarak salladım. O ve arkadaşlarının gözleri bana dönünce ilk birkaç saniye tepki veremedi, daha sonra o da gülümseyerek el salladı. Yine istemsizce güldüm. Neye şaşırmıştı ki bu kadar?

O sırada aklıma anonimin mesajı geldi.
"Hep gül böyle, olur mu?"

Gülüyordum. Bunun için de mutluydum. Yeniden bir şeyler hissetmeye başladığım için de mutluydum.

Zilin sesini duyunca ayağa kalkıp sınıfa doğru yürümeye başladım.

Kim Seungmin

"Gördünüz mü? Bana el salladı!"

"Harbiden gördüm. Ama neden el salladı? Çok saçma."

"Nesi saçma olacak? Biz arkadaş oluyoruz." Dedim mutlu mutlu. Ancak ikisinin de gözlerinin beni bulmasıyla olayı anlamam bir oldu.

Biz arkadaş olacaktık.

"Kırmızı durum alarmı." Dedi Jisung ciddiyetle.

"Durumu tersine çevirmeliyiz." Dedi Minho da.

Olamaz, arkadaş olamayız!

"Ne yapacağım? Kaçayım mı ondan?"

"Hayır! Kaçarsan daha da berbat bir duruma düşersin. Başka bir şeyler düşünmeliyiz." Jisung elini çenesine koyup olmayan sakalını sıvazladı. Minho birden konuştu.

"Hislerini belli edeceksin."

"Ama o zaman o kaçar benden." Dedim çaresizce."

Tam da bu esnada zil çaldı. İstemeye istemeye yürümeye başladık. Ben ne yapacaktım?

Sınıfa girip sırama oturdum. Minjee ile arkadaş olursak her şey biterdi. O zaman geri dönüşü olmazdı. Arkadaşlar birbirine aşık olmazdı. Belki de zaten bir ihtimal yoktu. Fazla iyimser baktığımı biliyordum ancak bir umuttu işte. Aslında içten içe benden asla hoşlanmayacağını biliyordum. Fakat istiyordum işte, seviyordum. Onu seviyordum.

Sıra arkadaşım Eunha'nın sesiyle daldığımı farkettim. Bakışlarımı yerden çevirip ona döndüm.

"Dalgın görünüyorsun. İyi misin?"

"İyiyim, sağ ol."

"Ne demek. İstersen bana anlatabilirsin." Sıcakkanlı gülümsemesine minik bir tebessümle karşılık verdim.

"Teşekkürler."

Telefonumun bildirim sesi cebimi titretti. Kimse görmeden telefonumu hemen elime aldım. Mesajı atan kişi Minho idi. O sınıfta değil miydi ya? İki sıra arkama baktım, evet sınıftaydı. Bana gözlerini kocaman açmış bakıyordu. Hemen telefona yeniden dönüp mesajı açtım.

Minho: LAN MINJEE

Minho: SINIFTA
___

Selammmmm
Bölüm gecikti kusura bakmayın 🥲
OY VERMEYİ UNUTMAYINNNN SİZLERİ SEVİYORUM HOSCAKALINNNN 💗💗💗

Clouds | Texting | Kim SeungminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin