Mavi Kod

15

Yeni bölüüüüüüüüüm!

İyi okumalar canlar...

💐

Mavi den

Yalvar yakar Timuçin beyi ikna etmeyi başarmıştım. Şuan ise birkaç araba arka arkaya yoldaydık, korumalar da bizimle geliyordu. Ben ise yağız ın arabasına yerleşmiştim, her ne kadar tercih etmese de modelini bilmediğim güzel bir arabası vardı.

Tabii ben Yağız ın yanına geçince bizimkiler bırakır mı? Hayır. Orkun, Yekta ve umut ta arkaya yerleşmişti. Yağız gözlerini yoldan ayırmadan gülerek bana hitaben konuştu.

" Bakıyorum da izlemelere doyamadın güzelim."

O söyleyene kadar iki saattir onu izlediğimi farketmemiştim, utançla başımı çevirdiğimde yağız elini bacağıma yaslayarak dikkatimi kendisine çekmişti.

" İstediğin gibi izle bebeğim, zaten seninim."

Umut,
" Öhöm amına koyim!"

Orkun,
" Bari biz varken yapmayın."

Yağız sıkıntılı bir nefes verdi.

" Binmeseydiniz arabaya?"

Yekta,
" İyi ki de binmişiz yoksa neler olacak belli değil."

Onların didişmeleriyle geçen yolculuktan bıkarak şarkı açmıştım, en sonunda köye girdiğimizde düğün telaşında olan insanları görmemle gülümsedim. Yağızın buradan az ileride güzel bir evi vardı, ikimiz bu akşam orada kalacaktık. Diğerleri ise otele gidecekti.

Her ne kadar beni onunla baş başa bırakmak istemeseler de elçin teyze ve benim sert çıkışmamla susmak zorunda kalmışlardı. Arabadan inip iki katlı köy evine doğru ilerledik, ayşe anne nin sesini duymamla gülümsemem genişlemişti. Ayşe anne Yağız ın annesiydi, ilişkimizi öğrendiğinden beri ise ona anne dememde o kadar ısrarcı olmuştu ki kıyamamıştım. Zaten çocuklutan beri tanırdık birbirimizi.

" Oğullarım gelmiş!"

Bağırıp buraya geldiğinde ilk bana sıkı sıkı sarılmasıyla yağız homurdanmıştı.

" Anne senin oğlun benim farkında mısın bilmem?"

Ayşe,
" Oyy mavi oğlum, hoşgeldin. Ne kadar da özlettin kendini. Dur bakayım sen zayıfladın mı?"

Ayşe anne Yağız ı takmadığında sesli bir şekilde güldüm,  sonradan somurtan oğluna döndüğünde ona da sıkı sıkı sarıldı.

" Gel gel, alınma hemen."

Yağız da gülerek annesine sarıldığında bakışlar aile tayfasına dönmüştü.

" Bunlar da biyolojik ailem ayşe anne, bir süredir onlarla yaşıyorum."

İlk olarak Elçin teyze ye elini uzattığında Elçin teyze düşmüş suratıyla elini sıktı. Kıskanmış mıydı?

" Ben elçin, mavi nin ANNE siyim."

" Ben de yağız ın annesiyim ama mavi de oğlum gibidir, elimde büyüdü kerata."

Güldüğümüzde tek tek tanışmışlardı ki içeriden birisi ayşe anneye seslendi.

" Abla misafirleri buyur etsene, kahve yapayım ben de."

Ne kadar itiraz etsek de zorla içeri geçmiştik. Yağız ın ailesi İstanbul'da köklü bir aile şirketine sahipti ama köylerine de sık sık gelir ve değer verirlerdi.

Ayşe anne ve Elçin teyze hiç anlaşamamış ama belli etmemeye çalışıyordu, Timuçin bey ve Yağız ın babası ise kanka olmuştu.

Herkes gülüp sohbet ettikten sonra düğüne hazırlanmak için dağılışmıştık. Diğerleri otele giderken Yağız ve ben onun evine gitmiştik. Yatak odasında pantolonumu giymiş, üstüme tişört seçerken Yağız ın arkamdan sarılmasıyla sıçramıştım. Ben onu aşağıda sanıyordum çünkü hazırlanmıştı.

Elleri çıplak belimde ve karnımda dolaşırken bütün vücudum kasılmıştı. Uzun zamandır birbirimize dokunmamıştık...

" Yağız ne yapıyorsun?"

Kulağıma eğilip fısıldamıştı, bu hareketi tüylerimi ürpertirken donup kalmıştım. Ne yapacağımı şaşırmıştım.

" Sevgilimi özlemiş olamaz mıyım?"

Kollarının arasında ona dönmeye çalıştığımda izin vermeyerek sırtımdaki yaraları nazikçe öpmeye başlamıştı.

" Şimdi anlıyorum neden sırtını yataktan kaldırmadığını, biter bitmez giyindiğini... Bir daha benden bir şey saklama mavi."

İçim sızlarken gözlerimin dolmasıyla bu sefer ondan uzaklaşıp yüzüne bakmış ve kollarımı boynuna dolamıştım.

" Özür dilerim sevgilim ama ne tepki vereceğini bilemedim, saçma bir şey yapmandan korktum. Sonuçta o insanların yanında yaşıyordum."

" Onları öylece bırakacağımı sanıyorsan yanılıyorsun bebeğim, ama bu işe karışmanı istemiyorum. Sen şu saçma konuyu bir yana bırak da..."

Bir elini kalçama indirip hafifçe sıkmıştı.

" Bu gece hazır baş başa kalmışken hasret mi gidersek?"

Muzip bir şekilde sorduğu soruyla kollarından çıkıp panikle dolabın karşısına geçtim ve beyaz bir tişört ve pantolonumun aynı renk ceketini giydim. Hızlıca odadan çıktığımda ise yağız arkamdan kahkaha atmıştı. Uyandığımda benimle çok dalga geçerdi...