Bu evde beşinci günüm. Bu gün hastaneye gideceğimiz için ultra mega heyecanlıydım. Herkes kahvaltı için masadaydı Eren tabiri caizse götümden ayrılmıyordu. Aslında bu hoşumada gidiyordu.
"Baba ben arkadaşlarımla dışarı çıkabilir miyim?" Dedi Alphan
"Çıkarsın tabiiki oğlum ama Ata'yı da götür olur mu?" Şey ben buradayım.
"İyi de baba, biz maça gideceğiz nasıl götüreyim ben Ata'yı?"
"Oğlum-"
"Şey, bende buradayım bana da soracak mısınız? Biz bu gün Alparslan ile hastaneye gideceğiz."
"E oğlum hastane kaçmıyor ya! İki saat geç gidersiniz. Hem bizim Alparslanla işimiz var." Ya istemiyorum işte! Anla!
"Evde beklerim."
"Baba gelmek istemiyorsa zorlama başka bir gün çıkarız."
Cihan beğ sonunda tamam dedi. "Pişt!" Alparslan'a döndüm. "Hazırlan. ben sana çağıracağım." Kafamı salladım. Yavaşça geri gitmeye çalıştım. Ama tabii ki hala alışamadığım için bir bok yapamadım. Eren kalkıp yadım etti.
"Teşekkür ederim. Eren!"
"Efendim abi?"
"Sende gitsene Alphanla"
"Seninle gelsem?"
"Bence biraz zaman geçirmelisin. Birdahaki sefere sen gelirsin olur mu?"
"Ama abi-"
"Eren bu gün hiç bir şey yapmayacağız zaten. Git abinle zaman geçir hadi. Koş!"
Kapıyı kapattım ve zorla da olsa dolapa ulaştım. İçinden bir tshirt ve bol bir pantolon çıkarttım. Giymeye çalıştım.
-20 dk sonra-
Oyy! Sonunda giydim. Gerçekten yirmi dakikada mı giyindim!? Aynada kendi halime acırkenkapı çaldı. Nihal Hanım. "Oğlum, müsait misin?"
"Müsaitim."
"Eren Alphanla gitti de, ben de yardıma geleyim dedim."
"Teşekkür ederim. Hazırım." Kafasını salladı. Arkama geçip salona doğru sürdü beni.
Alparslan ayakkabılarını giymiş beni bekliyordu. Gömlek, pantolon giymişti. Elinde de ceketi vardı. Nihal anne ayakkabımıalıp önümde eğildiğinde ne yapacağımı şaşırdım. Kendimi geri ittim. "Saçmalamayın! Ne diye önümde eğiliyorsunuz?! Ben giyerim." Yutkundu. "Özür dilerim, öyle demek istemedim. Yani önümde diz çökmeyin demiştim.. Özür dilerim" ayakkabılarımı alıp giymeye başladım.
×××
Aynı mafyatik arabaya binmiştik. Önde şöför arkada Alparslan ve ben vardık. Hastane yolundaydık şu an. Sessizlik gergin bedenimi daha da gerdi.
"Nefes al!"
Ona döndüm. "Nefes al diyorum! Gerilme bu kadar." Dedi gülerek. İlk defa güldü. Eve geldiğimden beri ilk defa güldü. Gülünce cihan beğe çok benziyordu. "Ne oldu? Aşık mı oldun." Dedi gülerek. "Gülünce babana benziyorsun."
"Senin de baban." Kafamı salladım. "Kusura bakma çoğu zaman Alphan çok yanlız kalıyor-""Kusura bakacağım birisi değilsin Alparslan. Alphan'ın yanlız kaldığını ben de farkındayım. Gidince düzelecekse gitmeyi çok istiyorum ama gidemiyorum."
Kaşlarını çattı. "Bak, beni evinizde bir hasta gibi gör. Karışan kardeşin gibi değil de o evde yaşayan bir hasta, 3-4 ay sonra iyileşecek ve gidecek. Bana bunu düşünerek davran. Hiç birinizden abilik beklemiyorum sizden tek ricam içinizde kalanları duyabileceğim yerlerde konuşmayın veya acıyarak bakmayın."
"Ata saç-"
"Geldik."
Araba durdu, otomatik kapı açıldı rampa dışarı çıktı. Yavaşça öne ittim kendimi. Alparslan arkama geçip ittirdi.×××
"Ben doktorun, Sevgi Çam."
"Ata."
Doktor kafasını salladı. Önünde duran dosyada her şey yazıyordu zaten ama ayıp olmasın diye cevaplıyordum. "Kaç yaşındasın Ata?""17"
"Özel olmazsa nasıl bu hale geldin?"
"Uzun hikaye ama kısaca özetleyeyim. Silahli saldırı." Alparslan hızla kafasını kaldırdı ama ona bakmadım. Doktorda şaşırdı. " Şimdi sana Elektroterapi uygulayacağız. Ve sana egzersizler vereceğim. Hem burada hem evde beraber yapacağız tamam mı?" Kafamı salladım.
"Ata, bu hiç kolay bi süreç olmayacak ama sonu güzel bitecek. Sakın vazgeçme tamam mı?"
"Sevgi hanım ben bu süreçte nelerle karşılaşacağımın farkındayım. Bunlari göze alarak şu an buradayım."
"Peki, o halde, ağrıların nasıl."
"İlk geceler, özellikle de beş gün önce ağrıdan uyuyamadım. Ağlatacak cinsten bi bel ve sırt ağrısı var."
"Merhem vermedi mi doktorun?"
"Aslında verdi ama süremedim. Saatde geç olunca.."
"tedavi sürecine geçelim o halde. Önümüzdeki haftadan itibaren başlarız. Elektroterapi uygulayacağız. Bunun yanısıra yüzme antrenmanları yap bacaklarına iyi gelir. Elektroterapiden sonra mutlaka yeşile dokun. Çimene bas derler ya aynen öyle yap toprağa bas, toprakla ilgilen ve en önemlisi, Sakın pes etme."
"Teşekkürler."
"Teşekkür ederim sevgi."
"Zeynep'e selam söyle."
"Söylerim."
Kapıdan çıktık. Koridorda yürürken daha doğrusu Alparslan yürürken birden bire durup bir soru sordu. "Nasıl yararlandın."
Gek de açıkla! Gerçekten Oğuz'un 'seni kandırmak için uydurmuştur' laflarını dinlemek için çok gençtim. "Özel." Dedim sadece birdaha da konuşmadık.
×××
Eve geldiğimizde evde bir kargaşa hakimdi. Alphan ile Cihan beğ kavga ediyor Oğuz ise ikisini ayırmaya çalışıyordu.
"Bir daha de lan! Bir daha de! Ben size çocuğu aranıza alın, düzeni bozuldu, kendini yanlız hissetmesin diyorum, sen ise onun yürüyememesini dalga konusu olarak mı görüyorsun!"
"Baba sakin ol!"
"Bırak abi ya! Bu çocuk geldiğinden beri ailenin içinde huzur kalmadı! Her gün bir sorun çıkıyor! Üvey olduğumu öğrendiğinizden beri Eren yüzüme bakmıyor! Bu gün sırf o istediği için geldi benimle! Sen artık sarılmıyorsun! Annem gece saçlarımı okşamıyor! Varsa yoksa o çocuk!" Alphan'ın ağlaya ağlaya kurduğu cümleler ayrı bir içime oturmuştu. Cihan beğ sıkıca sarıldı oğluna. "Özür dilerim oğlum.."
Alparslan beni yatağıma bırakıp gitti. Aradan bir kaç dakika geçti. Kapım 'güm' diye açıldı yine aynı sertlık ile kapatıldı. "Bana bak lan!" Boğazıma dolanan parmaklar ile neye uğradığımı şaşırdım. "Ailemden uzak dur!" Boğazımı sıkmaya başladı. Nefesim hırıltılılaştı. Ellerim anında ellerini bulurken ittirmeye çalıştım. Nefes alamıyordum. "Ailemden uzak duracaksın! Yoksa seni öldürürüm anladın mı lan beni?!" Hızla kollarını yumruklamaya başladım gözlerim doldu.
"kardeşim bir daha senin yüzünden ağlarsa seni yaşatmam" gözlerimin kaydığını hissederken odaya biri girdi.
sonrası karanlık...
Şey benim psikolojim bozukta
Kısa bir bölüm oldu. (İyi ki)
Yazan:Visalllll
Tarih:03 Kasım 2024
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KESİK (BxB + Aile Klasiği)
Ficção GeralSanki hayatım çok yolundaymış gibi birde ikinci ailem mi vardı? Karıştırılan bebek klasiğidir. Önyargılı abilerimiz var.